Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
360 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
SEVDA ÇİÇEĞİ Herkese Merhabalar... Bugün sizlere çok merak ederek aldığım ve aldığıma değdi dediğim harika kitabım ile geldim. Hatta öyle sevdim ki 1 gün bile demeden bir baktım bitmiş. Tanıdık şeyler buldum daha da sevdim böyle yeşilçam tadı aldım ama yetişkin okur ibaresinin de eklemem gerek. Zira klişe diye tabi edilen o harika kıstaslar olsa
Sevda Çiçeği
Sevda ÇiçeğiSıla Koçak · Pukka Yayınları · 202447 okunma
72 syf.
6/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Stefan Zweig, benim en sevdiğim yazarlar arasında yer alır. Pek çok kitabını okumuş ve neredeyse hepsini de beğenmişimdir. Yazmış olduğu kitaplar içerisinde en bilinen ve okunan kitabı da Satranç kitabıdır. O yüzden ben de Zweig okumaya bu en bilinen kitabi ile başlamış ancak hiç sevememiştim. O vakit Zweig'in da bu eserinin de çok
Satranç
SatrançStefan Zweig · Can Yayınları · 2019236,4bin okunma
Reklam
287 syf.
·
Puan vermedi
Dünyanın en çok okunan yazarlarından biri olan Karen Marie Moning, New York Times, USA Today ve Publishers Weekly'nin en çok satanlar listelerinde yer alan Ateş Dizisi'nin ikinci romanı Kan Ateşi ile yeniden okurlarıyla buluşuyor... Kan görmekten korkar mısınız? Hiçbir şey göründüğü gibi değildir ve yeri geldiğinde insanlar gördüklerine de inanmamalıdır... MacKayla, Jericho Barrons ile beraber yaşamaya başlamıştır. Hem fiziksel olarak, hem de ruhen o kadar çok değişmiştir ki kızının peşine düşen ve onu ararken perişan olan babası bile Mac'i tanıyamaz. Net olan tek şey, Mac'in artık kan görmek istememesidir...
Kan Ateşi
Kan AteşiKaren Marie Moning · Epsilon Yayınları · 2012548 okunma
"Eğer her şeyi düzeltebilirsem... O zaman belki yolum yine buraya, bu eve düşer. Önce iyileşmem lazm, her şeyden çok ruhen iyileşmem lazım." ''Anlıyorum..'' dedi Uraz hüzünle, "Sen nasıl mutlu olacaksan. İhtiyacın olduğu her an kapındayım. Ben, biz, hepimiz... Bunu biliyorsun, değil mi?" Başımı salladım "Biliyorum. Belki de en büyük şansım bu."
392 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
(arkakapakyazısı) “Onlar bir seri katili hapishaneye gönderdiklerinde on bir yaşındalardı. Kahramandılar... Ama yalancıydılar. Chester kasabasında üç yakın arkadaş; Naomi, Olivia ve Cassidy yaz boyunca ormanda dolaşıp Tanrıça Oyunu adını verdikleri ritüellerin peşinden gider. Ama yaz, içlerinden biri saldırıya uğrayıp on yedi yerinden
Ormandaki Sır
Ormandaki SırKate Alice Marshall · Nemesis Kitap · 017 okunma
93 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 saatte okudu
Kendime Notlar-2
Ali Şeriati
Ali Şeriati
’in kalemine çok aşina değilim. Onu biraz daha yakından tanımak niyeti ile bu kitabı elime aldım. Katıldığı bir konferansta yaptığı konumanın yazıya dökülmüş hali bu metin. İnsanın dört zindanı. İnsanı tutsak eden dört olgu üzerine konuşmuş yazar. Felsefi bir yaklaşımla düşüncelerini açıklamış. Yazarlara ve düşünürlere, kitaplara atıf
İnsanın Dört Zindanı
İnsanın Dört ZindanıAli Şeriati · Fecr Yayınları · 20174,913 okunma
Reklam
10/10 puan verdi
·
Beğendi
''Yazdıkların şiir değilse kalsın” … “Aklınla yapayalnız baş başa Nice alevli geceler geçtin” … “Sen sevgileri göğüsle ve ne olur anla” Cahit Zarifoğlu Şair Cahit Zarifoğlu ile yaşamları boyunca yolları uzun kesişenlerin kendilerini bahtlı saymaları için çok esaslı nedenler var. Eğer bu kişiler, şiirin bir Müslüman için yirminci
Şiirler
ŞiirlerCahit Zarifoğlu · Beyan Yayınları · 20213,974 okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
"Jonathan," dedi, "sevgiyi sakın ihmal etme."
