Sözleri şöyleydi:
İngiltere ve İrlanda'nın hayvanları,
Bütün ülkelerin, bütün iklimlerin hayvanları,
Kulak verin müjdelerin en güzeline,
Düşlediğimiz Altın Çağ önümüzde.
Er geç bir gün gelecek,
Zorba İnsan devrilecek,
İngiltere'nin bereketli topraklarında
Yalnızca hayvanlar gezinecek.
Burnumuza geçirilen halkalar,
Sırtımıza vurulan semer sökülüp
Erkek Domuz ReisKitabı okudu
Seher Rüyası
ilkbaharın Neşeli mevsimindeydim, Günün şafağında uyuyordum Tatlı melodi şarkı söylemekten başka yapamayacağım şeyleri kırmızı serap ediyorum. Gökyüzü sevimli görünüyordu ki. Rüyamda, okyanusta yüzerken, Çok uzaklara, güneye doğru yelken açtığımı, Dalgalar tekneyi yükseltirken, Ve taze esen meltem asla dinmezken.
Güvertede bir bayan gördüm, En azından şekli böyleydi, Güzelliği beni hayranlıkla etkiledi, Daha önce bana hiçbir bayan öğretmemişti. Oturdu ve yanında bir kalkan dalgaların üzerindeki bir güneş gibi ışık saçtı ve ilahi bir şekilde gülümseyerek bağırdı
Sonra sesini bir arabanın şimdiye kadar duyduğu en tatlı şekilde yükselterek Görkeminin ortaya çıktığı her yerde. Üstümüzde asılı duran bazı bulutlar kaçtı, onun net melodisinin peşinden koştu. O özgürlük şarkısını söylerken ben de şunu düşündüm: 'Özgürlük yalnızca duymaktı.
Böylece hızla bölerek sel kültürlü bir adaya geldik Onun korkunç adı darbe Elinde, saltanatının işareti olarak, taşıdığı kirpiklerle bir bela asılıydı. Ve Dağlarda hüzünlü avını bekliyordu.
Ama çok geçmeden karaya yaklaşırken, O kraliçe tanrıçaya benzeyen bayan gördü. Elinden düşmesine izin verdiği hem dolduğu Hadi dağların üzerinde uçalım Ve Talih kuşu gibi dans edelim Yaratıldığımız hayatı yaşayalım.
Rainer Maria Rilke
Birinci Ağıt
Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
_Her şey algıdır. Herhangi bir şeyi itici ya da çekici kılan tamamen senin zihnindir. Karar veren faktör sensin.
_Zihin, aldatıcıdır. Gerçekte ikilem yoktur. Gerçekte sorun yoktur. Hiç olmamıştır, hiç olmayacaktır. Zihinde sorunlar vardır ve sen gerçekliğe zihnin aracılığıyla bakarsın. Böylece gerçeklik sorunlu olur.
_Sağlıksız bir zihinle ne
Aptalca özgürlük için çabalarken en baskıcı köleliğe yakalanırız.
"Özgürlük, kim anlıyor bu sözcüğü -derin bir sözcüktür bu. İçim öyle yaralandı, öyle görülmemiş bir şekilde örselendi ki, umudum yok, hedefim yok, şerefim kalmadı, ama içimde yine de bir güç var, bacaklarıma tatlı bir titreme yayan yenilmez bir güç, o kadar sık beliriyor ki içimde". "Hölderlin'in sırrı sadece bu sözde, sadece bu erdemdedir: Hayatının zayıf, kırılgan, nevrotik güçsüzlüğünün arkasında ruhun en büyük güvencesi hâkimdir, bir tanrının yenilmezliği.
_Hayat, sürprizlerle dolu bir kumardır ve hayatın ne olduğunu sadece kumarbazlar bilir.
_Eğer cesur değilsen samimi olamazsın, sevemezsin, güvenemezsin, gerçeğin peşine düşemezsin. O yüzden önce cesaret gelir. Ve diğer her şey onu izler.
_Risk al. Belirsizlik deme; merak de. Güvencesizlik deme; özgürlük de. Bu güvencesizlik, hayatın
"Neden insanları değiştirmektense, insanlara dünyayı değiştirecek gücü vermeyi denemiyorsunuz?" - "Ya deliler haklıysa!" - "Delilere özgürlük!" Ve en sinir bozucusu da, "Bana normalin tanımını yapabilir misiniz?" sorusuydu elbette.
