Her aşkın sonu mutlu bitmez, bazı aşkların diyeti kandır
Metin sefanın asker arkadaşıydı aynı durakta taksi şoförlüğü yapıyordular duraklarının karşısında bayan kuaförü vardı ve sevgi burada çalışan kızlardan biriydi
Metin sevgiye tutulmuştu daha ilk gördüğü günden itibaren aşık olmuştu fakat bu aşkı kendinden başka kimseye söyleyemedi
Günler birbirini kovalarken sefa metine aksam konuşalım kardeşim
Her aşkın sonu güzel bitmez Bazı aşkların diyeti kandır....
Metin sefanın asker arkadaşıydı aynı durakta taksi şoförlüğü yapıyordular duraklarının karşısında bayan kuaförü vardı ve sevgi burada çalışan kızlardan biriydi
Metin sevgiye tutulmuştu daha ilk gördüğü günden itibaren aşık olmuştu fakat bu aşkı kendinden başka kimseye söyleyemedi
Günler birbirini kovalarken sefa metine aksam konuşalım kardeşim
Nasıl başladı, ne vakit başladı, bilemiyorum. Ama ilk belirtiler, dokuz yaşımda iken patlak verdi.
Misafirlerle bahçede oturuyorduk. Yaşlı bir zat saati sordu. Aksi gibi, kimsede saat yoktu. Eniştem içeri, saate bakmaya koştu. Ben o aralık:
“Üçü yirmi geçiyor” diyivermişim.
Bu tutturuşa, önce kimse şaşmadı. Boğazda, geçen vapurlara bakıp zamanı
Renk yürüyordu. Nereye gittiğini bilmeden sadece yürüyordu. Hiçbir şey hissetmeden.. Bakıyordu ama görmüyordu.. Telefonu çalıyordu ama o duymuyordu.. Zaten hiçbir şey duymuyordu.. Ağlamıyordu.. Taş kesilmişti.. Şoktaydı.. Sonra sonra baktı telefonuna, bir sürü kişi aramıştı. Annesi, Yelda, Yekta, ablası. Mesajlar da cabasıydı. Tam telefonu