(Satır sonlarında yazanlar bitirme tarihi ve saati)
2023 kitapları : 307
OCAK
1. Charles Bukowski - Kapalı Bir Kapıdır Cehennem 01.01.2023
2. Charles Bukowski - Bana Aşkını Getir 02.01.2023 18.26
3. Can Yücel - Maaile 04.01.2023 19.30
4. Can Yücel - Portreler 05.01.2023 18.35
5. Edip Cansever - Ben Ruhi Bey Nasılım? 05.01.2023 23.36
6.
Canımın yongası, sevdiğim,
Birkaç gün çaldık ilkbahardan
Geçtik yıllardır özlediğim
Erguvan ışıklı kıyılardan
[...]
Eski nisan, her şey gibi,
Kalbim de, rüzgar da eski
Çırpınıp duruyor havada
Yitik anıların kelebeği
Sayfa 132 - Cumhuriyet Kitapları / PdfKitabı okudu
Yıpranmış ellerinde bir sokak çiçekçisinin Bir kırmızı gül gibi
79
Türkiye, üzgün yurdum, güzel yurdum Göngörmüş, bilge toprağım Yunus, Pir Sultan ve Nazım.
80
Narin bir duygudur taşar içlerinden Karşılıksız henüz ve hazır bağışlamaya. Soralım kendi kendimize bazen: Layık mıyız çocuklarımıza?
85
Bir dağ yoluna tırmanırken Kuş bakışı görmek için oturduğun yeri Düşünürsün İnsanın kendini de bazen Kuşbakışı görmesi gerektiğini.
131
Eski nisan, her şey gibi, Kalbim de, rüzgar da eski Çırpınıp duruyor havada Yitik anıların kelebeği
140
HELSİNKİ'YE BİR ŞİİR
Ve birden çarptım sonbahara Issız bir parkında Helsinki 'nin Yıldızlar dökülmüştü parka Eğilip dokunmak istedim
Gece derin ve maviydi Fin körfezinin üzerinde Işıklar içinde bir gemi Duruyordu iskelede
Yürüdüm uzun uzun Türkçe şarkılar söyleyerek İçimde ince bir hüzün Kendi kendime yeterek Bir sabah Ateneum Müzesi'ndeki Resimlere baktım sevgiyle Bir gece bir tutam tütün sundum Finlandiyalı bir işçiye Kuzeydeki ormanları görmedim Kayak yapmadım dağlarında Sanmam ki kısmet olsun da Göllerinde yüzebileyim
Ama sevdim Fin dilini Mertçe, dostça çınıltılı Bir dost mektubu okur gibi Okudum ozanlarını Yağmurlu bir sabah ayrıldım Bu kardeş kuzey kentinden Onda benden ne kalır bilmem Bende bir şeyler kalacak Helsinki'den Ekim 1984 Helsinki-Berlin Uçağında
165
Bir dağ yoluna tırmanırken Kuş bakışı görmek için oturduğun yeri Düşünürsün İnsanın kendini de bazen Kuşbakışı görmesi gerektiğini.
Eski nisan, her şey gibi, Kalbim de, rüzgar da eski Çırpınıp duruyor havada Yitik anıların kelebeği
HELSİNKİ'YE BİR ŞİİR
Ve birden çarptım sonbahara Issız bir parkında Helsinki 'nin Yıldızlar dökülmüştü parka Eğilip dokunmak istedim
Gece derin ve maviydi Fin körfezinin üzerinde Işıklar içinde bir gemi Duruyordu iskelede
Yürüdüm uzun uzun Türkçe şarkılar söyleyerek İçimde ince bir hüzün Kendi kendime yeterek Bir sabah Ateneum Müzesi'ndeki Resimlere baktım sevgiyle Bir gece bir tutam tütün sundum Finlandiyalı bir işçiye Kuzeydeki ormanları görmedim Kayak yapmadım dağlarında Sanmam ki kısmet olsun da Göllerinde yüzebileyim
Ama sevdim Fin dilini Mertçe, dostça çınıltılı Bir dost mektubu okur gibi Okudum ozanlarını Yağmurlu bir sabah ayrıldım Bu kardeş kuzey kentinden Onda benden ne kalır bilmem Bende bir şeyler kalacak Helsinki'den Ekim 1984 Helsinki-Berlin Uçağında
Ataol Behramoğlu'nun yapıtlarının yirminci yüzyıl Türk şiirinin en verimli damarlarından birinin içinde, tam da Nazım Hikmet'in şiirlerinde görkemli bir biçimde gerçekleşen şiir damarlarından birinin içinde bulunduğunu sanıyorum.
