Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ne yaparsanız çaresiz Kendinizden sonraya kalmayacaksınız Zaman yenecek sizi O telaşsız bilge, o silahsız güç Silecek yüzünüzden kibrinizi Hükmünüz ömrünüzle sınırlı olacak Öldüğünüz gün unutulacaksınız Yıkıntılar kalacak ardınızda yalnız Yaşarken, korkunun ağır gölgesiyle Örtüp sakladığınız Sindirip susturduğunuz İncinmiş onurlar bunalmış öfkeler Düşler ve acılardan oluşmuş Yıkıntılar kalacak. Babasız çocuklak irkilecek evlerde Oğulsuz anneler, erkeksiz kadınlar, Açık yaralardan bir ayaz gibi Geçtikçe adınız acılı konuşmalarda Soğuk bir ürperti gezinecek Evlerin camlarında Mezarlara hapislere uzanan Yaralı tarihinde bir ince düşüncenin -Bir güzel ülkenin, o iyi insanların- Kötülük simgesi olarak kalacaksınız.
Yüzlerce genç kadının erkeksiz biçimde iç içe ve koyun koyuna yat­tıkları haremde elbette ki cinsel arzular kaçak yollardan karşılanmaya çalışılmıştır. Bu yüzden de Harem'deki cariyeler ve öbür hizmetçi ka­dınlar (kalfalar) zıbık denilen yapay erkek organı da kullanmak dahil her yolu denemişlerdir. Bunlar arasında ortaya çıkan seviciliğin şid­detle cezalandırıldığı biliniyor. Ayaklarına taş bağlanıp denize atıla­rak boğulan binlerce adsız cariyeden rahatlıkla söz edilebilir.
Reklam
O romantik eski kafalı fikirleriyle Jeff, kadınları erkeksiz yapamayan bağımlı tipler olarak görüyordu.
Sayfa 28
lç çekti: - Ben acırım erkeksiz kadınlara! Erkeksiz, güzel kadınlara daha çok acırım! Kadınlar erkekten daha çok açlık çeker birleşmek için! Tanrı kadını doğurmak için yaratmış. Doğurması için çiftleşecek! Başka türlü söndüremez ateşini. Onun için ben derim ki erkeksiz kalan kadının gönlünü etmek sevaptır! Çok büyük sevaptır!
Allah erkekleri kadınlar için yarattı.Erkeksiz dünyanın ne tadı olur?
Sayfa 78 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Artık erkeksiz, yani aşksız yaşamayı yalnızlık diye görmüyorum. Hayatlarında ille de bir erkek olmasını isteyen kadınlar güvensiz insanlar. Kendi kendine yetmeli insan. Hayatımda bir erkek olmazsa kimse beni beğenmiyor duygusuna kapılıyordum bugüne dek. Şimdi düşünüyorum da beğenmeseler ne olur? Kaldı ki beğeniyorlar. Ben de epeydir, hiçbir erkeği beğenmiyorum, canım kimseyle olmak istemiyor. Yine birisiyle çık, yemek ye, kendini beğendirmeye çalış, kendini beğendirmeye çalışan erkeğin hangi davranışının sahte, hangisinin gerçek olduğunu bulmak için uğraş. Yoruldum artık, aşk aranmamalı, aranırsa bulduğunu yanlış yorumluyor insan. Aşk gelirse pat diye gelecektir. Dünkü konserde, sahnede koro ile beraber dört yüz kişi vardı sanırım, seç bakalım bir erkek, varsay ki hepsi sana sunulmuş ve sen de birisiyle beraber olmak zorundasın, dedim kendikendime. Aman, canım hiçbirisiyle çıkmak istemedi. Hele yatmak, hiç istemedi. Yaşlandım mı, yoruldum mu bilmiyorum" dedi
Baş Örtme
Sümer tapınaklarında rahibeler genel kadının görevi yapıyorlardı. Bunlar Tanrı namına seks yaptıklarından kutsal sayılmış ve diğer kadınlardan ayrılmaları için başları örttürülmüştür. Daha sonraları, İÖ 1500 yıllarında bir Asur Kralı, yaptığı bir kanunun kırkıncı maddesi ile evli ve dul kadınları da başlarını örtmeye mecbur etmiştir. Fakat kızlar, cariyeler ve sokak fahişelerinin örtünmesi yasak; örtünürlürse ceza var. Böylece meşru seks yapan evli ve dul kadınları da mabet fahişeleri düzeyinde sayılmışlardır. Bu gelenekler Yahudilere geçmiş, dindar Yahudi kadınlar evlenince saçlarını traş ettirip bir peruk veya başörtü ile başlarını örtmüşler. Hıristiyanlıkta rahibeler aynı şekilde başlarını örtüyorlar. ... İslam'a örtünme erkekten kaçma şeklinde geçmiş. Buna karşın erkeksiz bir yerde Kur'an okunurken veya dua ederken kadınların başını örtmesi, Sümer geleneğinin bir devamıdır.
Şairlerin dediği gibi: İki tarafın birbirine gönülsüz olması ne güzel/ Birinin başı beladadır gönlü kaymışsa başkasına
Kötülük Simgesi Olarak Kalacaksınız
Ne yaparsanız çaresiz Kendinizden sonraya kalmayacaksınız Zaman yenecek sizi O telaşsız bilge, o silahsız güç Silecek yüzünüzden kibrinizi Hükmünüz ömrünüzle sınırlı olacak Öldüğünüz gün unutulacaksınız Yıkıntılar kalacak ardınızda yalnız Yaşarken, korkunun ağır gölgesiyle Örtüp sakladığınız Sindirip susturduğunuz İncinmiş onurlar bunalmış öfkeler Düşler ve acılardan oluşmuş Yıkıntılar kalacak. Babasız çocuklar irkilecek evlerde Oğulsuz anneler, erkeksiz kadınlar, Açık yaralardan bir ayaz gibi Geçtikçe adınız acılı konuşmalarda Soğuk bir ürperti gezinecek Evlerin camlarında Mezarlara hapislere uzanan Yaralı tarihinde bir ince düşüncenin -Bir güzel ülkenin, o iyi insanların- Kötülük simgesi olarak kalacaksınız.
Sayfa 66 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
195 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.