Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Ne olur beni bu kadar kolay anlamayın! Biraz düşünün, siyah beyaz algılayıp üzerime etiketler yapıştırarak birtakım çekmecelere kilitlemeyin beni."
İnsanı sevmekle başlar her şey. Öyle bir memlekette yaşıyoruz ki, birbirimize etiketler vurmaya başlıyoruz. İnsanları yaptıkları işleri, giyimleri, konuşma tarzları / otobüste oturmaları ile yargılamak, bu ülke insanının en büyük ahmaklığı. Başkalarının saçmalıkları ve eksikliklerinden tiksinerek sanırım kendimize ifade edemediğimiz aptallıkları örtüyoruz. İç huzur çok önemlidir. İnsanın içi huzuru yakalaması için, bu hayatı hem kendisiyle hem çevresiyle yaşamayı bilmesi gereklidir.
Sayfa 64 - Okuyanus 2. baskıKitabı okudu
Reklam
Herkes her şeyi etiketler ve ilişkileri etiketler üzerinden yürütürüz.
Sayfa 85
"Etiketler, insanlar arasında mesafe koyan şeylerdir."
Sen sözcüklerin nesnelere iliştirilen etiketler olduklarını bilmiyorsun galiba, sözcükler nesne değildirler, nesnelerin gerçekte nasıl olduklarını, hatta gerçekte nasıl adlandırıldıklarını bile hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz, çünkü onlara verdiğimiz isimler, adı üstünde onlara verdiğimiz isimlerdir yalnızca.
Reklam
1000Kitap
İyi geceler sevgili okurlar. Bu iletide de görüleceği üzere etiketleme sistemimiz aktif edilmiştir. Öncelikle belirtmek isteriz ki, etiketleme sistemi şu anda deneme aşamasında olup sadece alıntılar ve iletiler için aktif edilmiştir. Eksiklerini tamamlayıp, mobil uyumu da sağladıktan sonra kademeli olarak kitap incelemeleri, kitaplar, yazarlar, haberler ve okurlar için de sistemi aktif edeceğiz. Etiketlemenin mantığı içeriğe dair konudur. Bir alıntı, ileti paylaştığınız zaman bunun konusu ile ilgili en fazla 50 karakterden oluşan altı etiket girebilirsiniz. 1k'nın sol menüsüne Etiketler diye bir bölüm koyduk. 'bugün' sekmesi güncel içerikleri, 'gündem' sekmesi ise son 48 saatte en çok kullanılan etiketleri gösterir. Konu hakkında daha açıklayıcı iletiler de yazacağız. Mevcut durumda aklınıza takılan bir soru varsa bu ileti altından sorabilirsiniz. Yeni özelliğimiz hayırlı, uğurlu olsun. :)
1000Kitap
1000Kitap
ekibi
Tolstoy
İnceleme-araştırma ve deneyim olmaksızın, yalnız akılcı kıyasla gerçeğe ulaşmanın olanaksız olduğuna ben de eminim. Böyle bir yol, insanı hataya götürür. Ancak, evrenin bütün sırlarını deneyle çözmeye çalışmak ve bu deneylerde apaçık ve temele ilişkin şeyleri terk ederek sınırlı ve uydurma şeylere dayanmak ve inceleme sonucunu da birden fazla anlam içerebilen çapraşık sözcüklerle anlatmaya kalkışmak, daha da hatalı bir yol değil midir? Bir eczanede ecza şişelerinin üzerindeki etiketler o şişenin içindekilerini dile getirmeyip gelişigüzel yapıştırılmış olursa, o eczacı ne kadar hünerli olursa olsun, çok büyük hatalara yol açması kaçınılmazdır.
Sayfa 16 - Akvaryum Yayınevi
1000Kitap
Kendi adıma küçük bir öneri: "Etiketleme" olayını sanırım hepimiz sevdik ve sıkça kullanmaktayız. Ancak etiketleme yaparken etiketleyeceğimiz kelimeyi yazarken, yazma esnasında mevcut etiketler sistem tarafından önerilmekte. Dolayısıyla yeni kategori yaratmak yerine öncelikle mevcut etiketler kullanılsa, tam karşılamadığı durumda yeni kategori yaratılsa iletilerimizin kategorileşmesi daha doğru ve kullanışlı yapılmış olacaktır. Ancak tabi ki takdir sizin... Saygılar :)
Zülfü Livaneli
Ne olur beni bu kadar kolay anlamayın! Biraz düşünün, siyah beyaz algılayıp üzerime etiketler yapıştırarak birtakım çekmecelere kilitlemeyin beni.. |Zülfü Livaneli - Sevdalım Hayat
Reklam
Sevgi
Her şey bizi olgunlaşmaktan alakoyan yapışık ve donuk bir sistemden süzülerek oluşur. Bizler " O bir komünisttir! " gibi laflar ederiz. Pof! Sonra adamla ilgimizi keser , onun hakkındaki sözleri dinlemeyiz bile... Etiketler , etiketler , etiketler.
