Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Annem babamın gazozhanede şerbet yaparken kullandığı şeker çuvallarından iç çamaşırı diktirmiş. Neşeyle giyiniyorum. İyi güzel ama, biraz sert ve hafif kaşıntı yapıyor sanki. Sorun değil. Yalnız, külotun hemen arka tarafında Kayseri Şeker Fabrikası'nın mührü var. Olduğu gibi duruyor. Yıkamakla çıkmamış demek ki. Bir şey demiyorum anneme. Öyle mutlu ki. Mühür orda duruyor ama. Beden eğitimi derslerinde eşofman giymek için sınıfta soyunurken ne yapacağım?
:D
“Onlar ne anne?” “Fanila, külot oğlum. Sabiha halana diktirdim, hadi bi giy.” Sabiha halam Kız Meslek mezunu. Eli çok yatkındır. Annem, babamın gazozhanede şerbet yaparken kullandığı şeker çuvallarından iç çamaşırı diktirmiş. Neşeyle giyiniyorum. İyi güzel ama, biraz sert ve hafif kaşıntı yapıyor sanki. Sorun değil. Yalnız, külotun hemen arka tarafında Kayseri Şeker Fabrikası’nın mührü var. Olduğu gibi duruyor. Yıkamakla çıkmamış demek ki. Bir şey demiyorum anneme. Öyle mutlu ki. Mühür orda duruyor ama. Beden eğitimi derslerinde eşofman giymek için sınıfta soyunurken ne yapacağım? Annemin çuvaldan yaptırdığı, arkası şeker fabrikası mühürlü külotlar yüzünden, beden eğitimi derslerinde birkaç yıl tuvalette giyinip soyunuyorum...
Reklam
"Kumru?" Hayretler içinde karşımdaki görüntüye bakıyordum. Uraz altına bir eşofman geçirmiş elindeki havluyla saçlarını kuruluyordu ve üzerinde eşofman altı dışında bir şey yoktu. Evet, yoktu. "Bu halde benim odamda ne işin var?" diye sordum şok içinde. Ellerimle gözlerimi kapattığımda olan bitene gerçekten anlam veremiyordum. "Burası benim odam.'' dedi sessizce.
Kahvaltı masası, alışık olduğumun aksine bomboştu.Etraf düzenliydi, televizyon dışında bir ses duyulmuyordu.Sorun bunlar değildi.Beni asıl şaşırtan şey, babamın rahat kıyafetlerle salonda oturuyor olmasıydı.Daha önce takım elbise dışında hiçbir şeyin içinde görmediğim babam, siyah bir eşofman altı ve beyaz bir tişörtle ayaklarını orta sehpaya uzatmış, televizyon izliyordu. Gayri ihtiyari, "Baba?" diye mınldandım. Hasta mıydı? Hiç hasta görünmüyordu. Üstelik yatak döşek olmadığı sürece hasta olsa da çalışırdı.Bana bakmadan, "Günaydın," dedi ilgisiz bir sesle. Başka hiçbir şey söylemedi, kıpırdamadı bile. Şoke olmuş bir şekilde, ne diyeceğimi bilemeyerek yanına gittim. Elleri kucağında, kumanda koltuğunun kenarındaydı. Televizyona baktım, bir izdivaç programı izliyordu.Başımı çevirmemle tekrar televizyona bakmam bir oldu. Babam bir izdivaç programı izliyordu
şu an üstümde sarı simlerle işlenmiş lacivert kadife eşofman olmasından son derece memnun olmama karşılık bütün bunları ve başka birçok şeyi bırakıp çiçekli ince elbiselerle kafamda hasır üçgen bir şapkayla sulak pirinç tarlalarında seninle yan yana dolaşamayacağımızı bilmek ne kötü...
Sayfa 323 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Echauffement ise aslında sporcuların yaptığı ısınma hareketlerine verilen ad. Isınma hareketlerinden sonra vücudu sıcak tutmak amacıyla giyilen giysilere de eşofman adı veriliyor.  
