Belki de bu hafta sonu şalterleri indirerek hem kendimize hem de çocuklarımıza çok güzel bir deneyim yaşatabiliriz.
Karan, ekranlarla kendisine ördüğü dünyada inanılmaz mutlu!
Oynadığı oyunlarda çok başarılı!
Asla canı sıkılmıyor. Çünkü TV, tablet, telefon ve bilgisayar gibi bir çok alternatif hep elinin altında. Kurduğu bu dünyada bir çok
İyi Yaşa Sağlıklı Ol serisinden okuduğum ikinci kitap "Cesur Ol" ile karşınızdayım.
Kitap boyunca yol arkadaşımız olacak canavarımızın adı bu kez Deniz.
Kitap, çekingenliğin üstesinden gelme becerisini bir çok etkinlik ve güzel fikirlerle sağlıyor.
Önce çekingen seni tanıyor, sonra cesur olduğun anları anımsamanı ve kendini fark etmeni sağlıyor. Bir yandan çekingenlik nedir bunu anlatırken, diğer yandan da sana göre cesaret gerektiren şeyleri konuşup, çekingenliğin hayatı nasıl etkilediğine dair kendinden örnekler vermeni sağlayarak içeriği tamamen sen odaklı hale getiriyor.
Böylece kitap, sen üzerinden yaptığı etkinliklerle kendinin tam anlamıyla farkına varmanı sağlıyor. Bazı etkinlikler ise günlere yayılarak kendini gözlemlemeni sağlayan türden.
Baktığımda gerçekten insan psikojisini adım adım çözümlüyor.
Nefes egzersizleri, motivasyon kelimeleri, negatifi pozitife çevirme becerisi, bedenine iyi bakmanın yolları ve zihne faydaları, başa çıkabilme yolları gibi bir çok öğreti ile de terapinin devamlılığını sağlamayı amaçlıyor.
Arkadaşlarım kitapların yaşı yok, tıpkı bu kitap gibi. Benim bile okurken kazanımlarım oldu. Ben yaşta etkisi böyleyken 7-11 yaş arası çocuklar için müthiş bir yardımcı olacağına eminim.
Kendin Ol 'da ki gibi içeriğinde Ebeveynler ve Bakım Verenler İçin de bir rehber ve ebeveyn ile çocuklar için okuma önerileri var.
Okuyun, okutun ve çocukların ulaşabileceği bir yere koyun.
Belki öğretmenler için de keyifli bir etkinlik önerisi olabilir.
Görselleri ve içeriği ile çocuklar için keyifli bir dönem kitabı ile geldim.
Büyüme ile birlikte gelen değişikliklerin farkındalığını geliştirmek, sabretmeyi öğrenmek, zaman kavramını pekiştirmek, biraz çözüm odaklı düşenmeyi sağlamak, kendilerini sevmelerine ve en güzeli duygularını sorgulamalarına yardımcı olmak adına çok beğendiğim bir kitap oldu.
Özellikle Tuna'nın yaklaşan bir dönemi olduğu için bu sıralar kesinlikle sık okuyacağımız kitaplardan. Kitabı çocuklara okurken yetişkinlerin de anılarını hatırlayıp, güzel sohbetlerin yaşanacağı, keyifli okuma saatleri olacağına eminim.
Kahramanımız Maya bir sabah uyandığında süt dişi düşmüştür. Kendini oldukça tuhaf hisseder ve eksik olarak gördüğü görüntüsünü kamufle etmek için türlü yollar dener. Ancak atladığı detaylar vardır ve öğretmeni durumu fark ettiğinde önce Maya ile konuşur. Ardından güzel bir yol bulunur ve harika bir anı bırakabilecekleri #eksikdişlilerkulübü kurulur.
Maya için endişe dolu gün, heyecanlı ve anı dolu anları yaşayacağı günlere evrilmeye başlamıştır.
Seda Akipek kaleminden çıkan ve @umi.mae 'nin resimlediği kitabın anlatımı çok samimi ve her çocuğun seveceğine eminim.
Belki öğretmenler için de keyifli bir etkinlik önerisi olabilir.
İranlı düşünür Ali Şeriati'nin üzerinde durduğu 'insanın dört zindanı' yani onu baskısı altına alan, özgürlüğünü kısıtlayan ve düşünce biçimini belirleyen dört zorlayıcı güç vardır. Bunlar doğanın zorlayıcı gücü olan naturalizm, tarihin zorlayıcı gücü olan historizm, toplumun zorlayıcı gücü olan sosyalizm (sosyalizm değil) ve insanın kendisidir. Yani doğa, tarih, toplum ve benlik insanın etkinlik ve özgürlüğünü, pasiflik ve tutsaklığa çevirmektedir. İnsan bu dört zindandan kurtularak özgür düşünceye erebilecektir ancak bu mümkün gözükmemektedir.
Bilim eksiksiz başarısı içinde insanın kendinden uzaklaşması işlemini tamamlamış ve bilim adamı kişiliğinde tüm yaşamın gerçek düzene indirgenmesini gerçekleştirmiştir. Böylece bilgi ve etkinlik, aynı anda birbirine bağımlı olmadan gelişerek tamamlanmış gerçek bir dünyanın ve bir insanın gerçekleştirilmesini başarmışlardır. Bu dünyanın ve bu insanın karşısında içten düzen ancak uzatılmış kem küm etmelerle temsil edilebilmiştir. Bu kem küm etmeler, genel olarakbgerçeklik ilkesine karşı içtenlik ilkesini koyma özelliğine sahip olmaları nedeniyle hala eşi az bulunur bir gücü ellerinde tutmaktadırlar, ama onları benimseyen iyi niyet her zaman düş kırıklığının izini taşımaktadır. Bu sesler ne kadar cansız! Kayışları insanı, gerçeğin net ifadesi önünde savunmasız bırakıyorlar! Otorite ve gerçeklik, tamamen, şeyin, üretimin ve üretilen şeyin bilincinin yanındadır. Kalan her şey yalandır ve karışıklıktır.