"Üzülme, onlar çoktan öldüler; toza toprağa dönüştüler. Ben ihtiyarlandım. Şâirin deyişiyle:
"Ben onların hepsini uğurladım çoktan,
Ağladım hepsinin ardından.
Benim ardımdan ağlayacak kim kaldı?"
Değişmeyen bir gerçek var: Bin yıl öncenin gerçeği bugün de aynı gerçek: Güçlü ve güçsüz.
Şairin dizesini tekrarlıyorum içimden:
"Esir- efendi koymuş adlarını
İki bahta ayırmış arzın evlâtlarını"