Sayfa 29 - Bengü YayıneviKitabı okudu
Bu dünyada becerikliler,her zaman beceriksizlerin zararına yaşarlar.Umumi geçim, ortaya saçılmış bir harmandı. Bütün alem bu çöplükte eşinir. Kimin gagası , pençesi kuvvetliyse , ötekileri didip kakarak kursağını doldurur. En azılı canavardan, en mini mini kuşlara kadar bütün hayvanlar arasında görülen bu geçim yolu hala insanlar arasında da geçerlidir. Fakat medeniyet onu öyle merasim , öyle kanunlar , öyle adetler ,nezaketler, etiketler yaldızlar ile süslemiştir ki değirmenin suyu nerelerden alıp nerelere dağıttığını anlamak zordur.
Sayfa 218 - EverestKitabı okudu
Unilever Hindistan’da yeni bir şampuan çıkarmaya hazırlandığı sırada, canı sıkılan muzır işçinin biri etiketin üzerine, nereden aklına estiyse, tutar X9 Faktörü içermektedir diye yazar. Bu son dakika ilavesi Unilever’in gözünden kaçar ve kısa sürede etiketinde bu ibareyi taşıyan milyonlarca şampuan şişesi mağazalara sevk edilir. Onca şampuanı toplamak çok pahalıya mal olacağından, Unilever işi oluruna bırakır. Altı ay kadar sonra mağazalardaki şampuan tükenince şirket “X9 Faktörü” ibaresinin yer almadığı yeni etiketler bastırır. Fakat çok geçmeden müşterilerden öfke dolu e-postalar yağmaya başlar. Müşterilerin hiçbirinin X9 Faktörü’nün ne olduğu konusunda bir fikri yoktur, ama Unilever’in bu özelliği kaldırmaya cüret etmesi onları kızdırmıştır. Aslında insanların çoğu şampuanın artık işe yaramadığını, saçlarının parlaklığını yitirdiğini iddia etmektedir ve bunun suçunu müstesna X9 Faktörü’nün çıkarılmasında bulmaktadır. Bu olay, bir marka ne kadar gizem ve entrika barındırırsa, bizlere o kadar çekici geldiğini gösteriyor.
Varolma Mücadelesi
Bedenime dayatılan eylem tasalarıyla sokağa saçılıyorum. Yolların, yapıların ve mekânların bir uzantısı oluveriyorum. Gitmem gereken yerler, yapmam gereken şeyler var... Her hareketimde biraz daha parçalanıyor, yeryüzüne yayılıyorum büsbütün. Zaman ilerledikçe, dışarıda kaldığım süre uzadıkça, kendimi toparlamam, yeniden bir araya gelmem giderek imkânız hâle geliyor. Yekpare bir çokluğa dönüşen insanlar bir zorunluluk kipinde karşıma dikiliyor ve bir şeyler bekliyorlar benden ve herkesten. Onlar bekledikçe yaşadığım parçalanma giderek derinleşiyor ve zamanla kökleşerek katı bir bütün hâlini alıyor. Beklemediğim bir anda olabilecek her şeyi beklemeliyim. Bir zorunluluk olarak bulunabileceğim her yerde üzerime yapıştırılan etiketler bana olmam gereken şeyi söylüyorlar. Hayır! Beklemediğim bir an olmayacak! Olgusal olarak insanın bir parçasını olan ben, tanrılarla yarışabilecek bir varolma eylemi içerisinde bulunabilmeliyim. Böylelikle her an her yerde daima tetikte olacağım ve üzerime düşeni yapacağım. Bu benim çokluğu yaşama biçimim olacaktır; ve kendimi var edememe biçimim aynı zamanda...
Sayfa 70 - Bir Çokluk Olarak Ölümün PortresiKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.