Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
The Rational Male
THE RATİONAL MALE Kadınlar aktarılan bilgiden çok iletişimden keyif alırlar. Çözülmesi gereken bir sorun değil, iletişimdir. “Açık iletişim kadınları ne kadar sinirlendiriyorsa, gizli iletişim de bizi o kadar sinirlendiriyor. Dilimizin onlar için hiçbir sanatı yok, bu yüzden kadınlara en iyi ihtimalle aptal veya basit görünüyoruz Ruh eşi bir
282 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Hayatı anlaman gerekmiyor, yaşaman yeterli
Gece Yarısı Kütüphanesi Üzerine Düşüncelerim Matt Haig’in "Gece Yarısı Kütüphanesi", pek çok insanın içinde bulabileceği duygusal ve düşünsel bir yolculuğu konu alıyor. Kitap, her birimizin içinde barındırdığı 'keşke'leri, pişmanlıkları ve hayatın o muğlak anlam arayışını derinlemesine ele alıyor. Kitap boyunca, Nora'nın
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202154,4bin okunma
Reklam
Mari'nin akıl hastanesindeki arkadaşlarına veda mektubu
Genç bir avukatken bir İngiliz şair tarafından yazılmış dizeler okumuş, çok etkilenmiştim. "Taştan fışkıran bir pınar ol, suyu tutan bir kuyu olma." Bu sözlerin doğruluğuna inanmamıştım o zaman. Çünkü taşmak tehlikeliydi, taşan suyun sevdiklerimizin bulunduğu alanı basması olasılığı vardı, onları sevgi ve coşkumuzla boğabilirdik. Hayatım
"Örneğin insan bedeninde yiyecek ve içecek önce kilusa, ardından kana ve sonrasında zihinlere dönüştürülür ki, zihinler kusursuzlaştırılmış kandan başka bir şey değildir. Bu zihinler, ister iyi olsun ister kötü, her zaman daha ileri bir inceliğe ya da zihinselliğe ilerler. Kandan gelen bu zihinler aracılığıyla görürüz, işitiriz, koklarız, tadarız, dokunuruz, hissederiz, hatta düşünürüz, severiz, nefret ederiz ve yaptığımız her şeyi yaparız.."
"O zaman bir daha söylüyorum, sevgi bizim varoluşumuzun doğasında vardır. Mesela doğduğumuzda, sence aynı anne ve babamızın sevgimizi hak edip etmediğini sorgular mıyız? Davranışlarının doğruluğunu ya da yaptıkları hakkında en ufak bir fikre sahip olup olmadıklarını sorgular mıyız? hayır, onları varlığımızın her zerresiyle severiz. Dünyaya, karşımıza çıkan herkesi sevmeye hazır halde geliriz, iyi ya da kötü. Yaptığımız şey budur."
·
Puan vermedi
MUTLULUĞUN FORMÜLÜ // NEİL PASRİCHA
Uzun süre boyunca mutlu kalabilmek zordur. Bir zorlukla karşılaştığımızda ne yapacağımızı şaşırıyor, mutsuz oluyoruz. Hayattaki zorlukları atlatmak için beynimizi olumlu bir şekilde koşullamak okulda öğretilmiyor. Hiç "Nasıl daha mutlu olunabilir?" diye bir ders aldınız mı? Hayır. Harika bir iş çıkartıyoruz, büyük başarılar elde ediyoruz
Mutluluğun Formülü
Mutluluğun FormülüNeil Pasricha · Yakamoz Yayıncılık · 202042 okunma
Reklam
EDEBİYAT ÖĞRETMENLERİ VE BİLİMCİLERİNE.
TÜRK EDEBİYATINDA DİL VE MİLLİ EDEBİYATIN SEYRİ Geçmişten günümüze edebiyatımızın seyrine kısaca göz atalım. 1299’da Osmanlı’nın kurulmasından bir süre sonra Divan edebiyatı başlamıştır. Bu edebiyatın zemini Arap, Fars ve Acem dilleri ve edebiyatları üzerine teşekkül ettirilmiştir. Edebiyat sahası, ecnebi ülkelerin milli değerlerini kullanarak
Dikkat çekme isteği yaptığımız en iyi şeylerden biridir, dikkat çekmek için bazen en kötü yolları seçiyor olsak bile. Bildik anlamda dikkat çekme arayışı, istediğimiz şeyin ne olduğunu her zaman bilmeden bir şey istemenin bir yoludur. Ve yine aynı sebeple dikkat çekme arayışı, bir çeşit sosyalleşmedir, isteğimiz konusunda bize yardım etmeleri için başkalarına yapılmış bir çağrıdır. İster arzunun açıklığını örtbas etmek adına göstermelik bir öykü, ister talebin karmaşıklığına dair bir performans niteliğinde olsun, arayışında olduğumuz ilginin ne olduğunu ve kendimizde neyin ilgiye muhtaç olduğunu tam olarak anlamadan dikkat çekme arayışına gireriz. İnsanların bir araya gelişi bu karmaşıklıktan kaynaklanır, ne gibi imkânlar olduğunu bulmaya çalışırlar (sosyalleşme dikkat çekme arayışına bağlıdır). Dili kullanabilmenin getirdiği belirgin rahatlamanın bir bölümü, göründüğü kadarıyla zaman zaman, hayatlarımızı oluşturan üstü kapalı etkileşimleri açıklığa kavuşturmasından doğar.
