“Nezaket kurallarına uygun bir teşekkür bile etmezdin demeyeceğim, çünkü nezaket kuralları yakın dostlukları incitir; ama sen tatlı bir arkadaşlığın zarafetinden, Yunanlıların teprvöv naxóv dediği hoş sohbetlerin sevimliliğinden, yaşamı güzelleştiren, müzik gibi hayata eşlik eden, her şey arasında uyum kuran, sert ve sessiz aralıkları ezgiyle dolduran bütün basit insanlıklardan uzaktın.”
kuyrukluyıldız
O zamanlar elektrik ve makine çağıydı. İnsan dehasının marifeti sayesinde gökten yağarcasına bir yığın icat ortaya çıkıyordu. Orta sınıf evlerde sigara takımlarına elektrikli çakmaklar eşlik ediyordu: bir düğmeye bastığınızda çıkan elektrik kıvılcımları, gaz yağına batırılmış fitili ateşliyordu. İcatlarla birlikte olmadık umutlar da abartılarak artıyordu. Çin tapınağı şeklindeki bir müzik kutusu, kurulduktan sonra atlı karınca gibi dönerek kısa bir marşı çalmaya başlardı. Aralarda ziller çınlayıp, kapılar ardına dek açılıyor, şarkı çalarak dönen bir silindir görünüyordu. Her eve elektrikli ziller monte edilmişti. Hastalıkları elektrikle tedavi eden galvanizm, ev yaşamını eline geçirmişti. Bir makara izole tel, çağın simgesi haline geldi. (...) Kadınların kalbine giden yol, bir elektrik iletkeninden geçiyordu.
Sayfa 135Kitabı okudu
Reklam
Şamil'in oğlu Cemaleddin esir alınıp St. Petersburg'a getirileli on üç yıl olmuştu. Bu on üç yıl içerisinde Şamil, Zümrüdüan­ka gibi Ahulgo'nun küllerinden yeniden doğmuş ve Kafkasya'ya hakim olmuştu. Rus askerleri, akın akın bu dev gibi adama sal­dırmış ancak geri çekilmek zorunda kalmıştı. Bu on üç yılda, esir olarak St.
Günümüz yaşama birimleri, bize belirli eylem kalıpları ve onlara eşlik eden tekdüze zihin düzenekleri empoze ediliyor. Değişim ve çeşitlilik göstermeyen bir çevre, sadece bireyi köreltmekle kalmaz, türümüzün gelişimini de olumsuz yönde etkiler. Yaşama mekânlarımızdaki totalitarizm, saptanmış standartlara tutsaklığımızın simgesi olmakla kalmayıp, türümüzün varlığına bir tehdit de oluşturuyor olabilir. Aynı mekânda yenilen, içilen, müzik dinlenen, dans edilen ve kanepelere uzanılıp felsefe tartışılan son Roma sempozyumlarından bu yana 2000 küsur yıl geçti.
Nezaket kurallarına uygun bir teşekkür bile etmezdin demeyeceğim, çünkü nezaket kuralları yakın dostlukları incitir; ama sen tatlı bir arkadaşlığın zarafetinden, Yunanlıların τερπνòν κακóν dediği hoş sohbetlerin sevimliliğinden, yaşamı güzelleştiren, müzik gibi hayata eşlik eden, her şey arasında uyum kuran, sert ve sessiz aralıkları ezgiyle dolduran bütün basit insanlıklardan uzaktın.
17 Mayıs 1770, Versay Hofburg’da genelde üç kişi bana hizmet ederdi. Hizmetçim, nedimem, müzik öğretmenim, bazen bir öğretmen daha ve rahip. Burada neredeyse 200 hizmetçim var. Sadece insanları takdim eden dokuz teşrifatçı, arabayada atla gezintiye çıktığımda eşlik edecek altı atlı, iki doktor, dört cerrah, bir saatçi, bir perukçu, aşçılar, kahyâlar, şarap taşıyıcılar, banyo hizmetçileri, sadece odamdaki çarşaf ve elbiselerle ilgilenerek bana hizmet eden on dört kadın, konuşmak, yürümek ve kağıt oynamak için her zaman hazır olan on iki aristokrat nedime var! dairemin bu kadar büyük olmasına şaşırmamalı! Başka türlü herkes nasıl sığardı ki?
Sayfa 137Kitabı okudu
Reklam
129 öğeden 151 ile 129 arasındakiler gösteriliyor.