vedat özyıkılmaz

vedat özyıkılmaz
@elvedat
uzaklık e dostluk bizim Hikayemizdir.
cahilye medresesi
Deylem Vadisi
29 okur puanı
Mart 2024 tarihinde katıldı
hayat devam eder, hayali seçerek, eleyerek, reddederek ve bu özdeş şeyleri birbirinden ayıran bir çizgi çekerek devam eder ve o çizgi ister anında ister zaman içinde, kendi hikayemizi hatırlayıp anlatabildiğimiz ve böylelikle silinebilen ya da silikleşen, yaptığımız ve olduğumuz her şeyin geçerliliğini kaybettiği biricik hikaye haline getirir.
Reklam
İstediğim şey ölüm saatim gelip çattığında başucumda hayatımın özü olan şeyin bulunması o da hayatımın olmuş olduğu şeyden başkası değil ve onun sen olmuş olman için şimdiden itibaren, ömrümün sona erdiği o ana kadar yanımda bulunman şart. O saat gelip çattığında senin anılara karışmış olmana, bizim şu anda içinde yaşadığımız berrak zamanımız artık uzak, bulanık bir çağa dönüşmüşken, senin orada kalmana dayanamam, çünkü ömrümde en çok nefret ettiğim, hep göz ardı edip yadsımaya çabaladığım şey anılardır, eski zamanlar ve onlara karışıp gitmektir, onları daha oluşurlarken derinlere gömmeye uğraşırım, içinde yaşanılan, değer verilen, övülen her bugünü, bugün olmaktan çıkıp geçmişe dönüştüğü oranda, ne ad vereyim bilemediğim, ancak kendi kendisinin sabırsız ardılı ya da şimdi-olmayan şey diye adlandırdığım şey ondan baskın çıktığı ölçüde yadsırım. İşte bu nedenle şimdi gitmemelisin, çünkü şimdi gidecek olursan yalnız hayatımı ve aşkımı ve bilinçli yaşamımı elimden almakla kalmayacak, kendime seçtiğim ölüm biçimini de benden alacaksın.
Nefret edenlerin birincil ihtiyacı, nefret ettikleri tarafından aynı derecede nefret edildiklerine inanmaktır. Benzer bir şiddet ve saplantıyla, ağızları aynı şekilde köpürerek. Fakat bu durum nadiren gerçekleşir, aynı iki insanın birbirini, her ikisini de tam anlamıyla tatmin edecek şekilde neredeyse asla sevemediği gibi."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Birisinin bir daha hiç gelmeyecek olması, bir şey söylemeyecek olması, asla tek bir adım atmayacak olması, ne yakınımıza ne uzağımıza doğru -bize bakmayacak, gözlerini başka yöne çevirmeyecek olması... Kim bilir buna nasıl dayanıp sonrasında bunu nasıl atlatıyoruz ?
Dedim ki gerçekten son noktayı koyan şey son değildir.O sonun ve önceki gelişimin anlatısıdır. Yaşamın ve ölümün öyküsüdür. İster kurgusal hatta ister gerçek olsunlar, ya da eğer yaşam kurgusalsa ölüme de gerek yoktur, yazı onun yerini tutar.
Reklam
Reklam