Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
2023 Okuduğum Makaleler
Okuduğum kitapların yanında bu yıl okuduğum makaleleri de burada bir gönderi altında saklamak ve sıralamak istiyorum. Makaleleri kaynak formatında alıntılayacağım kopyalayarak direkt bulabilirsiniz. İnternet üzerinden. 1. Tansuğ, K., & İNANLI, Ö. (1949). SUMERLİNİN DÜNYA GÖRÜŞÜ VE BABİL EDEBİYATINA TOPLU BİR BAKIŞ. Ankara Üniversitesi Dil ve
Oku-maya Dair...
İnsan her gün bir parça müzik dinlemeli, iyi bir şiir okumalı, güzel bir tablo görmeli ve mümkünse birkaç mantıklı cümle söylemelidir. - Goethe Hiçbir zaman kötü kitaplar çok az ya da iyi kitaplar çok fazla okunmaz: kötü kitaplar zihin için zehir mesabesindedir, aklı harap ederler. İyi olanı okumak için kötü olanı hiçbir zaman okumamayı insan
Reklam
Kitaplarımı satışa çıkartıyorum, talep edenler listeden seçip mesaj yoluyla bana ulaşabilir. JOHN STEİNBECK-AL MİDİLLİ ALFRED ADLER-YAŞAMA SANATI JACK LONDON-DENİZİN ÇAĞRISI WİLLİAM SHAKESPEARE-ONİKİNCİ GECE THOMAS MANN-EFENDİ VE KÖPEĞİ PLATON-SOKRATES’İN SAVUNMASI WİLLİAM SHAKESPEARE-ROMEO VE JULİET WİLLİAM SHAKESPEARE-OTHELLO WİLLİAM
189 syf.
·
Puan vermedi
Aylak olun aylak aylak :)
Çarpıcı bir kitap diyebilirim. Çünkü gerçekten etkileyici. Kitabın ilk bölümü Erasmus'u hatırlattı bana. Deliliğe övgü kitabında Erasmus da benzer şeyleri dile getirmişti sanki. Ana fark ise Erasmus 'cahilliği' öne sürerken Russell aylaklıktan dem vurmuştur. Russell fazla çalışmanın gerekli verimi beraberinde getirmedigini dile getiriyor eserinde.
Aylaklığa Övgü
Aylaklığa ÖvgüBertrand Russell · Cem Yayınevi · 20181,330 okunma
Erasmus’un misyonu ve hayatının anlamını oluşturan ana öğe, karşıtlıkların hümanizmin anlayışı içerisinde bağdaştırılmasıydı.
Modern ulus-devlet anlayışı ciddi olarak ancak 1500'den sonra, başka dillerde yazılmış çok sayıda kitap ulaşılabilir hâle geldiği zaman gelişmeye başladı. Petrarca ve Erasmus gibi hümanist bilginler eserlerinin Latince çevirileri sayesinde uluslararası tanınırlık kazanırken anadilde yazılmış eserler (Boccaccio'nun yazdığı Decameron ve Chaucher'in Canterbury Hikâyeleri gibi) o zamana kadar kişisel ya da sahnelenme amaçlıydı. Seri üretimi yapılmış kitaplar bilhassa dayanıklı ve ulusaldı. Yazılı diller Avrupalı ulusların tanımlayıcı özelliği olmaya başladığı için yöresel aksanların fonetik yazımları bir sisteme bağlandı. Her dilin ürünleri ihraç edilebiliyordu fakat giderek ulusların kültürleri dışarı kapalı hâle geliyordu. Kendi kaderini tayin ve kişisel vicdan sonraki beş yüzyılın idealini oluşturdu ve bu model Aydınlanma'dan sonra tüm dünyaya yayıldı.
63 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.