Faili meçhul cinayetler arasında kalmış , kendi cesedini aramaya koyulmuş, kazanan insanlar arasinda kaybedenleri arayan bir adamın hikayesi bu... Cinayetten önceki gün... Kazanmış insanların arasında kalan kendisinide kazanmış gibi hisseden ama asla kazanamayan bir insanim. Tek çareyi ölmekte arayan, ama ölmemiş sadece yıkıntı halinde bulunan enkazlar arasında yok olmayı bekleyen insanim. İçinde ki bütün duyguları alınmış elinde sadece nefret duygusuyla hayatta tutunan insanim. Umut ve vicdan arasında kalmış ve umudun birgün kurtaracagina inanmis insanim. Kendi yıkıntısından başka kaybedecek tek şeyi canı olan insanim... Cinayet günü... Kendi Yüreğindeki son kalan kişiliğini öldürmeye hazırlanan bunuda intihar süsü verecek olan kişiyim. Nefretle anlaşma yapan ve yaptığı anlaşmada ruhunu, nefrete satan insanım. Bu saatten sonra hicbirseyin duzelmiycegine inanan ama hala içinde yitirmedigine inandığı kazanmak duygusuna bağlı olan insanım. Ben inşası devam ederken inşa edenin düşünmekten bıktığı, oldum olası kendi yıkıntısından başka hiçbir şeyi olmayan yıkıntınin parçasıyim... Cinayet işlendiği günden sonra... Susmanin en büyük cevap olduğu ve sustukça bu dünyada kazanan insanlar arasında kalan kişiyim. Affetmenin erdem olduğu ve affedince güçlü olacağına inanan kişiyim. Bütün kaybettiklerini kazanmış olduğu güç duygusuna bağlayan ve onlara iyki vardılar diyebilme gucune erişmiş insanim. Benliğinden sıkılmış ama gayet rahat davranan ruhun sahibiyim. Bundan sonra rüzgar gibi esip , güneş gibi parildayim , deniz gibi mavi olmayi dileyen insanım. Kaybetmeyi göze alarak savaşmaya devam edecek insanim...
Nereye gitsem hep apartmalar çıkıyor önüme Alıp başımı duvarlara çarpıyor bu yollar Gidip gelmelerim bu dar sokaklarda İnsanların koşup dolduğu bu dar yapılarda Bir kısır döngüye girmek için bütün bu çabalar BİZ BUNUN İÇİN Mİ GELDİK.. A.Erdem BAYAZIT
Reklam
İnsan doğabilmek mi, insan kalabilmek mi? Oysa insan sayılabilmek için insan doğabilmek yetmez ki. İnsan olabilmek merhameti, vefayı, adaleti içinde barındırabilmekle mümkün. Kime sorsan herkes adil, herkes merhametli, herkes vefalı, herkes insan. Ta ki gerçekten adaletini, vefasını, merhametini göstereceği bir olay vuku bulana kadar. Sonra?
Heyhat! Yazmayı deneyen bir kadını Kendini bilmez bir yaratık sayarlar, Hiçbir erdem telafi edemez bu hatayı. Cinsiyetimizi ve tarzımızı yanlış anlıyormuşuz Terbiye, moda, dans, kıyafet, oyun, İşte bunları istemeliymişiz; Yazmak ya da okumak ya da düşünmek ya da araştırmak, Güzelliğimizi gölgeler, zamanımızı tüketirmiş, Ve en güzel çağımızda engellermiş zaferlerimizi. Berbat bir evin sıkıcı işleriniyse En büyük sanatımız ve yararımız sayar kimileri. Lady Winchilsea
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.