“İnsan hayatın ne olduğunu anlayana kadar
ömrünün yarısını tüketmiş olur” (Fransız
Atasözü).
Ülkemizde psikanaliz, psikoterapi ve psikiyatri denilince ilk akla gelen önemli isimlerden biri de
Engin Geçtan’dır. Onun, “Psikodinamik Psikiyatri ve Normaldışı Davranışlar”, “Psikanaliz ve Sonrası” ve “Varoluş ve Psikiyatri” gibi eserleri bu alanda
Bir görev sırasında yolculuk için aldığım bir kitaptı. 2 saat içinde okudum. Bu arada yazarın bir konferansına daha önce katıldığım için hiç düşünmeden kitabı almıştım.
Kitapta, sevgi, hırs, alışkanlıklar, iyilik ve ideallerin yer aldığı bölümler var. Her bölüm güzel bir sözle başlamış. En sevdiğim sözü de burada paylaşmak isterim. "İdealleriniz gerçekleşmiyorsa, gerçeklerinizi idealleştirebilirsiniz." Yazarın, olay ve olgulara farklı bir bakış açısıyla baktığını, bu bakış açısının insanları geliştirmeye yönelik bir bakış açısı olduğunu görmekteyiz. Aslında sıradanlığa ve monotonluğa bir başkaldırı diyebiliriz...
Gayet anlaşılır, eğlenceli, samimi bir üslupla yazılmış. 2 saat gibi kısa bir sürede okudum. Şans verebilirsiniz. Okumanızı tavsiye ederim.
New York Üçlemesi ya da üçlemenin ilk kitabı Cam Kent Paul Auster'in ilk eseri, daha önce farklı bir adla (Paul Benjamin) çıkardığı
Köşeye Kıstırmak diye bir çalışması daha var, ama kendisine ün kazandıran kitap bu. Ülkemizde ilk olarak Metis Yayınları çevirmiş üç ayrı kitapta, sonra Can Yayınlarından tek kitap
(Spoiler içerir.)
Oğuz Atay... İtiraf etmeliyim ki; ilk defa ismini, 3 yıl önce bir arkadaşımdan duymuştum, okudun mu diye sormuştu. Sonrasında aklımdan çıktı nedense ve son 1,5 yıldır okumaya niyetlenip erteliyordum. Okurken bile erteledim aslında araya birkaç kitap sıkıştırarak. İlk başladığımda akıcı geldi sonra biraz zorla devam ettim
Maksim Gorki 'nin okuduğum ikinci kitabı. Kitaplığımda okumam gereken ve sırada bekleyen o kadar çok kitap var ken 2024 yılına Gorki' nin Ana kitabıyla başlamanın bir ayrıcalık olduğunu hissettim kitabı okuyup bitirdiğim vakit...
İlk defa hastanenin acil servisinde bir inceleme yazıyorum bu sebepten de Gorki nin Ana sı hayatımın
Zamanın büyük çoğunluğunda yalnız olmanın sağlıklı olduğunu düşünüyorum. Biriyle beraber olmak, en iyisiyle bile olsa bir süre sonra yorucu ve zihin dağıtıcıdır. Yalnız olmayı seviyorum. Yalnızlıktan daha samimi ve sıcakkanlı bir arkadaş tanımadım.
Her birey bu kader vaktinde elinden geldiğince kendini savunmalı… Ve insanlığın kırbacına, faşizme ve mutlakiyetçi devleti andıran her türlü sisteme karşı mücadele etmelidir.
18 Şubat 1943 sabahı “Beyaz Gül” imzalı el ilanları Münih Üniversitesi’nin bahçesini kaplar. Bildirinin bir bölümünde yukarıda alıntı yaptığım sözler varken; geri kalanında