"Özünde seyis olan ilkokul öğretmenimin
verdiği sakat bir Türkçeyle adını oluşturan
harfleri tecrit ettiğim bir alfabenin sesli
olanlarıyla sen başkasını severdin,
bense tüm sessiz harflerde seni sevebilmeyi"
Namaz kılıp her şeyin tam olduğunu sanan, bardak kırar gibi kalp kıran insanlar tanıyorum. Sonra aklıma Yunus Emre'nin muhteşem sözü geliyor; "Bir kez gönül yıktın ise o kıldığın namaz değil."
28 yaş nasıl bir şey biliyor musunuz?
Tam kelebek olacakken kozada kalmayı yeğlemek gibi
Bahar gelecekken artık ayaza alışmışsın gibi
Ardında izler bırakan ama bir turlu gideceği yere varamayan salyangoz gibi
Yunus Emre'nin de dediği gibi
"Geldi geçti ömrüm benim, şu yel esip geçmiş gibi
Hele bana şöyle gele, şu göz açıp yummuş gibi."
Tam yeni bir yıla girecekken son anda vazgeçmişsin gibi
Kırk günün otuz dokuzuncusunda takılı kalmak gibi
Kalbindeki o ağrı geçmiyor ama alışamıyorsun da...🌾