Sabahları eskisi kadar erken uyanmamak artık bana dünyanın en kötü şeyiymis gibi gelmiyordu. Çünkü biliyordum ki aslında en kötü olan asıl şey, her gece başınızı yastığa kalbiniz huzursuzken koymak zorunda olmaktı, ertesi sabaha nasıl uyanacağını bilmeden gözlerini yummak, devasa bir çaresizliğin pençesinde saatlerce tavanı izlemek zorunda kalmaktı.