Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Âdil kadere de derim ki: Müstehak idim senin bu şefkatli tokatlarına..."
Envar
Reklam
Çok önemli bir nokta!!!
Yalnız aldatmak için bazı derin ve ehemmiyetli hakikatlara bir isim takıp, güya o hakikat anlaşılmış gibi âdileştiriyorlar. Meselâ: Bu elektrik kuvveti imiş deyip, o ince ve derin hakikatı ehemmiyetsiz yapıp âdi gösteriyorlar. Halbuki kudretin o mu'cizesinin hikmetleri iki sahife ile ancak ifade edildiği halde; bir tek isim takmakla, o hakikatı ve o küllî hikmeti gizleyip, gayet küçük ve basit bir perdesini yerine ikame ederek; o mu'cizeli eseri, kör kuvvete ve serseri tesadüfe ve mevhum tabiata isnad edip, Ebu Cehil'den daha echel bir dereceye düşüyorlar.
"Tarih denilen mazi derelerinden sizin yüksek istikbalinize uzanan telsiz telgrafla sizinle konuşuyorum. Ne yapayım, acele ettim, kışta geldim. Siz inşaallah cennet-âsâ bir baharda gelirsiniz. Şimdi ekilen nur tohumları zemininizde çiçek açacaklar. Sizden şunu rica ederim ki, mâzi kıt'asına geçmek için geldiğiniz vakit mezarıma uğrayınız. O çiçeklerin birkaç tanesini, mezartaşı denilen, kemiklerimi misafir eden toprağın kapıcısının başına takınız."
Sayfa 489Kitabı okudu
Lozan Muahedesinden sonra, İngiltere Avam Kamarası'nda "Türkler'in istiklalini ne için tanıdınız?" diye yükselen itirazlara, Lord Gürzon'un verdiği cevab: "İşte asıl bundan sonraki Türkler bir daha eski satvet ve şevketlerine kavuşamayacaklardır. Zira biz onları maneviyat ve ruh cephelerinden öldürmüş bulunuyoruz." Yani Mustafa Kemal ve İsmet'in verdikleri karar, Türk Milletini İslâmiyet ve din cihetinden öldürmek kararıdır.
Sayfa 32
Reklam
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.