Bir şairin hiçbir şiir kitabını okumadan fikir kitaplarını okumak neden ilgimi çekti bilmiyorum.
Başlık "İnsanlığın dirilişi" olunca duygusal betimlemelerle ifade edilmiş, sevgi, saygı, hoşgörü , merhamet gibi yaralanmış duygularımıza narince dokunacak, arada şiirlerinden en güzel dizeler serpiştirip süsleyecek ,tamamen kalbe dokunacak
“Aşk kuşu bir yalımdır. Dokunduğu yüreği yalım eder” (s.98).
Medeniyet ve kültürlerin beşiği olan Anadolu’nun yetiştirdiği dünyaya mal olmuş en büyük yazarlarımızdan biri de
Yaşar Kemal’dir. O, yokluklardan gelerek toplumumuzun vicdanı ve kültürlerin deniz feneri olmayı başarmış büyük bir ses ve büyük bir nefestir. Nitekim o, Anadolu’nun
Bu kitap okuduğum dördüncü veya beşinci şiir kitabı olabilir. Şiir kitabı okumayı aslında pek tercih etmezdim çünkü okurken sıkılırdım. Bir iki tane iyi şiir varsa kitabın geri kalan kısmı tamamen rezalet olurdu. Ama
Nazım Hikmet Ran 'ın bu kitabından sonra anladım ki aslında benim tercih ettiğim şiir kitapları bana göre değilmiş yanlış tercih de
"Şiir, sözcüklerle güzel biçimler kurmak sanatıdır. Hangi sözcük, hangi sözcükle yan yana geldiğinde nasıl bir ışık ortaya çıkar? Bunu bilmek gerek."
-Cahit Sıtkı Tarancı
"Şiir duygulardan değil, sözcüklerden doğar." diyor Mallerme, "Şiir, kelimelerle yapılan bestedir." diyor Yahya Kemal. Cahit Külebi ise
İsmet Özel bir devrimdir' diyerek sözlerime başlamak istiyorum. "
Erbain ", şairin 40 yaşına kadar ki yazdığı şiirlerinden oluşan kitabıdır. Kırk yılın şiirlerini Erbain'in kelime manasıyla özdeştirmek istemesi de şairin ne kadar büyük bir üstad olduğunu göstermektedir.
Samimiyetini ve doğallığını şiirlerine ustalıkla yansıtan şairin kullandığı üslupta hiçbir edebi kaygı hissetmedim. Olması gerekenin de bu olduğu kanaatindeyim. Bence kitaba asıl tadını veren imgesel söyleyiş tarzını kelimelere nasıl ustaca işlemiş olduğudur. Serbest nazımla yazdığı şiirlerindeki muhteva eminim herkeste farklı duygular uyandırıyordur.
Yaşam ve ölüm, başlangıç ve son, gündüz ve gece, aşk, isyan, insan ve birçok şiirsel motifin yaşamımızda nasıl yer edindiği dikkatimi çekti.
Asla hiçbir yerde yan yana görmediğim kelimelerin üstadın kalemiyle nasıl muazzam bir bütünlük oluşturduğuna şahit oldum.
" Sözlerimin anlamı beni ürkütüyor." diyor şair.
Sizi ürkütüyor, ya bizi? demek isterdim ve...
İsmet Özel'e kendi satırlarıyla seslenmek isterdim:
-"Sen o baygın sevgilerin adamı değilsin.
Sana yaşamak düşer çarkların gövdesinde."
En sevdiğim şiirlerinden biri de şudur ve tabi ki kendi sesinden:youtu.be/kBAAee5aS6U
Erbainİsmet Özel · Tiyo Yayınevi · 20128,6bin okunma
Metin Eloğlu için bir inceleme yazısı yazmak, yani insanları sırf onu okusunlar diye yönlendirmek, benim açımdan çok önemli; çünkü diğer incelemeler her ne kadar kendi nezlinde kıymetli olsalar da Metin Eloğlu'nu anlamak için yeterli değiller. Bilvesile ben elimden geleni yapmaya çalışacağım. Şimdiden vakit ayırıp okuyanlara teşekkür ederim.
İlk
"Saat 19 Haberlerinde Taylan Özgür'ü vurdular
Bütün yanaklarım sapsarı"
Başka bir alıntı ile başlayacaktım incelemeye lakin bu dizeleri okuduktan sonra Taylan Özgür'ü anarak başlamak istedim. Kendisi 68 öğrenci kuşağının ilk faili meçhul cinayetlerinden birine kurban giden öğrenci liderlerinden biridir. Ablası Hale Kıyıcı ile yapılan
Bu sene hem nitelik bakımından iyi kitaplar okudum hem de farklı alanlardan beslendim. Benim için verimli bir seneydi. Bende iz bırakan kitapları hem bütün olarak burada kaydetmek hem de ilgili okurlar ile paylaşmak istedim. Eserleri beğeni sırasına göre değil okunma sırasına göre listeledim. Okuduğum zamanlarda verdiğim puanları da dikkate aldım
22 Şubat 2018
İstanbul
Ahmed abime;
Mektubuma yeni başlamış gibi görünüyorum değil mi abi, ilk hitap edişimmiş, ilk cümleye başlayışımmış gibi. Yok ama. Sana mektup yazmayı dördüncü deneyişimdir bu. Sen nasıl yazıyordun ki acaba, canından çok sevdiğin Leylin'e? Hiç düzeltmeden içinden geldiği gibi mi, yoksa törpüleyerek mi? Ah, evet. Okudum
Elime aldığım her eserinde daha ilk sayfaya geçmeden koca bir yaşamdan neler öğreneceğim diye düşünüyorum. Alıntılarla dolu, uğraşsak bir araya getiremeyeceğimiz sarsıcı dizeler her zaman yazdıklarının içine serpilmiş oluyor. Kitapta yer alan en sevdiğim alıntı Aşık Hüseyin’den; “ hangi günü gördün akşam olmamış”. 2015-2019 yılları arasında yayınlanmış yazılarından ve şiirlerinden oluşan bu kitapta; sevmek korkusundan, kendimizden -insan olmaktan- yabancılaşmaktan, utanç yitimi ile ruhun çöktüğünden, çürümenin fotoğrafından bahsediyor. İçinde otoriteye başkaldırı da var şair arkadaşlarına özlem de.
"Ve nerede dinlenir insan dev çabaların yorgunluğundan?" (s. 104)
Çok sevdiğim bir dize ile başlamak istedim incelememe.
Sahi nerede dinleniyor insan?
Çabalarımızın yorgunluğunu nasıl atıyoruz üzerimizden?
Belki bizim de burada oluşumuzun yegâne sebebi bu: kitaplarla dinlenmek.
Hele bir de kitap şiir kitabıysa...
Kimi Sevsem Sensin, Attila İlhan'ın ismini belki de en güzel şiirlerinden birinden alan şiir kitabı.
Eserde Attila İlhan'ın şiirlerine geçilmeden önce önemli Divan şairlerinin dizeleri yer alıyor. Bu kimi zaman Fuzûlî oluyor, kimi zaman Nedim, kimi zaman bir başka kıymetli değer...
"...eksik olmaz gamımız bunca ki bizden gam olup
her gelen