Artık Kabil'deki hiç kimseye güvenemezdiniz; belli bir ücret ya da gözdağı karşılığında herkes birbirini satmaya hazırdı;kardeş kardeşi, hizmetçi efendisini, arkadaş arkadaşı. Ahmet Zahiri on üçüncü yaş gününde akordeon çalan sanatçıyı düşündüm. Bazı arkadaşları ile bir araba gezintisine çıkmış,daha sonra ensesinden kurşunlanmış cesedi yol kıyısında bulunmuştu. Refik'ler, yoldaşlar her yerdeydi. Kabil'i iki gruba ayırmışlardı: dinlenenler ve dinlenmeyenler. İşin en kurnazca kısmı da, kimin hangi tarafta olduğunu kimsenin bilmemesiydi. Bir elbise provası sırasında, terziye rastgele söylenen bir şey, gelişigüzel bir yorum, sizi doğruca Poleh-çarki zindanlarına götürebilirdi. Et alırken kasaba sıkıyönetimden yakınan biri kendini bir anda parmaklıkların ardında, bir Kalaşnikov'un namlusuna bakarken bulabilirdi. Bir akşam yemeğinde, evinizin mahremiyetinde bile ölçüp biçerek konuşmak zorundaydınız; refik'ler sınıflara kadar girmişti; çocuklara ana-babalarını ispiyonlamayı, neleri duyup kimlere aktarmaları gerektiğini öğretiyorlardı.
Sayfa 116Kitabı okudu
Hikmet Kıvılcımlı'nın tarihi Eyüp Sultan konuşması 06.01.2013 16:59 Hikmet Kıvılcımlı'nın tarihi Eyüp Sultan konuşması Türkiye'de Sosyalizm'in en büyük savunucularından Hikmet Kıvılcımlı'nın Eyüp Sultan'da yaptığı tarihi konuşma. TIMETURK / Haber Merkezi Muhterem Vatandaşlarım! Sevgili İşçi kardeşlerim!Bugün, Müslüman
Sayfa 1 - derleniş yayınlarıKitabı okudu
Reklam
328 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
2000'li yılların başında sinema dünyasını kasıp kavuran bir film vardı hatırlar mısınız? İsmini vermek için acele etmeyeceğim çünkü sizi temin ederim ki hatırlamak zor olmayacak. Film; oyuncuları, aksiyon sahneleri, efektleri, müzikleri ile sinemaseverlerin hayranlığını kazanmış ve sinemada yeni bir çığır açmıştı. Ama hepsinden önemlisi neydi
Ekmek Yoksa Abur Cubur Yesinler
Ekmek Yoksa Abur Cubur YesinlerRobert Albritton · Otonom Yayıncılık · 20168 okunma
Bir Yudum Kitap
Yüreğimizde bazı hakikatler vardır ve onları yok saymak pek mümkün değildir. Hakikatle kavga etmek yerine tanışmak gerek. Grangé, Leyleklerin Uçuşu'nda "İnsanın hiç unutamadığı gerçekler var Louis." der ve ekler: "Mezar taşının mermerine kazınmış gibi, kalplerimize kazınan gerçekler." Ah şu gerçekler, . Bizi delirtecek!
320 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
'Ekonomik tetikçiler (ET'ler) yerküre üzerindeki ülkeleri trilyonlarca dolar dolandıran yüksek ücretli profesyonellerdir. Dünya Bankası, ABD Uluslar arası Kalkınma Ajansı ve diğer yabancı "yardım" kuruluşlarından büyük şirketlerin kasalarına ve gezegenimizin tabii kaynaklarını kontrol eden birkaç varlıklı ailenin ceplerine para
Bir Ekonomik Tetikçinin İtirafları
Bir Ekonomik Tetikçinin İtiraflarıJohn Perkins · April Yayıncılık · 20043,274 okunma
Trobadour ve Trovere'ler
"12. ve 13.yy.da fransa’da yaşamış lirik şairler ve şair müzisyenlerin genel isimleri. bu şair ve müzisyenler almanyada minnesanger ve meistersanger, fransa’da jongleur ve menestrel gibi adlar da alırlar. troubadourlar fransa’nın güneyinde yaşamış ve provencal dilinde (langue d’oc) eserler yaratmışlardır. trovereler ise fransa’nın kuzeyinde
Reklam
ÇARŞI PAZAR gün batarken üst üste kentler. bağdat bir çarşı, gazze pazar. halepte bir kasap dükkanı. londrada sherlockun 4. sezonunu çekiyorlar. İstanbulda akşamın etekleri zil çalıyor. bosnada iki lafın belini kırıyor ihtiyarlar. Sahi, insan günde kaç litre kan içiyor? gün batarken üst üste kentler. ankarada bir parfümeri. ölüm kokusu da para etmiyor. dün pazara giderken gördüm, kafası olmayanlar için kelle satıyorlar. eskici yine eskileri bağırıyor. bakıyorum hep aynı parçalar: 'insanlık ölmüş'ler, 'bir şey yapalım'lar... kimsenin ihtiyacı yok yetimler için kıyama. kumbaramda umutsuzluk birikiyor. sanırım yeni bir şey alacağım. gözlüklerimi 7 renkli yapacağım. belki de artık koşmalıyım, gidip kusmalıyım, kendime tokat atmalıyım. gün batarken üst üste kentler. ankaranın sakinliğini bozmuyor hiçbir bomba. başımıza yıkılan evlerde temizlik yapıyor kadınlar. halep sokaklarından kırmızı et seçiyor babalar. ölü çocuklara aldırmadan parkta kayıyor oğlum. iyisi mi diyorum, kalkıp toz alayım. nasılsa bir mazeret buluruz vicdanımıza.
MUSTAFA KEMAL'LER ...
" İki Mustafa Kemal vardır : Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal... İkinci Mustafa Kemal, onu ben kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil,bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum.Benim teşebbüslerim , onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur ! "
653 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.