Reklam
Her afet geride sadece acı bırakmaz. Tecrübe de bırakır kalanlara. Bu depremden o kadar çok şey öğrendim ki... Artık insanlara, "Yatarken gri eşofman giymeyin," diyorum. "Neden?" diye soruyorlar. Eğer cenazenizin parçalanmamasını istiyorsanız renkli eşofman giyip yatın. Çünkü ölünce beton renginde oluyorsunuz.
Sayfa 153
Türkiye'nin eşofman sevgisi
Hiçbir giysi bu kadar rahat ve çok amaçlı olmadı. Hiçbir giysi bir milletin genlerine bu kadar iyi uyum sağlamadı . Ve hiçbir giysi beni benden bu kadar almadı .
Sayfa 11
"Bana her zaman iyi görünüyorsun. Kapatıcı olsun, olmasın. Süslü elbise, Harvey'in eşofman üstü. Düz saçlı ve bu her neyse. Hiç önemi yok. Sen sensin."
buzdolabındaki yarım elmanın aziz hatırasına hürmetle yan sokaktaki bakkaldan on iki liralık evin şarabı aldım sevdiği kadından haber alamayan her adamın kapı önünde topuklarıyla arkalarına basmaktan ezilmiş bir kundurası ve kadim dostu dizleri çıkmış cebinde tuzlu fıstık unutulmuş don lastiği eprimiş yeşil bir eşofman altı vardır esvabım budur deyip göğü kokladım kömür isini, çamuru sertleşmiş tekerlek izlerini çektim içime
Sayfa 24 - mayıs yayınlarıKitabı okudu
Reklam
"gerçek şu ki, ahlaktan önce sevgiyi bulmalı insan. yoksa ikisi de yok olup gidiyor." rıfat, albert camus'nün bu sözünü okuduktan sonra gidip sebzeleri susuz pişiren bir tencere, yüksek emiş gücüne sahip bir elektrikli süpürge, güneş lekelerine iyi geldiği söylenen bir krem, penye bir eşofman takımı, bahçe mobilyası seti, ofis sandalyesi, seramik saksı, ankastre sıvı sabunluk, anti-bakteriyel halı, hasır çamaşır sepeti, kanepe kılıfı, servis kasesi, gizli rezistanslı su ısıtıcı, televizyon askı aparatı, katı meyve sıkacağı ve bir süreliğine insan olduğunu, camus'nün dile getirdiği hakikat ile sarsılmış bir rıfat olduğunu unutturacak başka şeyler satın aldı.
Telefonumu bırakıp kahve bardağıma uzandığım sırada spor odasının kapısı açıldı ve Mikhail dışarı çıktı. Çenemin yere çarpmasını önlemek için acayip bir kontrol gerekti. Dün takım elbise giyiyordu ama üzerinde ceket varken bile, onun altında epey iyi kasları olduğunu fark etmiştim. Şimdiyse eşofman altı ve geniş omuzları ile kaslı kollarının üzerinden gerilen uzun kollu bir üst giyiyordu. Adam tam bir dinamoydu.
mühür
Sabiha halam Kız Meslek mezunu. Eli çok yatkındır. Annem, babamın gazozhanede şerbet yaparken kullandığı şeker çuvallarından iç çamaşırı diktirmiş. Neşeyle giyiniyorum. İyi güzel ama, biraz sert ve hafif kaşıntı yapıyor sanki. Sorun değil. Yalnız, külotun hemen arka tarafında Kayseri Şeker Fabrikası'nın mührü var. Olduğu gibi duruyor. Yıkamakla çıkmamış demek ki. Bir şey demiyorum anneme. Öyle mutlu ki. Mühür orda duruyor ama. Beden eğitimi derslerinde eşofman giymek için sınıfta soyunurken ne yapacağım? Annemin çuvaldan yaptırdığı, arkası şeker fabrikası mühürlü külotlar yüzünden, beden eğitimi derslerinde birkaç yıl tuvalette giyinip soyunuyorum...
Sayfa 54 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Eşofman takımları 197ü'lerde koşu yapmanın yeni modası olarak anılan, görece elit tipte bir elbiseydi... artık değil.
243 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.