"Kız ormana benzemek isterdi: Ebedi ve dayanıklı, zalim ve güzel."
Esas kızımız Ryn, babası ve annesini kaybetmiş, kardeşleriyle birlikte Colbren köyünde yaşamaktadırlar.
Ryn ebeveynlerin ölümünden sonra kardeşlerinin ve evlerinin sorumluluğunu üstlenmiş, baba mesleği olan mezar kazıcılığı işini yapmaktadır. Bu işin kapsamındaki "ölüler" bildiğimiz ölüler gibi değil, daha çok yürüyen kemik gibiler. Bu yüzden adları da "kemik evler". Bu yaratıklar belli bir saatten sonra orman sınırını geçmeden ormanın içinde dolanmaktadırlar. Ta ki köye bir yabancı gelene kadar..
Ellis ise bir haritacıdır. Ve bir harita yüzünden yolunu kaybetmiş, kendini Colbren köyünde bulmuştur(haritacısınsenutanmadınmığğ). Ryn ile de bu şekilde karşılaşmış, kendini bir kemik evden kurtarmıştır.
Bir takım olaylardan sonra Kemik evler köye kadar girmeye, köylülere zarar vermeye başlamış, bu durum ise Ryn ve köylü halkını tedirgin etmiştir. Hem bu olaylara çözüm bulmak hem de Ellis'e yeni çizeceği haritada yardım etmek için macera dolu bir yola çıkmışlardır. Yolculuk ise kolay olmayacaktır. Türlü türlü aksiyonlar bu ikiliyi beklemektedir..
Kitabı çok severek okudum. Korku ve gerilim hissetmedim açıkçası. Ama konusu itibari ile beni kendine çekti ve yanıltmadı da..
Bu tarzı sevenlere itina ile öneririm.
Okuyunuz ve de okutunuz ifindim..