Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
#okudumbitti #kitapyorum #ortakokuma
#heraybirklasikokuyoruz #ANNAKARENİNA
#TOLSTOY
Öncelikle ortak okumaya eşlik eden herkese çok teşekkür ediyorum
Kitap öyle etkileyici bir cümle ile başlıyor ki,yazar daha ilk cümle de okuyucuyu kitabın içine rahatlıkla çekiyor.
☘☘☘"Mutlu aileler hep birbirine benzer. Mutsuz ailelerinse, her biri
'Hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum.' diyor yazar etkileyici giriş cümlesi ile.
Orhan Pamuk’un gerçek bir hikayeymiş gibi kaleme aldığı birde üstüne müzesinin varlığı ile gerçekliğini sorgulattığı eser;
aşk romanlarının oldum olası bana yavan gelen o tadından bir tık sıyrılmış gibi. Yine de aşk romanlarının duygu konusunda eksik kaldıklarını düşünürüm hep çünkü aşk o kadar güçlü bir duygudur ki
en olmazı oldurtur doğruları yanlışları sorgulatır!!! Bundan ötürüdür ki üstüne kuracağımız her cümle bir tık eksik kalmış gibi gelir bana.
Bella, annesinin yeni eşi Phill'in işi nedeniyle sık seyahat etmesinden dolayı Phoenix'ten babasının şefliğini yaptığı ve kendine karakter olarak çok ters olan Forks'e tanışır.
Okulun ilk babasının ona hediye ettiği kamyonet ile okula gürültülü bir giriş yapar. Bella tüm öğrencilerin ilgi odağı olur. Ve tabiki Bella da kantinde bir grup arkadaşıyla otururken Cullen ailesine ve içlerinden Edward Cullen'a ilgi odağını yönlendirir. Ve serüvenimiz bir biyoloji dersinde Bella'nın Edward'ın yanında oturması ile başlar lakin Edward Bella'ya karşı çok da sıcak kanlı değildir. Olabildiğince uzak durur. Ve zaten birkaç gün boyunca okulda da görünmez. Tabi daha sonraki gelişinde Bella ile yakınlaşır. Okul bahçesinde Bella'ya çarpmaya olan bir arabayı olağanüstü bir güç ile durdurunca Bella bir şeylerin çok farklı olduğunu anlar ve bu işin peşini bırakmaz. Bu süreçte ikilinin ilişkisi çok karmaşık bir hal alır. Bir yakınlaşma bir uzaklaşma. Daha sonra filme de daha çarpıcı ama kitapta o kadar da heyecan verici olmayan bir şekilde Bella Edward'ın vampir olduğunu öğrenir. Şöyleli kitapta pek etkileyici olmayan şeyler filmde daha etkileyici. Kitapta Jacob Black daha geride kalmış gibi. Ama kitapta Bella'nın tüm o içten saflığıyla aşık olmasını daha iyi kavrıyorsunuz.
Cullen ailesi ile daha iyi tanıştım ve Roselie dışında herkesi çok sevdim. Tabi Jasper ailenin en yeni üyesi olmasından ötürü biraz daha ayrı dursa da Alice onu çok iyi tamamlıyordu.
Etkileyici bir kitap
Öncelikle bu kitabın yazarın ilk eseri olması gerçekten çok ilginç; farklı hikâyelerde farklı üsluplar kullanması, karakterleri ve karakterlerin birbiriyle olan ilişkilerini ilmek ilmek dokuması yeni bir yazardan beklenmeyecek kadar iyi. Hikayenin sürükleyiciliği ve nereye bağlanacağını sürekli merak ettirmesi de cabası oluyor.
Ben giriş ve gelişme kısımlarını bayıla bayıla okurken bana göre tek eksisi sonuç kısmıydı. Son sayfalara gelince yazarın sanki konuyu hızlıca bağladığını hissettim. Sonu çok hızlı geldi ve bir anda bitti bence hikaye. Giriş ve gelişme kısımlarında olaylar uzun uzun güzel bir dille anlatılırken, son sayfalarda çok hızlı bir biçimde anlatılmış.
Genel anlamda giriş ve gelişme kısmında özellikle bende yarattığı sarsıcı etkiyi uzun bir süre üzerimden atamayacağım.
103 syf.
9/10 puan verdi
"Birer kanlı gömlekti günler
yılan dilli bir yangındı tenimizde
sanki nesimi'ydik derimizi yüzüyorlardı
ama biz hep aynı coşkuyla
yineliyorduk sevdamızı
'yaşasın halklar kahrolsun faşizm!'
Ve tarih
o bilge tavrıyla
yaşanan günlere
'yangın yılları' diye sayfa açıyordu"
Etkileyici bir giriş yapan Ahmet Telli'nin 'Yangın Yılları'
Okuduğum ikinci kitabı Gülseren Budayıcıoğlu'nun. Birinci Madalyonun içi kitabını okumuş çok beğenmiş hemen ikincisine başlamıştım ve nihayet bana bir çok yönden olumlu katkılarını hissederek bitirdim. Yine çok şey öğrendim ve kendimle yüzleştim. Her okuyan kendi yaşına, yaşam şartlarının farklı olmasına ve başka bir çok sebeple farklı farklı
Kitap,
İnsanın Kendisi ile İlişkisini,
İnsan- Allah İlişkisini,
İnsan-Evren İlişkisini,
İnsan-İnsan İlişkisi ,
İnsan ilişkilerinden on altın kural ve son olarak Kur'an'ı Kerim'den kıssalardan bahsetmiştir.
Her başlığın konusu , anlatım biçimi, ayetler ve hadisler ile desteklenmesi muazzamdı. Başlangıç olarak insanın benliğini sorgulaması , kendine kim olduğunu sorması, giriş için hem çok uygun hem de çok etkileyiciydi . İnsanın her şey ile olan ilişkisini öğrenmek için işte tam olarak bu kitabı okunması gerekiyor. Eksiksiz ve etkileyici...
"Onun iki masalı vardı. Biri kendisinindi ve başka kimse bilmezdi. Ötekini ise dedesi anlatmıştı ona. Sonra ikisi de yok olup gitti. Şimdi biz bunlardan söz edeceğiz."
Bazı kitapları beğeneceğimizi daha giriş paragrafını okurken anlarız ya Beyaz Gemi onlardan biri. Cengiz Aytmatov'dan ilk kitabım. Isık Göl'ün yakınında şehre uzak bir
