Home
Search
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.37.7
76 syf.
8/10 puan verdi
Bu tarz kitapları okurken her zaman çekinirdim. Bunun nedeni ise bu kitapların içerdiği kavramları her zaman karıştırmamdır. Ama kitapların sadece öykülemeden ibaret olmadığının farkındayım. Bu yüzden, bu manifestoyu okumayı tercih ettim.
Öncelikle; tüm korkularıma rağmen bu manifesto sandığım kadar sıkıcı değildi. Gayet anlaşılır bir dile sahipti. Yazarlar açık bir dille komünizmi gözler önüne sermişler.
Manifesto; burjuva sınıfının ve proleterlerin (işçi sınıf) tek tek uyguladığı yöntemleri, doğasını ve bu ikilinin arasındaki ilişkiyi açıklayarak başlıyor. Aslında sınıf farkını eleştirerek manifestoya başladıklarını söylesek yanılmayız. Daha sonrasında ise komünistlerin proleterlere olan bakış açılarını, sosyalizm ile komünizm ile sosyalizm arasındaki ilişki anlatarak devam ediyor.
Sadece başlıklara değinerek bir çok açıdan dolu bir manifesto olduğunu söyleyebilirim. Bir kaç saatimi alan bu eser sayesinde bir çok şey kafamda daha da netleşti.
Okumak isteyen okurlara tavsiye etmeden de geçemeyeceğim.
Saygı ve kitapla kalın :)
Siyasi bir amaçtan çok okunması gerektiğini düşünerek okudum. Dört bölümden oluşuyor. 1)Burjuvalar ve Proleterler, 2)Proleterler ve Komünistler, 3)Sosyalist ve Komünist Literatür, 4)Sosyalist ve Komünist Literatür. Bunun yanında, benim okuduğum Can Yayınları resimli klasikler baskısında kitabın sonuna çevirilere yazılmış önsözleri eklemişler. Bence bu tarz kitaplar görüşünüzü yansıtmasa da tarihi niteliklerinden ötürü okunmalı.
Lenin Devlet ve Devrim Eserine Eleştirel Bir Yaklaşım
Japonya Komünist Partisinin dunyaca ünlü onursal başkani Fuwa nin Leninin Devlet ve Devrim adlı eserine elestirel bir sekilde yazdiği akademik niteliği hayli yüksek bu eseri okumuş bulunuyorum
Şunu demeliyim ki kitabın içindekiler kapağindaki başlık kadar iddiali değildi.Fuwa Leninin parlamento karsıtı fikirlerini Marx ve Engels le curutmeye calisirken gozden kaçirdigı demeyi cok isterdim ama ısrarlar yok saydiği durum şu Marx ve Engelsin parlemento ile ilgili fikirlerini gerek tarihsel gerek teorik olarak bağlamından kopuk degerlendirdiğini ve boylelikle icindeki Kautsky i bastırdığını görüyoruz.Lenin in Devlet ve Devrim adli eserinde teorik açmazlar yok değil ben de bunları bulmak gibi bir çaba içinde kitaba baslarken Fuwa nin özünde yapmak istediği sey ile kitaba koyduğu başlik arasinda bir etik problemi olduğunu hemen sezdiğimi soylemeliyim .Fakat her seye rağmen devrim gibi dinamik bir surecin niteliklerinin hangi tarihsek sartlarda nasil olmasi gerektigini anlamak adina bazı nuveleri okuyucuya en akademik sekilde vermesi eserin ender başarılarindan biri diye dusunuyorum.
Lenin'in 'Devlet ve Devrim' Eserine Eleştirel Bir YaklaşımTetsuzo Fuwa · Canut Yayınevi · 20151 okunma
Okurken defalarca not aldığım ve antitez sunmaya çalıştığım bir kitaptı. Tarihsel diyalektiğe bakışı gayet iyi, dönemin gelişmelerine getirdiği bakış açısı da gayet tatmin edici idi.
Ancak, tamamıyla doğru tahminlerde bulunduğu söylenemez. Mesela, proleter devrimin dünya çapında olacağını söylemesi ve modern komün topluma geçileceğini iddia etmesi yanlış çıktı. Kapitalizm bu kadar güç kazanmış ve kendini çağıyla sentezlemeyi başarmışken, yok olması imkansız olacaktır bana göre.
Ayrıca millet ve milliyet unsurlarını doğru yorumladığını düşünmüyorum. Marx'a göre ekonomi; kültürü, dini belirler. Ancak, toplumdaki aidiyet duygusu aileden başlar. Bizim gibi toplumlarda aidiyet duygusunun yok edilmesi güç olduğundan, milliyet unsuru kaybolmayacaktır.
Kitapta not düştüğüm yerleri akademik araştırmamı tamamladığım zaman okuyabilirsiniz, pdf linkini incelemenin sonuna koyarım.
