Şimdi nereden başlasam bilemiyorum, bir yerden başlasam nerede bitireceğimi ise hiç bilmiyorum. Ama sizlerden ricam, bu kitabı okumadıysanız bu cümleden sonrasını okumaya devam etmeyin. Hem daha az şey anlarsınız hem de ipucu olayına girmesin.
‘’Bu kitap, Cefakeş Boşnak kadınlarına ithaf edilmiştir.’’ Kitabın en başındaki cümle bu. Kitabın
Yani, yasal tanımıyla tecavüz, kadının cinsel onuruna veya özel yaşamının bütünlüğüne karşı işlenmiş bir suçtan çok, kadının tek eşliliğine yani tek erkek tarafından sahip olunmasına karşı işlenen bir suçtur.
Böyle bir kitaba nasıl yorum yapılır, nereden başlanır ki? Günlerdir okuduklarımı sindirmeye, kafamda bir yerlere oturtmaya çalışıyorum olmuyor. Aklımın almadığı şeyler var. Çok küçükken babasının tacizine uğrayan bir kız çocuğunun psikolojisini anlamaya çalışmak mesela. Hiç kolay değil. Ya da 5 yaşındayken kendi düğününde uyuyakaldığı için
Kül tablası ve dışkı kokar ağzıyla yakar tenini o tertemiz bedenin tenini. Sırf aşağılamaktır niyeti ve öldürür nefes almakta olan ruh çıkar, terkeder bedeni ve ET'tir sadece geriye kalan. Empati kurulması imkansız bir vahşettir tecavüz. Hedefinin sınırı yoktur. Kadın, çocuk (kız/erkek), bebek, adam, sakat, yaşlı, hayvan. Hangisine dökelim
Çözümlemesini bir adım daha ileri götüren Sanday, "tecavüz görulmeyen" ve "tecavüz görülen" toplumlar arasındaki farkları inceledi.Bu incelemeye dayanarak, toplumların dişil doğurganlık yetenekleri yerine eril yıkıcı becerilere dayanmasına koşut olarak, erkek
Egemenliğinin ve kadınlari zorla denetim altında tutma eğiliminin arttiğını ileri sürdü. Cinsel şiddeti, dişil yetenek ve becerilerin kücumsenmesine bağlayan Sanday'a göre, tecavüz, şiddet kültürünün bir unsuru ve erkek egemenliğinin ifadesidir.
"Bir erkeğin bir erkeğe duyduğu aşk,suçtur.
Bir erkeğin bir erkeğe tecavüz etmesi daha büyük bir suçtur."
"Altıkırkbeş tedirginlikle sunar"mottosuyla yayımlanmış bir eser.
Ne hissetmem gerektiğini bilmeyerek kitabı kapattım.Ya Vidal'in benimsetmek istediği fikri yakalamakta zorlandım,yahut doğru düşünüyorum ve bir kitap için
“Zayıflığın özü, güce maruz kalmak ya da güçten korkmaktır.”
“Umut yalnızca umut... Bizi sakinleştiren, körleştiren ve bize iyilikten çok kötülük getiren bu yalancı umut…”
#Marquis de Sade
Uyandım bir gün, gözümde bir beyaz örtü, göremem gayrı. Önce Saramago hakkında bir kaç kelam edelim. Onun okuduğum ikinci kitabı oldu Körlük. Bu yüzden onun
Savaş döneminde tecavüz vakalarının artmasının nedeni, kısıtlı sayıda erkeğin daha sık tecavüz etmesi değil, daha çok sayıda erkeğin tecavüzcüye dönüşmesidir. Sadece sabit bir genetik azınlığın tecavüze eğilimi olsaydı da bütün erkekler potansiyel tecavüzcü olmasalardı, sınırlı sayıda erkeğin daha sık tecavüz etmesini beklememiz gerekirdi. Bu tatsız gelebilir ama eril davranışın savaşla dikkat çeken diğer yüzünden-bütün erkeklerin potansiyel katil olması-daha tatsız değildir.