Merhabalar, iyi günler,musmutlu ömürler :) İnceleme yazacağım ya yine nerden başlasam bilemiyorum :))Bir kitabın incelemesi yoksa ona bir inceleme yazmak boynumun borcu..
Öncelikle çok ince bir kitap olması sizleri yanıltmasın,çünkü güzel bir kitap..Platon'la tanıştığımız kitap aynı zamanda.Çok güzel bir tanışma olmayabilir ama olsundu(yine mi
Süleyman'ın şu sözlerini çok seviyorum: " Bilgelik kalbinize girdiğinde ve bilgi ruhunuza iyi geldiğinde, o zaman hakkaniyeti, yargıyı, eşitliği, ve evet, bütün iyi yolları kavrayabilirsiniz."
“Kaç yaşındasın sen?”
“Seksen,” diye yanıtladım.
“Ah ah, şimdi seksen olmak vardı!”
“Peki ya siz? Siz kaç yaşındasınız ?”
“Seksen dört. Evet, aynen öyle, seksen dört. Hiç inandırıcı gelmediğine eminim. Arkadaşlarım otuzlarımda gösterdiğimi söyler.”
13. yüzyıl bilginlerinden İbnü'n-Nefıs, e'r Risâletu'l-Kamiliyye Fi'd-siret'n Nebeviyye adlı yapıtında, Muhammed'in erkek çocuklarının ölmüş olmalarının, onun son peygamber oluşuna kanıt teşkil ettiğini, çünkü yaşamış olsalardı peygamber sayılmış olacaklarını, oysa ki Muhammed'in son peygamber olduğunu, kız çocuklarının yaşamış olmalarının ise doğal bulunduğunu ve çünkü kadınlardan peygamber olamayacağını söylemiştir.Evet ama,eğer bu böyle ise,bu takdirde oğlan çocuk verip küçük yaşta onları öldürmek niye? Hiç oğlan çocuk vermemek daha insaflı olmaz mıydı acaba?