Tamam, haksızlıklara uğradığını kabul edelim. Hatta işin içinde yaralamalar, incitmeler, belki de kötü niyet bile vardı. Peki, bu insana ömrünün sonuna kadar senin hayatına hükmetme hakkını verecek misin? Affetmekle kendimize iyilik yapmış oluruz. Eğer affetmezsek, yerimizde saymayı kabullendik demektir! Olduğumuz yerde kalırız ve başkalarına hayatımıza hükmetme hakkını veririz. Belki bu insanlar çoktan ölmüştür ya da başka biriyle mutlu bir evlilik yaşıyordur. Bir tek biz bu affedemeyenler dönemecinde takılıp kalmışızdır.
Başlığa bakıp, sado-mazoşist ya da dominant-köle fantezileriyle dolu erotik bir roman zannetmeyin. Evet romanın erkek kahramanı Christian Grey gibi son derece yakışıklı, holding sahibi çok zengin bir iş adamı. Muhteşem bir evde oturuyor . Çok lüks bir arabaya biniyor . Giydiği takım elbiseler sanki İtalyan modacıların kişiye özel tasarımından ve
Kadınsanız üzerinizdeki gözleri, gözleriniz kapalıyken bile hissedersiniz.
Eteğinizin boyuna, başörtünüzden görünen ufacık bir saç teline, göbeğinizin hamilelikten mi ağzınızı tutamayıp yemenizden mi kaynaklandığına bakan gözler.
Sonra doğurganlığınızı sorgulayanlar çıkar, ot gibidir onlar. Siz cevap verip onları biçtiğinizi sanırsınız, bu sefer