Suffe ashabı "Keşke bizde de olsa" diyerek dünyayı temenni etmişlerdi. Bunun üzerine "Allah kullarına rızkı bol bol verseydi yeryüzünde azarlardı. Fakat O rızkı dilediği ölçüde indirir. Çünkü O kullarının haberini alandır, onları görendir." Ayeti nazil oldu. (Şura 27)
Sayfa 457 - Semerkand YayınlarıKitabı okudu
Kureyşliler Resûlullah'ın Mescid-i Harâm'da Kabe'nin yanında namaz kılmasını engellediler. Bunun üzerine Allah, "Allah'ın mescidlerinde O'nun adının anılmasına engel olan ve onların harap olmasına çalışandan daha zalim kim vardır! Aslında bunların oralara ancak korkarak girmeleri gerekir (Başka türlü girmeye hakları yoktur). Bunlar için dünyada rezillik, ahirette de büyük azap vardır" âyetini gönderdi.
Reklam
Yahudilerden Râfi' b. Huzeyme, Resûlullah'a, "Eğer söylediğin gibi Allah katından gönderilmiş bir elçi isen o seni gönderen Allah'a söyle, gelip bizimle konuşsun, kelâmını duyalım" demişti. Bunun üzerine Allah, "Bilmeyenler, 'Allah bizimle konuşsa, ya da bize bir mucize gelse ya!’ derler. Bunlardan öncekiler de tıpkı böyle, bunların dedikleri gibi demişti. Onların kalpleri (anlayışları) birbirine benziyor. Biz âyetleri, kesin olarak inanacak bir toplum için açıkladık" âyetini indirdi.
“Haksızlıkla yetimlerin mallarını yiyenler şüphesiz karınlarına ancak ateş tıkınmış olurlar; zaten onlar alevlenmiş ateşe gireceklerdir" (Nisâ 4/10
Sayfa 100Kitabı okudu
"Dinde zorlama yoktur" âyeti, Husayn adında Sâlimoğulları'na mensup ensardan bir kişi hakkında nâzil oldu. Kendisi Müslüman olduğu halde iki oğlu Hristiyan'dı. Resulullah'a, "Ben bunları İslâm'a girmek üzere zorlayayım mı? Çünkü bunlar Hristiyanlık'tan başka bir dine bağlanmayı kabul etmiyorlar" dedi. Bunun üzerine Allah Teâlâ bu âyeti indirdi.
Sayfa 114Kitabı okudu
İnsan fıtratı…
Bazı insanlar mahsullerinden en kötülerini seçiyor ve bunları sadaka diye veriyorlardı. Bunun üzerine, "Size verilse, gözünüzü yummadan alamayacağınız kötü malı, hayır diye vermeye kalkışmayın" âyeti nâzil oldu.
Sayfa 116Kitabı okudu
Reklam
Âl-i İmrân Suresi, 144. Ayet
Uhud günü Müslümanların başına felaket gelip çatınca ve Resulullah hakkında, "Öldürüldü" diye seslenilince, bazıları, "Eğer o bir peygamber olsaydı öldürülmezdi" dediler. Bazı sahabiler ise, "Peygamberiniz ne için savaştıysa siz de Allah size zafer verinceye yahut ona kavuşuncaya kadar savaşınız" dediler. Bunun üzerine yüce Allah, "Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür ya da öldürülürse, gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz?..." âyetini inzâl buyurdu.
Sayfa 142Kitabı okudu
Haydi bir mucize göster...
Kureyşliler Yahudilere gelip şöyle dediler: "Musa sizlere ne gibi mucizeler getirdi?" Yahudiler, "Asâsı ve bakanlara bembeyaz görülen eli" dediler. Hıristiyanlara gidip, "İsa nasıldı?" diye sordular. Onlar da, "İsa anadan doğma körü, alacalıyı iyileştirir, ölüyü diriltirdi" dediler. Bu sefer Hz. Peygamber'e varıp şöyle dediler: "Haydi bizim için Rabb'ine dua et, Safâ tepesini altın yapsın." O da Rabb'ine dua etti, bunun üzerine, "Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelip gidişinde aklıselim sahipleri için gerçekten açık ibretler vardır" âyeti nâzil oldu. İşte bunun üzerinde düşünmelidirler.
Sayfa 151Kitabı okudu
18 öğeden 11 ile 18 arasındakiler gösteriliyor.