öncelikle yazarın okuduğum ilk eseri,bu eseri de kıymetli bir abimin önerisiyle almış bulundum.en beğendiğim kitaplar arasına girdi. Martı Jonathan Livingston diğer martılardan çok farklıdır. Her gün kalkıp yemek bulma derdinde değildir. Sadece Özgürce uçmak ve uçmak hakkında daha çok şey öğrenmek ister. Uçmaktan hiç vazgeçmez. Kitabımız
Martı Jonathan Livingston
Martı Jonathan LivingstonRichard Bach · Epsilon Yayınları · 201166,9bin okunma
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Kitapta aklımdan çıkaramayacağım bölüm:( “Seni,” diye sürdürdü konuşmasını, “doğurdum ama, hiç doğurmamış saydım. Hiç benim olmamış gibisin, çünkü sen benim alnımdaki kara bir lekesin!” Kitabın konusu Bosnalı müslümanlara karşı yapılan soykırımı insanlara yaşattığı acı gerçekleri anlatmaktadır. Kitabın ana karakteri olan Amir bu soykırımın en büyük mağdurudur. Arkadaşları ile oynarken evlatlık olduğunu öğrenen amir o günden sonra içten içe annesini arar. Ben okurken çok ağladım
İncir Kuşları
İncir Kuşları
kitabındada çok ağlamıştım bana o kitabı hatırlattı, ve yine diyorum savaşta her zaman kadınlar ve çoçuklar ölüyor. Bedenen, ruhen… Evdeki doğum belgesinde annesinin adı yazılı iken babasının adının sadece bir ÇİZGİ’den ibaret olması onu bu arayışa sürükler. Gerçekleri öğreninceye kadar hem ailesinden, hem sevdiği kızdan, hem de gittiği psikiyatristten destek alır. Gerçek ailesine karşısı duyduğu kin, nefret, öfke onları bulana kadar devam ediyor. Amir annesi ile karşı karşıya geldiği zaman annesi o zaman ki, zulüm, işken, tecavüz olaylarını hepsini anlatıyor. Okurken çok zorlanacağınız bir bölüm :((( Tecavüz kamplarında sırf kadınlar Müslüman oldukları için işkenceye ve tecavüze maruz bırakıp onları hamile bırakıyorlar. Bunların hepsini öğrenen amir kitabın sonunda babası yani ÇİZGİ beye verdiği hediye ile gönüllere bir nebzede olsa su döküyor. İyi okumalar…
Ben Amir
Ben AmirSinan Akyüz · Alfa Yayıncılık · 2023610 okunma
Mademki en çok üzülen insanlar, sayıca sevdikleri en çok olan ve onları en çok sevenlerdir; öyleyse sevdiklerinden birini kaybeden, aynı ölçüde bir üzüntüsünü yitirmiş olur. Hatta ileride sevdiğinin başına bir şey geleceği korkusu ve tasasını çekmekten kurtulduğu için ruhen rahatlar. Bundan sonra meydana geleceklere karşı da dayanıklılık ve kararlılık kazanmış olur. O halde nefsi pek hoş karşılamasa da sevdiğini kaybetmek ona yarar sağlamış, tadı acı bile olsa huzur getirmiştir.
Sayfa 152Kitabı okudu
Reklam
64 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
Nezamn ruhen yorulsam, ya şiir okuyurum, yada tiyatro okuyurum, tiyatro okumk izlemek kadar keyifli dinlendirici geliyor bana.. "Kadın hikayelerini anlatan oyunlar yazan, oyunları beş kitap halinde yayımlanıp çeşitli dillere çevrilen, Türkiye, ABD, Tayvan ,İsveç’te sahnelenen , Tiyatro Boyalı Kuş ve Bab-ı Tiyatro isimli profesyonel tiyatro
872 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
(spoiler) 4 kitabın incelemesini tek kitapta yapmak istedim. Mutlu Sarca, nasıl kıyametlerin içinde olursam olayım hayata sıkı sıkı bağlanan neşeli tarafımdı. Işık Sarca, en büyük depremleri yaşadıktan sonra hayattan vazgeçen tarafımdı. Lâl Sarca, ruhen sırtına kırbaçlar yediği halde yürümeye devam eden hırçın ve yaralı tarafımdı. Bartu
Sokak Nöbetçileri 2
Sokak Nöbetçileri 2Aslı Arslan · İndigo Kitap · 20217,4bin okunma
533 syf.
