Mezarlık Kitapları (Bir Öykü Denemesi)
Hızlı hızlı yürüyor bir taraftan da adres arar gibi etrafına bakıyordu kadın. Siyah saçları, siyah paltosu, siyah çizmeleri ile dikkat çekici bir güzelliği vardı. Alımlı yürüyüşü bulunduğu yere hiç uymuyordu, burada daha çok acıdan omuzları düşmüş insanlara rastlanırdı. O acısını çekmiş yasını tutmuştu, şimdi daha çok vereceği hediyenin heyecanını
Etrafına bir bakar mısın?
Minyonlarca insan var ve hepsinin imtihanı farklı.
Kimi evladını, kimin malını, kimi sağlığını kaybeder.
Kimi evlat sahibi olamayan ve sayamayacağım kadar herkesin bir sıkıntısı var.
Dışarıdan bakarsak etrafa herkes mutlu ama kime dokunsak, kime bir el uzatsak saracak çok yaralar var.
Sayfa 13Kitabı okudu
Helena: Öyleyse, sizin gibi güzel konuşmak için ne yapmam gerektiğini söyler misin?
Faust: Bu çok kolay bir şey. Söz kalpten gelmeli. Hasret kalpten taşınca insan etrafına bakar ve sorar.
Sayfa 259Kitabı okudu
Sizin gibi güzel konuşmak için ne yapmam gerektiğini söyler misin?
Bu çok kolay bir şey. Söz kalpten gelmeli. Hasret kalpten taşınca insan etrafına bakar ve sorar.
— Sizin gibi güzel konuşmak için ne yapmam gerektiğini söyler misin?
— Bu çok kolay bir şey. Söz kalpten gelmeli. Hasret kalpten taşınca insan etrafına bakar ve sorar.
Sayfa 259 - İskele
GECE YARISI YOLCULARI | 9
Yarım saattir bekleyen Candan hem sıkılmış, hem de meraklanmıştı. Kapıya doğru ilerledi ve akan su sesini duydu. Bu kanlı oda onu iyice boğmuştu ve aşağı inip, bir sigara içmeye karar verdi.
Tam o sırada Duygu seslendi,
"Candan!"
"Efendim!"