“İnsan hayatın ne olduğunu anlayana kadar
ömrünün yarısını tüketmiş olur” (Fransız
Atasözü).
Ülkemizde psikanaliz, psikoterapi ve psikiyatri denilince ilk akla gelen önemli isimlerden biri de
Engin Geçtan’dır. Onun, “Psikodinamik Psikiyatri ve Normaldışı Davranışlar”, “Psikanaliz ve Sonrası” ve “Varoluş ve Psikiyatri” gibi eserleri bu alanda
Bir görev sırasında yolculuk için aldığım bir kitaptı. 2 saat içinde okudum. Bu arada yazarın bir konferansına daha önce katıldığım için hiç düşünmeden kitabı almıştım.
Kitapta, sevgi, hırs, alışkanlıklar, iyilik ve ideallerin yer aldığı bölümler var. Her bölüm güzel bir sözle başlamış. En sevdiğim sözü de burada paylaşmak isterim. "İdealleriniz gerçekleşmiyorsa, gerçeklerinizi idealleştirebilirsiniz." Yazarın, olay ve olgulara farklı bir bakış açısıyla baktığını, bu bakış açısının insanları geliştirmeye yönelik bir bakış açısı olduğunu görmekteyiz. Aslında sıradanlığa ve monotonluğa bir başkaldırı diyebiliriz...
Gayet anlaşılır, eğlenceli, samimi bir üslupla yazılmış. 2 saat gibi kısa bir sürede okudum. Şans verebilirsiniz. Okumanızı tavsiye ederim.
New York Üçlemesi ya da üçlemenin ilk kitabı Cam Kent Paul Auster'in ilk eseri, daha önce farklı bir adla (Paul Benjamin) çıkardığı
Köşeye Kıstırmak diye bir çalışması daha var, ama kendisine ün kazandıran kitap bu. Ülkemizde ilk olarak Metis Yayınları çevirmiş üç ayrı kitapta, sonra Can Yayınlarından tek kitap
Zamanın büyük çoğunluğunda yalnız olmanın sağlıklı olduğunu düşünüyorum. Biriyle beraber olmak, en iyisiyle bile olsa bir süre sonra yorucu ve zihin dağıtıcıdır. Yalnız olmayı seviyorum. Yalnızlıktan daha samimi ve sıcakkanlı bir arkadaş tanımadım.
Her birey bu kader vaktinde elinden geldiğince kendini savunmalı… Ve insanlığın kırbacına, faşizme ve mutlakiyetçi devleti andıran her türlü sisteme karşı mücadele etmelidir.
18 Şubat 1943 sabahı “Beyaz Gül” imzalı el ilanları Münih Üniversitesi’nin bahçesini kaplar. Bildirinin bir bölümünde yukarıda alıntı yaptığım sözler varken; geri kalanında
Maksim Gorki 'nin okuduğum ikinci kitabı. Kitaplığımda okumam gereken ve sırada bekleyen o kadar çok kitap var ken 2024 yılına Gorki' nin Ana kitabıyla başlamanın bir ayrıcalık olduğunu hissettim kitabı okuyup bitirdiğim vakit...
İlk defa hastanenin acil servisinde bir inceleme yazıyorum bu sebepten de Gorki nin Ana sı hayatımın
“Düşünsene, belki de insan ne kadar deliyse o kadar güç sahibi olur.”
“Muhteşem bir ilk roman… İnsanın içindeki iyilik ve kötülüğe dair sağlam, samimi bir hikâye… Kesey’nin bu kitabı, orta düzeyde kültürlü bir toplumun ‘kurallarına’ ve bunları dayatan görünmez ‘hükümdarlara’ karşı atılan
bir başkaldırı çığlığı niteliğinde.”
