İçimde bir çığlık kopar,
çizdiğim günahları
bir bir döktüm ellerime.
Günlerden sevgilerin kanını çeken devlet yığdı üzerime çürük etleri.
Ansızın ikna lazım ağzından, sensizce.
Mıhladım gözlerimi kurcaladığım yüzüne
Senin olsun aynamdaki çehren
İlkbahardım, yağmurlarla sildim gözyaşlarını
hep sana yağdım.
Penceremde çehren, yalnızlığımı dinler.
Sensin sevgiden güzel olan, dökülür ayaklarına, eskilerden kalma
bu günlerim...
Dökülür, dökülür de
sonbahar çiçeği sen, giden sen
buradayım bak uzağına düştüm.
Ama ben pusun içinden seçtim çehreni, penceremden...