Daisy'nin, nefret ttiğimi bildiği için üstüme uzun bacaklı örümceklerden attığını hatırlıyordum, ben de çığlık çığlığa kaçar, kollarımı sağa sola sallardım ama aslında korkmazdım çünkü o zamanlar tüm duygular oyun gibi geliyordu, sanki o duygulara mahkûm olmaktan ziyade onları deniyordum. Esas dehşet eren korkmak değildi; konu hakkında tercih şansınızın oImamasıydı.