Time
“Bu dünya… güçlülerin dünyası arkadaş! Var oluş ritüelimizin temelinde, güçlünün zayıfı yutarak daha da güçlenmesi yatıyor. Buna göğüs germeliyiz. Doğrusu da bu zaten. Doğal dünyanın bir kanunu olarak kabul etmeyi öğrenmeliyiz bu gerçeği. Bir tavşan bu ritüelin içindeki rolünü kabullenir ve kurdu güçlü beller. Kurt yakınındayken tavşan kendini savunmak için sinsileşir, korkaklaşır, atikleşir, kendine delik kazar ve saklanır. Böylece sebat eder ve hayatını sürdürür. Yerini bilir. Kurda asla ve asla meydan okumaz. Akıllılık olur mu hiç öylesi? Söylesene, olur mu?”
Amerikalı yazar Ken Kesey’nin en önemli eseri kabul edilen ve aynı isimle sinemaya uyarlandığında büyük ses getiren Guguk Kuşu, en kısa tabirle, bir düzene başkaldırma hikâyesidir. Akıl hastanesindeki mahkûmlar onca yıldır kendilerine dayatılan düzeni açıkça sorgulamaya başladıklarında her şey hızla değişime uğrayacaktır
Guguk KuşuKen Kesey · Nemesis Kitap Yayınevi · 20181,607 okunma
Merhabalar, popüler yazarın popüler kitabı olan 1984 ile karşınızdayım. Net ifade etmem gerekirse okuduğum distopya dünyası içerisinde en akan ve beni en çok saran eserdi diyebilirim. Kaleme 1948 yılında alınmış olunup rakamları değiştirilerek başlığa karar kılınmış ve 3 bölümle oluşmakla birlikte ana karakterimiz olan winstonun, okyanusya da iç
Avrupa’nın en ünlü ilk üç yazarımızdan biri olan Yaşar Kemal’in 1955 yılında yazmaya başladığı ve otuz iki yıllık bir zaman diliminde yazdığı efsane İnce Memed dörtlüsü. Eşkıyaların efendisi, Yaşar Kemal’in şahini Memed.
İnce Memed dörtlüsü düzene başkaldıran Memed'in ve insan ilişkileri, doğası ve renkleriyle Çukurova'nın öyküsüdür.
(Spoiler içerir.)
Oğuz Atay... İtiraf etmeliyim ki; ilk defa ismini, 3 yıl önce bir arkadaşımdan duymuştum, okudun mu diye sormuştu. Sonrasında aklımdan çıktı nedense ve son 1,5 yıldır okumaya niyetlenip erteliyordum. Okurken bile erteledim aslında araya birkaç kitap sıkıştırarak. İlk başladığımda akıcı geldi sonra biraz zorla devam ettim
Şasa, A., Bir Ruh Macerası, Timaş Yayınları, İstanbul, 2022
Bir Ruh Macerası, sinema senaristi Ayşe Şasa'nın yaşam kronolojisini anlatan biyografik bir eser olup, Şasa'nın yaşamı ile ilgili sorulan sorulara verdiği cevapların derlenmesi ile basıma hazırlanmıştır. Kitap Timaş Yayınları tarafından 2022 yılında basılmıştır. 260 sayfadan ve
Bir başkaldırı kitabı Demian; ki ismini muhtemelen gerçek olmayan, Sinclair'in yol gösterici manevi rehberinden alıyor.
Kitabın belli başlı olaylarını toparladığım zaman belli başlı bi dünya görüşü elde ediyorum ve Jung'un anlatımlarında okuduklarımı Sinclairin gözünden de yaşatmış oldum. Ki Jung ile Hesse aynı tarihlerde doğup ölmüşler ve
Ebubekir Sifil hocanın kaleminden (İnkişâf Dergisi, Ekim 2009) enfes bir yazı:
- Modern zamanların modası hiç geçmeyen temel tartışma konularından birisi taklid meselesi. Kimilerinin, "bilgi çağı"na yakıştıramadığı için –kıvırcık saçlarını düzleştirmek uğruna kendisine en olmaz işkenceleri reva gören zenciler misali– "kendinden