( ... ) Ataol Behramoğlu 'nun şiirlerinde duyduğumuz, insandan insana geçici, cömertçe söylenmiş, yapmacık sız sözlerdir. ( ... )Bu ozandan duyduğumuz sesler, biçimlerinde olduk ları kadar duygusal gerçekliklerinde de titizlikle söylenmiş sözlerdir." (Jea11 Baptisıe Para, George Ponıpidou Kültür Merkezi' nde sunulan bildiriden, Paris, 5Mayıs 1983)
Eski NisanAtaol Behramoğlu · Adam Yayınları · 198816 okunma
HELSİNKİ'YE BİR ŞİİR
Ve birden çarptım sonbahara Issız bir parkında Helsinki 'nin Yıldızlar dökülmüştü parka Eğilip dokunmak istedim
Gece derin ve maviydi Fin körfezinin üzerinde Işıklar içinde bir gemi Duruyordu iskelede
Yürüdüm uzun uzun Türkçe şarkılar söyleyerek İçimde ince bir hüzün Kendi kendime yeterek Bir sabah Ateneum Müzesi'ndeki Resimlere baktım sevgiyle Bir gece bir tutam tütün sundum Finlandiyalı bir işçiye Kuzeydeki ormanları görmedim Kayak yapmadım dağlarında Sanmam ki kısmet olsun da Göllerinde yüzebileyim
Ama sevdim Fin dilini Mertçe, dostça çınıltılı Bir dost mektubu okur gibi Okudum ozanlarını Yağmurlu bir sabah ayrıldım Bu kardeş kuzey kentinden Onda benden ne kalır bilmem Bende bir şeyler kalacak Helsinki'den Ekim 1984 Helsinki-Berlin Uçağında
Şu an okumakta olduğunuz 133. say itibariyle insanlık tarihinde çığır açacak bir sürecin bebeklik adımlarına tanıklık ediyor olabilirsiniz. Güneş Sistemimiz içinde yaşam ihtimali olan bir yer varsa buranın Jupiter'in uydulanı olmasının muhtemel olduğu konusunda bilim dünyası uzunca bir süredir hemfikir. JUICE (JUpiter ICy moons Explorer) Görevi de yıllardır konuşulan bu konu hakkında dolaylı olarak araştırma yapmak üzere 14 Nisan'da yola çıktı. JUICE aracının görevi, Jupiter'in buzlu uydulan hakkında mümkün olduğunca bilgi toplamak. Uzay aracı uydulara iniş yapmayacak; dolayısıyla doğrudan örnek alıp inceleme şansı yok fakat şansımız yaver giderse uydulardan uzaya saçılan su taneciklerini yakalama ihtimali söz konusu. Uydulara birkaç yüz kilometre yaklaşarak oldukça yakından fotoğraflar da çekecek olan JUICE'un hedefine varmasına ne yazık ki yaklaşık 8 yıl var. Kökleri belki de düşünce tarihi kadar eski olan "Evrende yalnız mıyız?" sorusuna sarsıcı bir cevap almamıza 10 yıldan az bir süre kalmış olabilir. Sizce de çok heyecan verici değil mi?