Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.2
Kitap'a hayır! Filim'e EVET!..
Bunu söylerken ciddiyim.
İnceleme yapmak için filmi izlemeyi bekledim; böylelikle düşüncelerimin daha samimi, içten ve dürüst olacağına inandım. Okuduğum kitapların, çekilmiş filmlerini izlerim. Bu, kitabı daha iyi anlamama ve filmden sonraki düşüncelerimin daha iyi pekişmesine, karanlık yönlerin aydınlanmasına imkan verir. Bugüne kadar hiçbir
Herkese merhaba. Öncelikle kitap hakkında kısa bir bilgi vereceğim. Romanın yazarı olan Edith Eger baştan sona kendi yaşadıklarını anlatmakta, kendi duygularını bir bir dile getirmektedir. Dolayısıyla kitap aslında gerçek bir yaşam öyküsüdür.
Okuduğum ilk sayfalarda yazarın üslubu beni biraz zorlamış olsa da ilerledikçe bu duruma alıştım ve
Şiir kitapları için hiçbir kriterim yok, imge simge, teknik gözetmem, esas aldığım tek şey, okuduğumda ne hissettiğim. Bunu daha önce de söylemiş, fikir beyanından ziyade, sevdiğim şiirleri paylaşmayı tercih ettiğimin altını çizmiştim.Ki her okuyanın aldığı, duyduğu, hissedip özümsediği, farklıdır. Şahsa münhasır bi alandan
Hepimiz birer kazazedeyiz aslında. Kazara düştük adına dünya denen bu gayya kuyusuna..
Denizlerden kopup gelmiş bir denizcinin denizlerden iki bin metre yükseklikteki bir dağ köyünde öğretmenlik yaparken yaşadıklarına, hissettiklerine tanık oluyoruz romanda..
Ferit Edgü ile tanışma eserim. İyi ki de bu kitapla başladım diyorum.
Bendeniz de altı
338 syf.
8/10 puan verdi
Spoiler yok
Gece yarısından sonra başladım kitaba, saat şu an 05.40 an itibariyle kitap bitti. Çok durgun olduğunu vs söyleyenler olduğu için tereddütlüydüm. Evet durgundu, çok olay yoktu ancak bunun sebebini ilk kitap oluşuna bağlıyorum. Daha çok dünyayı, karakterleri tanımaya yönelik olduğu için bu şekildeydi. Hatta son anda olaylar depara geçip öyle bir yola girdi ki bence yazar temeli güzel atmış diye düşündüm. İkinci kitaba çok iyi bağladı her şeyi ve devamı vaat dolu bir seri habercisi kitap göz açıp kapayıncaya kadar bitti.
Ben çok olaylı olup da buna rağmen elimde aylarca sürünen kitaplar okuduğumu bilirim. Mesela bu türdeki kitaplardan biri olan Kızıl Kraliçe neredeyse yıllardır yarım bir halde kitaplığımda duruyor. Ne elim ne de gönlüm okumaya gitmiyor. Bu nedenle yazarın kaleminin akıcılığını, yazdığı şeyin devamını merak ettirmesini takdir ettim. Garip bir şekilde tüm karakterleri de sevdim (Oysa her kitapta bir karaktere kafayı takatım bu defolsun gitsin diye.) Kötü olanları bile sevdim. Kendilerine has bir insanı kanser etme özellikleri var, böyle sinir tipleri de severim. İyi ki seriyi topluca almışım. Final özellikle ‘hadi bakalım şimdi başlıyoruz’ şeklinde bitince meraktan çatlardım devamı nerede bunun diye.
İşin özü, fantastik türe hakimseniz ilk kitaptan ne beklemeniz gerektiğini bilen biriyseniz kitap sizi çok rahatsız etmez. Takılacağınız büyük bir şey de olmaz. Çünkü bu tür serilerde bırakın ilk kitabı asıl olaylar üçüncü kitapta başlarsa dua edersiniz. Bu tür böyledir. Bu kitap da olması gerektiği gibi işte. Asıl ikinci kitapta ve devamında göreceğiz serinin, kurgunun asıl gücünü. :)
Türk - Çete
Evet Yazarın okuduğum kitapları arasında en değişiği diye bilirim. Destancı yazarımızdan çok farklı bir roman, güncel konuları Son yıllarda toplumda başlayan yozlaşmayı roman içinde Kahramanımız Tekin in dilinden çok güzel anlatmış. Aslında roman Çok sert bir roman ama eski Türk filmleri veya hepimizin düşlerinde gördüğü kendini işini yapma, dürüst bir ticaret yaparak para kazanma, mutlu bir aile olma hikayesi var. Sonuç itibari ile Çete 2 ye hemen başlayıp Türk-Çete nin başına ne geldiğini Kimler tarafından deşifre edildiklerini okumak için sabırsızlanıyorum.
