Şuan saat 00:52. Dün başladığım kitabın 83. sayfasındayım ve okuyorum. Çok uykum geldi ama uyumak istemiyorum. Osmanlı Devletinin kuruluşunu, Osman Gazi'yi, Osmancık'ı okumak istiyorum. Okuyacağım da, zamana, geceye ve uykuya inat. Çok sevdim ben bu kitabı. Bir an önce bu yazıyı bitirip okumama devam etmek istiyorum. Çok akıcı, çok edebi bir anlatım... Yaşar Kemal'in "Ağrı Dağı Efsanesi" kitabından aldığım tadı aldım...
Ve Bitti...
Gündüz yoğunluklarından dolayı geceleri okuduğum bir roman oldu. Ve saat 02:00.
Osmancık en sevdiğim üç kitap içine girdi. Herkesin mutlaka okuması gereken bir eser diye düşünüyorum...
Osmancığı Osman Beğ yapan, alınyazısıdır, gücünü ve cesaretini sabrı ile yoğurmasıdır, babası Ertuğrul Beğ Gazi'dir ve Şeyh Ede Balı'dır...
- "Dinle oğul" dedi Ertuğrul, doksanı bulan yaşına rağmen dinçliği zedelenmemiş sesiyle, ''Ede Balı'nın terazisi doğru tartar, dirhem şaşmaz. Bana karşı gel; ona gelme. Bana karşı gelirsen üzülür, incinirim; ona karşı gelirsen gözlerim bakmaz, baksa da görmez olur. Ede Balı soyumuzun ışığıdır. Var git şimdi. Şu dediklerimi de vasiyetim say, unutma."