Sabahattin Ali. İmge kullanımı ve betimlemeleriyle öykü konusunda zirve yazarlardan biridir. Değirmen kitabı da 16 kısa öyküden (YKY 36. baskı) oluşuyor. Öyküleri için kötü demek benim haddim değil. Ancak yazarın kendisi önsözünde, genç yaşta yazdığı bazı öykülerinin utanılacak kadar kötü olduğunu itiraf ediyor :) Elbette yazarın alçakgönüllü olduğunu düşünüyor, öykülerini iyi buluyorum. Ancak bir çok öyküsünü iç sıkıntısıyla okuduğumu söylemeliyim. Bunun sebebi hikayelerin kötü olması değil, içeriğinin kasvetli olmasıdır. Hikayelerinde sürekli olarak birbirlerine kavuşamayan aşıklar, devlet kademelerinde görevli olmalarına rağmen aşağılık davranışlarda bulunan memurlar, haksız yere suçlanıp hapislerde çürüyen masum insanlar, yalancı ve kötü ruhlu köylüler işleniyor. Bu durum zaman zaman ruhumu
daraltıyordu ve "en azından bir tane mutlu sona sahip öykü olsa" diye düşünmeme sebep oluyordu. Yine de yazarın cumhuriyetin erken dönemlerine dair yazdıklarının, ağır eleştiriler içerse de o dönemin insanları ile ilgili çok önemli bilgiler verdiğini düşünmekteyim.