Dün akşam bitti... Kalbim o kadar kırık ki anlatamam. Çok, çok ağladım. Teknik olarak ana karakter için güzel bir sondu ama... Ya yazarcığım neden yaptın ki?):
Serinin son kitabında da olaylar asla durmuyor. Alina, Malyen, Zoya ve birkaç grisha 3. büyüteç olan Ateşkuşu'nu aramaya yolculuğa çıkıyor. 3.büyüteç Karanlıklar Efendisi ile olan savaşlarında son çareleri. Ama büyüteçle ilgili büyük bir gerçek ortaya çıkıyor ve Alina doğduğundan beri yanında olan tek aşkı ve *tek sayılmaz ama neyse* ülkesi arasında seçim yapmak zorunda kalıyor. Alina, Merzost için gereken fedakarlığı yapabilecek mi? Karanlıklar Efendisini ve Karanlıklar diyarını yok etmeyi başaracaklar mı?
Şöyle bir durum var ki, yazar bize birinci kitapta ve ikinci kitapta Malyen'i sevdirmemeye, aksine en nefret ettiğimiz karakter haline getirmeye çalışmış. Malyen üçüncü kitaba kadar benim için basit ve sürekli mızmızlanan salak bir karakterdi. Ama üçüncü kitapta neredeyse Karanlıklar Efendisi kadar sevdiğim bir karakter oldu.
Yani ne diyebilirim ki... Yazar resmen belamızı vermiş, kalbim çok kırık. Karanlıklar Efendisinin zayıf ve sonsuz bir yalnızlık yaşayan yanını görmek beni mahvetti. İçinde gerçekten güzel bir insan vardı, Ravka'yı seviyordu ama yüzlerce yıldır bu kadar kötü bir hayat yaşaması ruhunu karartmıştı sanki. Özellikle en sevdiğim bölümler, Alina'dan ismini söylemesini istediği bölümlerdi. O aslında sadece kendisine benzeyen birine sahip olmak istemişti...
Her neyse. Bu kitapla birlikte seri en sevdiğim ilk 3 arasına girdi. Kesinlikle okuyun.