Yunuslar onu görünce yürekten candan gülüyorlardi.Hiç hayvan güler mi,gülmek ağlamak insanlara mahsustur.Vay ahmak insanoğlu vay,asıl gülmeyi unutan insanlardır. Şu dünyada dostu arkadaşı olmayan bir sıcak elin tadina, bir bakışın güzelliğine artık bundan sonra varamayan,varamayacak olan da insandır. Umutsuz olan,nankör olan insandır.Dünyanın güzelliğini yadsiyan artık salt yaşamanın tadına varamayan insandır,altında yaşadığı göğü, üstünde gezdiği toprağı, akan suları göremeyen insandır. Görkemli doğa ortasında görmeden dolaşan ,bakarkör olan insandır. Yunuslar, balıklar, kuşlar, kurtlar, tilkiler, ne pahasına olursa olsun,hem de börtü böcekler bu dünyanın tadını çıkarırlar.
Tabiatta bütün varlıkların kendi yerleri varken, insan, metafizik olarak başıboş dolaşan, Hayatın içinde kaybolmuş, yaratılış içinde tuhaf kaçan bir yaratık olmayı sürdürmektedir.
"Tabiatta bütün varlıkların kendi yerleri varken, insan, metafizik olarak başıboş dolaşan, Hayat'ın içinde kaybolmuş, Yaratılış içinde tuhaf kaçan bir yaratık olmayı sürdürmektedir."
Geliniz, siz, bütün çaresizler, sefiller, hasta çocuklarına şifa dilenerek dolaşan analar, ciğerlerini kemiren yara için deva arayan gençler, yatakta, hasta, yarın ihtimal çocuklarınızı aç bırakacak babalar için bir parça daha hayat bekleyen kadınlar; hayatın bütün dertleriyle kahrolmuş, sefil, başıboş sürüklenen zavallılar, siz hepiniz buraya geliniz; burada bir parça ümit, gözyaşlarınıza ufak bir dinme anı verecek bir avuntu, hatta kim bilir, ihtimal şifa bulacaksınız; fakat burada fazla bir şey bulacağınızdan emin olabilirsiniz: İnsanlığın sefaleti için bitmez tükenmez bir merhamet ve şefkat.
Sayfa 62 - Can Yayınları, 1. Basım: Haziran 2020, İstanbulKitabı okudu