"...insanın hayalinden geçirebileceği en korkunç gerçek karşısında, ölümün biyolojik gerçeği karşısında, en güzel "kahramanlık yaftası"nın bile ne değeri olabilir? Nabzın atması durur, bacaklar katılaşmaya başlar, kesilen bir otomobil lastiğinden kaçarcasına kaçar hava büzülmüş nefes borusundan, yüz bir kuş yüzünü andırır ve birkaç dakika içinde, o zeki, parlak, duyabilen yaratık, gök, cennet ve cehennemin barındırdığı varlık, bütün fizik ötesi üretimi ile, göğe doğru kokuşan bir insan leşine dönüşür. "Ölüm diye bir şey yoktur. Ölenler yaşamayı sürdürürler yine" diye yazmaya koyulur ertesi sabah yazıcı eşekler, hıçkıran bülbüllerle dolu bir göğün hafif ilkbahar rüzgarının tentesi altında..."
Sayfa 167Kitabı okudu
"Eşekler, Gule Wamkulu'dan korkmayan tek yaratıklardır. Bir eşek bu dansçılardan birini görürse, çalılıklara doğru kovalar ve güçlü bacaklarıyla tekmeler. Bana nedenini sormayın ama eşekler çok cesur hayvanlardır.
Sayfa 21
Reklam
KERİZ Kalem tutan eller nasırını almış kederden Sultanlar ferman neşreder Fikriye meşk Armut sallandıkça ballanır hem Turuncu kırmızıyı kıskandıkça alevlenir durur... Sümbül boynun büker, Maral'ına... Ayak tıkırtısı ile ilerler saatler... Buse kondurasın gelir, saatler aşkı gösterdiğinde; Yağmur olup, yağasın... Uzaydakiler çeker
KRAL MİDAS Kral Midas Kral Midas, Kulak alımlı, cana uzak Ayar ağızlı... Serpuşunun kumaşı etamin; Öteki yüzünden kulağın düşmüş;
En küçük bir görüş belirtmiyordu. Jones çiftlikten gittikten sonra daha mutlu olup olmadığı sorulduğunda, " eşekler uzun yaşar. Hiç ölmüş bir eşek gördünüz mü hayatınızda? " demekle yetiniyor, herkesi bu belirsiz yanıtla yetinmek zorunda bırakıyordu.
Sayfa 47
"Eşek söz konusu oldu mu, su birikintisinden geçmesini rica etmek, birikintinin ne kadar derin olduğunu ona göstermek, birikintiden sağ salim nasıl geçebileceğini anlatmak zorundasınız.” Eşekler bir sürü şey bilir, ama evvelce görmediği evvelce bilmediği şeylerden de haberdardır. Eşekler insanlarca makbul görülen meseleleri çözme konusunda pek maharetli değildir. “Bizim sorunumuz,” diyor Ben, Talmud’dan alıntılarla, “şeyleri oldukları gibi değil, kendi olduğumuz gibi görmemizdir.” O halde, bir eşeğin kendini koruma güdüsü inatçılık ya da ahmaklık anlamına mı geliyor? Yoksa bambaşka bir zekâya mı işaret ediyor? Ben Hart’ın sözleri vurucu: “Eşeklerin doğasında inatçı olmak ya da zora koşmak yoktur, sadece öğrenmek ve hayatta kalmak vardır.
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.