Acı ama gerçek
taciz mağdurları genellikle insan doğasını en iyi gözlemleyenlerdir. Sizin ve benim için insanları izlemek herhangi bir pazar günü bir parkta yaptığımız eğlenceli bir iş olabilir. Ama mağdurlar için bu bir hayatta kalma becerisidir. Onlar açısından şiddet her an ortaya çıkabilir, bu nedenle kendilerini koruma içgüdüsü geliştirirler. Birinin sesindeki bir çatlama, bir kaşın kalkması, derin bir iç çekiş, herhangi bir şey onların iç alarmını harekete geçirebilir.
Bilmeliyiz ki, kul olarak yaptığımız herbir ibadeti, hayrı, iyi ve güzel amelleri, kendi güç ve kuvvetimizle değil, bizzat Allah'ın verdiği güç ve kuvvetle, O'ndan gelen bir ihsanla yapmaya muvaffak olabiliyoruz. Bunu en iyi hastalanıp güçten kuvvetten düştüğümüzde anlayabiliriz. O kadar âciz ve muhtâcız ki, Allah güç kuvvet vermese O'na ibadet bile edemeyiz. Allah izin vermese, bir bardak suyu dahi içemeyiz.. Her şey Allah'ın elinde. O yüzden hiçbirimizin yaptığı amelle O'na kibir taslamaya hakkı yok. Allah dilemese zaten hiçbir amel edemeyiz.. Bir de şunu bilmek lazım ki biz ne kadar amel edersek edelim, yaptığımız hiçbir amel cenneti hak etmemize yetmeyecek. Çünkü hiçbir amel, cennetin karşılığı olmaya yetmeyecek. Cennete amelimizle değil, Allah'ın fazl-ı ihsânıyla girebileceğiz. Ömrümüz boyunca ne yaparsak yapalım, amellerimiz her zaman için eksik ve yetersiz olacak. O yüzden Allah'tan amellerimizin kabulünü dileyelim. Zaten çok az bir amelimiz var, onu bari ihlasla yapalım.. "İhlasla yapılan bir zerre, yıldız gibi olur" kaidesince zerremiz batman olsun İnşallah..
Reklam
Haksızlık yapmak, haksızlığa uğramaktan daha kötü, daha çirkin bir şeydir. Kallikles'e göre, haklılık ile haksızlıktan söz açan yönergeler, yasalar, besbelli ki büyük çelimsizler\güçsüzler yığının ürünüdür. Ancak çelimsizler, biri çıkar da kendilerinden daha çok şey edinebilir, daha çok şey yapabilir, kendilerinden daha çok şey elde edebilir
"Geçidin sonuna giden yol çok dolambaçlıydı. Ve yol boyunca her şey mükemmel değildi. Açıkçası bundan sonra olacaklar da mükemmel olmayacaktı. Ama ne mükemmel ki? Sırrı bu çocuklar. Kimse mükemmel olmaya yemin edemez. Sonunda sadece her şeyimizle birbirimizi sevmeye yemin edebiliriz. Çünkü sevmek yaptığımız en iyi şeydir." How I Met Your Mother
Yunanların iyi bildiği bir ilkeydi. MO 550'de yaşamış Yunan şair Theognis, dikkatli uygulandığı takdirde seçilimin insanlığın iler lemesinde ne kadar önemli olduğunu iyi kavramış ve şöyle yazmıştı: "Ineklerde ve atlarda, Kurnus! uygularız Mantıklı kurallar doğrultusunda, bir ırkı seçeriz Kår ve kazanç uğruna, ne pahasına olursa olsun: Sağlam bir soydan, kusuru veya sakatlığı olmayanı seçeriz. Ama yaptığımız günlük eşleşmelerde, Fiyat her şeydir: para uğruna, Erkekler evlenir: kadınlar evlendirilir, Zenginlik içinde yüzen, kaba veya zorba biri, Çocuklarını en soylu ırkla eşleştirebilir: Böylece soylu ve soysuz, her şey birbirine karışırı Bu yüzden dışarıdan bakınca bizi, biçim ve zihin bakımından, Gerilemiş ve uyumsuz bir karışım olarak görüyorsan, Hiç kafanı yorma, dostum! Nedeni açıktır. "
Sayfa 46 - Yunan şair Theognis
192 syf.
·
Puan vermedi
Russel ve mutluluk
Yaşadığı dönemde yaşayan insanların ruhsal durumlarını derinlemesine araştıran düşünür Bernard Russell, "Mutlu Olma Sanatı" adlı kitabıyla önce mutluluğa izin vermeyen süreçleri, ardından da mutlu olmanın yollarını gösterdi. "Mutlu diyorsanız bu durumda olmadığınızı bilmeniz yeterli. Kendinizi mutlu hissediyorsanız
Mutlu Olma Sanatı
Mutlu Olma SanatıBertrand Russell · Say Yayınları · 20134,034 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.