516 syf.
·
Not rated
1975 yılına gidiyor, iş adamı Kemal’in, yoksul Füsun ile yaşadığı sıradışı aşka ve dönemin toplumsal olaylarına, ailelerin gündelik hayatlarına tanık oluyoruz romanda.
Kitap, aşk hikayesi ile başlayıp, Kemal’in Füsun’la ilgili eşyaları yıllar boyunca biriktirerek oluşturduğu müzenin hikayesine dönüşüyor.
Okurken beni sıkça çileden çıkartan, ömür
Freud’a başlamak için mutlaka okunmalı. Özellikle ruh sağlığı alanı dışındakiler bu kitabı okumadan Freud’u kolay kolay anlayamaz diyebilirim.
Kitaptaki “Kişi hayatında, içindeki çatışmaları birbiriyle uyumlu hale getirmenin sayısız yolunu öğrenir.“ cümleyi etkileyici buldum.
Okuyacaksanız öykü, Sait Faik'ten başlanmalı
Ülkemizin yetiştirmiş olduğu belki de ön önemli hikayecisi Sait Faik'tir. Sait Faik hikayeleri ile bu kitapla tanışmıştım yıllar önce. Duru, sade ve etkileyici bir anlatımı var yazarımızın, hikayeleri olaydan çok bir durum üzerine yoğunlaşır. Zaten durum hikayesinin en önemli yerli temsilcisidir kendisi. Sait Faik, tamamen gündelik yaşantıdan bahseder. Hikayelerinde giriş-gelişme-sonuç olmaz. Yazar, tamamen doğal yazmıştır ve okuyucu da kendisini bu doğal ortama bırakır. Bu tespitler zaten durum-kesit hikayesinin belirgin özellikleridir. Bir öyküsünden pasaj paylaşıyorum: 'Dünya değişiyor dostlarım. Günün birinde gökyüzünde güz mevsiminde artık esmer lekeler göremeyeceksiniz. Günün birinde yol kenarlarında toprak anamızın koyu yeşil saçlarını da göremeyeceksiniz. Bizim için değil ama çocuklar sizin için kötü olacak. Biz kuşları ve yeşillikleri çok gördük. Sizin için kötü olacak. Benden hikayesi.
Etkileyici bir romandı, açık.. Kahramanımız Mersault, vurdumduymaz bir adam. Kendini herkesten soyutlamış, her şeyi olağan ve sıradan kabul eden bir karakter. “Bugün annem öldü. Belki de dün, bilmiyorum.” kitabın giriş cümlesi.. Bilirsiniz giriş cümleleri çok şey anlatır. Kısa bir kitap olmasına rağmen bir çırpıda bitirmek yerine uzun uzun düşünerek okudum. Çok değerli satır araları olduğunu düşünüyorum. Yazarın okuduğum ilk kitabı oldu Yabancı, 1942’de yayımlanmış ve akabinde Sisifos Söyleni isimli denemesini yazmış Camus. Birbirini tamamladıkları için bir sonraki kitabım bu denemesi olacak. İkisi de varoluşçu izler taşıyan “saçma” felsefesini geliştirdiği eserleri olmuş. Ben kendisini sevdim, sizlerin de seveceğini umuyorum.
208 syf.
9/10 puan verdi
"Ya daha sağlıklı bir evlilik ya da boşanma"
Kadının Görünmeyen Emeği;
Bu kitabın içinde 1970'li yıllarda feminist düşünce hareketini besleyen dört makalenin çevirisi yer almaktadır. "Kadının Görünmeyen Emeği" ifadesi Türkçe literatüründe bu çeviriden sonra yer almaya başlamıştır. Bu yüzden bu kitap ve bu kitabı hazırlayan iki kadın yazar önemlidir. Bunlar:
• Gülnur Acar
VE AŞKTAN OLACAK ÖLÜMÜM
Kitabın ismiyle mest oluyorsunuz.
Giriş kısmında Pablo Neruda'nın şiir, dil, özgünlük üzerine düşüncelerini okuyorsunuz.
Başlangıçta şairin hayatı hakkında kısa bilgi verilmiştir. Son kısımda ise kronolojik sırayla Neruda'nın hayatını detaylı olarak bulabiliyorsunuz.
"...ölüm bir tek bana yazılmış bu