Fikir dünyamızın aktörlerinin aşk hayatları da acaba eserleri gibi aydınlık mı? Hem evet hem de hayır. Edebiyatta şöyle bir söz var: "Gerçek hayat, kurgudan daha tuhaftır." Büyük eserler vermiş veya fikirleriyle dünyaya ışık tutmuş insanların özel hayatlarında ne düzeyde tutarsız ve tuhaf olaylara imza attıklarını görmek, büyük yapıtlarına rağmen birer insan olduklarını, üstelik ilginç insanlar olduklarını gözler önüne seriyor; sadece kendilerinin değil, karşılaştıkları insanlar da ilginç üstelik. Kitapta, ikisi kadın olmak üzere, Thomas Aquinas'tan Albert Camus'a, Friedrich Engels'ten Søren Kierkegaard'a, Seneca'dan Lev Tolstoy'a kadar 38 düşünürün özel hayatlarından kesitler verilmiş. Bu kesitler ya tek bir olaya ya da hayatlarındaki önemli birkaç olaya dayanıyor. Bu olaylardan bazıları bugünün dizilerine konu olabilecek nitelikte. Yazarın dili oldukça eğlenceli. Kitabın sonunda verilen "Zaman Çizelgesi", kitapta adı geçen düşünürlerin hayatlarındaki önemli olayları toplu biçimde veriyor ve bir özet niteliğini taşıyor. Bu çizelge, MÖ 350'den başlayarak 1980 yılında sona eriyor. Her düşünürün özel hayatına değinilmeden önce, bu hayatı özetleyen bir söze yer verilmiş. Bu da isabetli olmuş. Örneğin, Søren Kierkegaard bölümündeki söz şöyleydi: "Aşk her şeydir, size her şeyi verir, her şeyinizi alır." Birkaç saat içinde okunabilecek kitap, adeta zamanda yolculuk yapmanın bir aracına dönüşüyor.
Anne boleyn
Sir Thomas More, ünlü ingiliz devlet adamı, hukukçu, filozof ve rönesans dönemi fikir insanı. 1516 yılında latince olarak kaleme aldığı, ideallerin ülkesi (olmayan ülke) Utopia kitabının yazarıdır ki More, bu eseriyle ortak mülkiyeti özendirip ferdi mülkiyeti anmamakla sosyalizmin bir nevi öncü fikir babalarından varsayılarak, Kremlin sarayı
LENIN VE FELSEFE
Althusser Lenin ve Felsefe adlı eserinde Marksizmin felsefeyle olan ilişkisini Lenin uzerinden iddialı bir algıyla okuyucuya sunuyor.Leninin gerek Hegeli gerek Marksı gerek de genel anlamda felsefeyi herkesten daha iyi anladiğıni (ki bunlarin arasinda Engels de var)ve felsefeye yepyeni bir alan actığını savunuyor.Bu fikirleri fazlaca iddiali gozuken Althusser cogu Marksisti bir sekilde karşısina almiş oluyor Althusser için Gazali benzetmesi tam yerinde olacaktir.Islamda felsefeyi bitiren filozof olan Gazali gibi Althusser de felsefeyle Marksizmin arasina bir sınır koyuyor ve özellikle Gramsci ile Bati Marksizminin praksis kavraminı elestiri oklarina tutuyor.Kitap bittiğinde kendi kendime şunu dedim dinlenelim simdilik kavga bitti Althusser.
Cesur Yeni Dünya değil aslında Güzel Yeni Dünya imiş kitabın gerçek ismi
ASIL DİKKATİMİ CEZBEDEN : Kitaptaki karakterlerin isim kökenleri ;
Bernard Marx, George Bernard Shaw ve Karl Marx
Lenina Crowne, Vladimir Lenin
Fanny Crowne, Fanya Kaplan, Lenin'i öldürmek için başarısız bir suikast girişimi düzenleyen kişi.
Polly Trotsky, Lev Troçki
Benito Hoover, Benito Mussolini, Herbert Hoover
Helmholtz Watson, Hermann von Helmholtz, John B. Watson
Darwin Bonaparte, Napoleon Bonaparte, Charles Darwin
Herbert Bakunin, Herbert Spencer, Mikhail Bakunin
Mustapha Mond, Mustafa Kemal Atatürk, Sir Alfred Mond
Primo Mellon, Miguel Primo de Rivera, Andrew Mellon
Sarojini Engels, Friedrich Engels, Sarojini Naidu
Fifi Bradlaugh, Charles Bradlaugh
Joanna Diesel, Rudolf Diesel
Jean-Jacques Habibullah, Jean-Jacques Rousseau, Habibullah Han
Peki bunun karaktere etkisi sadece isim mi? Demiş bir eleştirmen.
Ayrıca linkteki inceleme de kayda değer.
tr.m.wikipedia.org/wiki/Cesur_Yeni...
Arka Kapaktan geçen sözlerle incelememe başlıyayım;
"Kültür Nedir ?Kuramsal açıdan bu kavram neleri içermektedir? İnsanlık tarihinin incelenmesinde ne gibi katkıları vardır ?
Bu sorular günümüzde yoğun bir ideolojik ,polemik konusudur.Marx,Engels,Lenin'in tezlerinden yola çıkan,felsefe doktoru Vadim Mejuyev , kültürün felsefi anlatımını, toplumsal düşünce tarihinde kültür kavramının doğuşunu , kültür alanında ki tarihsel materyalist yaklaşımın özünü , tarihsel süreç içinde kültür ile doğa , kültür ile birey arasındaki ilişkileri ortaya koymayı amaçlamaktadır.Sosyalizmin görevini ayrıntılı biçimde anlatmaktadır."
Kitabın dilini okumaktan ve içeriğini anlamakta zorlandım diye bilirim. Ama bilinçlenmek için okunmalı diye düşünüyorum. Toplum da birbirinden ayrı olarak düşünülen kültür ve tarih , bu kitapta ayrıntılı bir şekilde dile getirilerek okuru bilinçlendiriyor...
İyi okumalar..