10/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Kinyas ve Kayra … İki büyük ruh ve iki büyük kaybeden… Hayata tutunamayan insanların kitabı diyebilirim bu kitap için. Tutunmaktan kastım iş,evlilik, para falan değil. Bildiğin ruhen tutunamamak. Ve özgür ruhunu dizginleyemeyenlerin kitabı da diyebilirim. Asla kimseye hiçbirşeye ait olamayan insanların kitabı da olabilir. Bu kitap bana kalırsa
Kinyas ve Kayra
Kinyas ve KayraHakan Günday · Doğan Kitap · 202226,7bin okunma
"Bir insan yanındaki kişiye sesini duyurmak için bağırıyorsa o iki insan fiziken yan yana olsalar bile kalben, ruhen, aklen birbirlerinden fersah fersah uzaklaşmışlardır." 29 "Unutmak bazen bir nimettir. Yaşadığımız acıları hiç unutmadığımızı, o acının en yoğun halinin sürekli devam ettiğini düşünün." 35 "Biz akl-i selim ile doğrunun, kalb-i selim ile iyinin, zevk-i selim ile güzelin ne olduğunu biliriz." 39 "Mesela "Boş vakitlerimde Kitap okuyorum!" diyorlar. Oysa kitap okumanın kendisi zamana kıymet katan bir eylemdir." 121 "İnsan eğer ölümsüz ise o zaman bu dünyada ölümsüz şeylere sarılmalı; ölümlü, sonlu, geçici, fani olan şeylere takılıp kalmamalı." 129 "Emek verdikten ve özendikten sonra insanın pek çok şeyi yapması mümkün." 162 "Her kitap bir davettir. İnsanı bir yolculuğa, bir seyr ü sefere, bir keşfe, bazen durup biraz soluklanmaya, bazen koşmaya, bazen aynada kendine bakmaya davet eder." 198 "Zira varlığı maddeye, manayı işleve, insanı tüketime indirgemek demek insan olmanın anlamından, kültür, sanat ve medeniyet gibi değerlerden tamamen kopmak anlamına geliyor." 198 "Düşünmek zor, hüküm vermek kolaydır. Hikmetin peşinden koşmak ise daha yüksek bir idrak mertebesini işaret eder. O yüzden insanların çoğu ciddi düşünmek yerine kolay hüküm vermeyi tercih ediyorlar." 206
Eğer geçmişe dönük bir mektup gönderebilseydik neler derdik;hiç sorduk mu kendimize?Üzülme derdim başta!Önü sonu belli olan şu dünyada asla üzülme!Herkese hakettiği değeri ver;kimseyi kendin gibi görme.Seni yaralayana, yaranı tekrar kanattırma.Sar,sev,tedavi et ve unutma.Kendini hep haklı sanan insandan ya bedenen ya da ruhen uzak dur!Senin acını,duygunu, yorgunluğunu, hâlini bilmeyen,anlamayan insana sevdiğim deme!Bazen haketmediğin yerde olabilirsin bunlar hakettiğin yerler içindir umutsuzluğa kapılma.Evet belki istediklerini yapamadın ama hala yaşıyorsun pes etme!Sen Allah'ın kulusun yalnız O'na muhtaçsın. Kimseye mihnet etme!Üzerinde hakkı olanları bil ama hakkını vermesi gerekenlere boyun eğme! Çok değerlisin.İyi ki varsın.Bu dünya denen kervanın yapı taşlarından birisin.Ona göre yaşa.Gönül nedir?Sevgi nedir?Değer nedir?Bil;unutma.Rahmanın mayasıyla mayalanan insanoğlunda bu değerleri unutanlar var.Hatta en yakınında da olabilirler.Seni hezimete uğratmalarına izin verme.Son nefesine dek asla Hakkı susma.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.