456 syf.
10/10 puan verdi
Tel solukta okuyacağınız bir kitap. Yazarın kalemini de fazlası ile beğendim. Özellikle Vitamin’in yazılarındaki o derin uslûp, hoşuma gitti. Olayın aslında böyle değişeceğini, bu denli çığrından çıkacağını asla tahmin etmiyorsunuz. Kimi yerde Morfin’e koca bir ağız dolusu hakaret etmek isterken, kimi yerde mutluluktan ağlayasınız geliyor. Son zamanlarda ki; ana konu olarak ‘aşk’ı ele alan, badboylarla dolu bir kitap değil. Aksine iki yakın arkadaşın hayatını anlatıyor. Maceraları, bazı yerlerde olan şeyler, insanı sürüklüyor. Mesela artık soğan doğramayı seviyor insan. Yeni bi depresyon çeşidi öğreniyorsun .d Ya da aklına senaryo gelmediği zaman, amuda kalkmayı denemeye karar kılıyorsun. Karakterlerin hepsi birbirinden eğlenceli. Absürt neredeyse hiç sahne yok. Safi dostluk hakkında bir kurgu. Ve bazı sahneler o kadar hoşuna gidiyor ki, kendini KKT üyesi hissediyor insan... ‘Yıllar önce yetimhanenin birinde iki tane kundak bulundu. Birinin içinde supradayn şişesi, birinde ise bir tüp morfin. Lakap olarak, dalga amaçlı kullanılan ‘morfin’ ve ‘vitamin’ isimleri ise onlara artık hayatları boyunca eşlik edecekti. Bazı nedenlerden dolayı yurttan, reşit olmadan kaçmaları gerektikten sonra İzmir’de sakin bir hayatları vardır. Taaa ki, Umutsuz Amatörler Atölyesi’nin ilanını görene kadar! İşler o denli karışmaya başlar ki; artık İzmir’deki eski hayatlarına büyük bi özlem duyarlar...’
Morfin ile Vitamin
Morfin ile VitaminZeynep Yılmaz · Epsilon Yayınevi · 2020155 okunma
SENSİZ İKİ GÜN / CEMAL SAFİ Nere gizlendimse aşikâr oldum Hedefte gördüler sensiz iki gün Dertler avcı oldu, ben şikâr oldum İnsafsız vurdular sensiz iki gün. Gözlerde avcıya yaranmak hazzı
Reklam
244 syf.
6/10 puan verdi
·
14 günde okudu
İslamın mülke indeksli hiyerarşik düzene karşı bir devrim hareketi, hamasete karşı muhatapsızlık, ilkel ve yağmacı zihniyete karşı bir medeni duruş olduğuna inanan bir müslüman olarak; eserin vücuda gelme amacını ve arkesel fikrini ziyadesiyle takdir ediyor ve fakat içeriğini aynı ölçüde övgüye mazhar kılamıyoruz. Zira bir çok etken, bu başarı
Devrimci Peygamber
Devrimci PeygamberEren Erdem · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2014120 okunma
Her cevre göğsünü geren kalbime, Eyyub'un sabrına eren kalbime, Cennete sorgusuz giren kalbime, Sırrını sordular sensiz iki gün.
Bana ne istediysem veren Allah'ım bana hiç istediğimi vermedin Örtmedim örttürdün yedirmedim yedirdin giydirmedim giydirdin Eren Safi
Reklam
Eren Safi
"Çünkü vermeliyiz Allah'tan vermesini isterken Allah'tan açmasını isterken açmalıyız Tutmalıyız, Allah'ım tut diyeceksek."
168 syf.
10/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Okudum bitti! Çok güzel bir kitaptı değişimin olduğu 13 yazarın da kalemine sağlık Mutlu bir ailede geçirilen on sekiz yıl elbette uzun değildir. Ancak ıssız ve sevgisiz evimizde ben zamanı çok farklı algılıyordum. İşte o zamanlar başlamıştı her daim kötümser, kırılgan ve kaygılı hallerim. Nuriye Safi " Dilga nasıl ? " . Birbirlerine bakıyorlar şaşkınlıkla. " Kızım diyorum. " Birlikte Düş Zamanı ' nda doğduğumuz kızım, beni doğuran kızım..." " Bebeğin çok iyi diyor annem . " En az senin kadar kararlı ve güçlü. " Ebru Eren Sonbaharın bitiş günlerinin bir kahve tonu vardır; ne baharın başlangıcının heyecanını ne de mevsimlerin noktalandığı o sonun veda sakinliğini verir . Cevap vermeyen , konuşmayan, ifadesi olmayan bir tondur o. " Bambaşka bir hayatın olsun ister misin Bahar " diye sordu , afalladım. " Bu mümkün değil, nasıl olabilir ki ?" " İmkansız dediğin insanın aklının sınırlarıdır Bahar , iyi düşün. " Ne zaman bir ağda kokusu duysam burnumun direği sızlar. Yanık kokusuna karışan şeker tadı vurur damağıma.
Tuba Ayşe Özgür
Tuba Ayşe Özgür
Ne Su Aynı Artık Ne de Sen
Ne Su Aynı Artık Ne de SenKolektif · Destek Yayınları · 20221 okunma
Anlıyorsundur sevgili okuyucu öğrenmenin yolu öğretmek çok sevilmenin yolu sevmek çok sevmek Örtmek ayıpları örtenden örtmesini isterken Eren Safi
Reklam
“Sanki dünya, ölünün başucunda açık kalmış bir radyo.” Orası neresi, burası bir adam, kendi ruhunu arayan bir şairin ardından. Seçkin bir kimse değil, isminin baş harfleri acz tutuyor, bağışlanmayı diliyor en çok, bağışlanmayı ve derdest edilmeyi. Dünya zindanından kalemiyle kaçmaya çalışırken ve kendine sürgün edilirken bile, yalnız. Orası
"Sabır mı, mihnet mi yoksa temkin mi daha üstündür?"
İmam Şâfî cevap verdi: Temkin peygamberlerin derecesidir. Temkin derecesine ancak mihnetten sonra varılır. O hale eren kimse imtihana çekildiği zamanlarda sabreder. Sabrettiği zamanlarda ise temkine varmış oluyor.
Sayfa 174 - 1.cilt-Arslan Yayınları-1971
Resim