Hz peygamber, Mısır ve İstanbul fethine ümmetlerini teşvik için nice hadisler buyurmuşlardır ki yukarıda münasebetle yazılan sağlam hadisin biri müslim ve Buhari’den Camiü’s-sağir kitabından yazılmıştır. Hadis, “Kostantiniyye mutlaka fetholunacaktır, onu fetheden kumandan ne güzel kumandan, onu fetheden asker ne güzel askerdi.”Bu sahih hadis hakimdede yazılıdır. Kostantiniye hakkında nice hadisler daha vardır.
Sayfa 55Kitabı okuyor
Fakat Karadeniz’in balıklarının lezzetli olduğu kadar hiçbir denizin balığı lezzetli değildir. Özellikle İstanbul boğazlarında olan lezzetli balıklar sanki Musa Sofrası’dır. İstanbul Boğazı’nda Akdeniz ile Karadeniz birbirine karıştığı için bazı tarihçiler o boğaza merece’l-Bahreyn derler.
Sayfa 17Kitabı okuyor
İskender ile karanlığa varmıştır, ab-ı hayat Hızır a nasip olduğundan hala hayattadır. Hala deniz hizmetine memurdur. Karadeniz’i Akdeniz’e karıştırmaya sebep Hızır Peygamber olmuştur ki Cenab-ı Hak onları sebep yaratmıştır.
Sayfa 15Kitabı okuyor
Bazı tefsirciler “Ki o, şehirler arasında bir benzeri yaratılmayandır.” [Fecr,8] ayetinden kasıt bu Makedonya Kalesidir(Konstantin’iyle) demişler.
Sayfa 9 - YeditepeKitabı okuyor
Bugün ki Basın Müzesi Kitap Yakma Yeriydi
II. Abdülhamid döneminde sadece 1902 yılında 30 bin kitap yakılmış.
Bunlar arasında Namık Kemal, Nasreddin Hoca, Leyla ile Mecnun, Köroğlu, Battal Gazi, Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi, Muhammediye ve Karagöz kitapları var
Mabeyn-i Hümayun
Dünya seyyahı olan kimselerin her dilden bir parça bilmesi lazımdır. Ta ki kendine gelebilecek zarar ve faydaları bilerek seyahatinde rahat ede. Çünkü "herkes aklı kadar konuşur" buyrulmuştur. Dünya geçimi için bazı dilleri öğrenmek doğrudur. Gurbet elinde insan ancak bu sayede selamete çıkabilir.
Sayfa 713 - 2. CiltKitabı okuyor
Tercan Ovası (Otlukbeli Savaşı'nın geçtiği bölge)
Bu ova öyle bir savaş ve kırış ovasıdır ki hala köylüler çift sürerken insan kemikleri bulurlar. Birçok da mal vesaire bulunur.
Sayfa 188
Ama Mısır'ın piramitlerini ve ardındaki medeniyeti ne Batı dünyası ne de Osmanlı biliyordu. O piramitleri ve Mısır'ın kadim medeniyetini meraklı gözleriyle gören dâhi seyyah Evliya Çelebi ele aldı. Mısır'ı sevmişti. Uzun zaman orada yaşadı. Hatta bazı tarihçilere göre orada öldü ve defnedildi. 17'nci yüzyıl Kahire'sini ve Mısır'ını onun kadar renkli tasvir eden yoktur.
Sayfa 52Kitabı okudu
Nitekim büyüklerin dediği gibi “ Zeki insanlar aklını kullanan insanlardır ama daha zeki
insanlar başkalarının aklını kullananlardır”.
Niksar
Bu Niksar'ın doğrusu "Nik Hisar" yani "İyi Hisar" olup kısaltılarak söylenen ve kabul olunan yanlışı "Niksar"dır.
Sayfa 181
Amasya
Şehir Beşinci İklimde olup ırmak kıyısında, dereli tepeli yerlerde bulunduğu için havası o kadar mutedildir ki iki tarafındaki dağlarda, boydan boya bağlar vardır. Verimli yerlerdir. Evlerinin pencereleri, batıya ve kuzeye bakar. Kış sert olur.
Sayfa 180
Gerede
Soğuğu pek meşhurdur. Soğuk anıldığı zaman "Erzurum soğuğu beni Gerede'de bulun demiş" diye bir darbımesel söylerler.
Sayfa 165 - Gerede'nin iklimi