Çocuklar için öneriler
Öğrencilerimize okullara verilen ara sebebiyle bireysel ödevlerin yanında her çocuğa uygun öneriler hazırlıyoruz. Evde yapabileceği bazı etkinlikler, etkinlik örnekleri, faydalı linkler ve en önemlisi etkileşimli kitap okuma için öneriler var. Önerilerin sonunda Tematik Çocuk Kitapları Listesi var. Bu öneriler sadece özel gereksinimli çocuklarımız
Sanki varoluş beni cezalandırmak ister gibi; ..
.. Ülkem yok, cinsim yok, soyum yok, ırkım yok; ve bunları malettirici biricik güç, inancam yok. Hiçlik tanrısının kayrasıyla kutsanmış ben, inansam inansam bir buna inanabilirim. Yere göğe zamana denize kayalara ve kuşlara da dokunan aynı tanrı değil mi?.. . CANIM SIKINTI SINIRI Aydınlıkla köhneliği belirginleşen bu kentte ve konutta, hiçbir şey neyse ben oyum. Öylesine bağsız ve yeğniyim ki, bu hafifliğin şiddetinin bedelini bir gün öderim diye düşünüyorum. Sanki varoluş beni cezalandırmak ister gibi; yoğunluğundan bana düşen payını benden geri alarak, bu yoğunluğu olur olmadık herkese ve her şeye fazlasıyla katlayarak sunuyor. Ülkem yok, cinsim yok, soyum yok, ırkım yok; ve bunları malettirici biricik güç, inancam yok. Hiçlik tanrısının kayrasıyla kutsanmış ben, inansam inansam bir buna inanabilirim. Yere göğe zamana denize kayalara ve kuşlara da dokunan aynı tanrı değil mi? Bu kutlu tanrının yönetkenliğinde, olmayan ellerimde bir yok-tartıyı tutuyor ve ölçüyorum yokluğun ağırlığını. Kafeslerinden birine onun oylumu pekâlâ sığıyor, diğerine ise duygular, duyumlar ve düşünceler yığılıyor; işte yetkin eşitlik... Her gün, her gece bu eşitliğin bilgisiyle geçiyor. Bir eskiciden satın alınmış bu teraziyi bir gün başka bir eskiciye vereceğim. O gün, tozanlarım her bir yana dağılıp, toprağın, suyun ölümsüzlüğüne eklenecekler ve ben özgürleşeceğim. .
Reklam
415 syf.
·
Not rated
Huzur, Tanpınar’ın içeriğinde verdiği mesajlar nedeniyle toplumsal açıdan önemli olan eserlerinden biridir. Bu romanda Türk aydınlarının Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında yaşadıkları Doğu-Batı çatışması ve kültür kargaşası sebebiyle yaşadıkları problemleri dile getirmesi ve bu problemleri ortaya koyması bakımından okur için önem teşkil eden bir
Huzur
HuzurAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 201916.6k okunma
“"Aydınlıkta köhneliği belirginleşen bu kentte ve konutta hiçbir şey neyse ben oyum.Öylesine bağsız ve yeğniyim ki bu hafifliğin şiddetinin bedelini bir gün öderim diye düşünüyorum. Sanki varoluş beni cezalandırmak ister gibi; yoğunluğundan bana düşen payını benden geri alarak, bu yoğunluğu olur olmadık herkese ve her şeye fazlasıyla katlayarak sunuyor. Ülkem yok, cinsim yok, soyum yok, ırkım yok; ve bunlara malettirici biricik güç, inancım yok. Hiçlik tanrısının kayrasıyla kutsanmış ben, inansam insansam bir buna inanabilirim. Yere göğe zamana denize kayalara ve kuşlara da dokunan aynı tanrı değil mi? Bu kutlu tanrının yönetkenliğinde, olmayan ellerimle bir yok-tartı’yı tutuyor ve ölçüyorum yokluğun ağırlığını. Kafeslerinden birine onun oylumu pekâlâ sığıyor, diğerine ise duygular, duyumlar ve düşünceler yığılıyor; işte yetkin eşitlik... Her gün, her gece bu eşitliğin bilgisiyle geçiyor. Bir eskiciden satın alınmış bu teraziyi bir gün başka bir eskiciye vereceğim. O gün, tozanlarım her bir yana dağılıp toprağın suyun ölümsüzlüğüne eklenecekler ve ben özgürleşeceğim."
Sayfa 100Kitabı okudu
Aydınlıkta köhneliği belirginleşen bu kentte ve konutta hiçbir şey neyse ben de oyum. Öylesine bağsız ve yeğniyim ki bu hafifliğin şiddetinin bedelini bir gün öderim diye düşünüyorum. Sanki varoluş beni cezalandırmak ister gibi, yoğunluğundan bana düşen payını benden geri alarak, bu yoğunluğu olur olmadık herkese ve her şeye fazlasıyla katlayarak sunuyor. Ülkem yok, cinsim yok, soyum yok, ırkım yok ve bütün bunlara malettirici biricik güç, inancım yok. Hiçlik tasarısının kayrasıyla kutsanmış ben, inansam inansam bir buna inanabilirim. Yere, göğe, zamana, kayalara ve kuşlara da dokunan aynı tanrı değil mi? Bu kutlu tanrının yönetkenliğinde, olmayan ellerimle bir yok tanrıyı tutuyor ve ölçüyorum yokluğun ağırlığını. Kafeslerinden birine onun oylumu pekala sığıyor, diğerine ise duygular, duyumlar ve düşünceler yığılıyor; işte yetkin eşitlik… Her gün, her gece bu eşitliğin bilgisiyle geçiyor. Bir eskiciden satın alınmış bu teraziyi bir gün başka bir eskiciye vereceğim. O gün tozanlarım her bir yana dağılıp toprağın, suyun ölümsüzlüğüne eklenecekler ve ben özgürleşeceğim.
176 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 8 days
Dostlukların Son Günü adlı, Selim İleri’ye ait eserin ilk baskısı Bilgi Yayınevi tarafından 1975 yılında yapılmış. “1976 yılı Sait Faik Hikaye Armağanı” Ödülü’nü almayı hak kazanmış bu kitap, on altı öyküden oluşuyor. Bu öyküler kitaplaşmadan önce Yeni Dergide uzun aralıklarla ayrı ayrı yayımlanmış. Kitaptaki öykülerin her birini beğenerek,
Dostlukların Son Günü
Dostlukların Son GünüSelim İleri · Everest Yayınları · 2019324 okunma
Reklam
38 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.