Evvelimiz aşk, halimiz aşk, istikbalimiz aşk.
Evvelimiz aşk, halimiz aşk, istikbalimiz aşk.
Reklam
Seni ben canımın içinde sakladım. Kalbimin ta derinliklerinde… Denize ilk kez giren çocuk masumiyetiyle seviyorum seni. Boğulacakmışım gibi. Kalbim; ki kendisine kefilim. Adınla uyandı bu sabah. Ey sevgili; heyben acıyla dolar da nefes alamazsan gel. Huzur bulacağın kıyılarım senindir. Umutların solar kurur da su bulamazsan beraber
Evvelimiz aşk, halimiz aşk, istikbalimiz aşk.
Evvelimiz aşk, halimiz aşk, istikbalimiz aşk
“evvelimiz aşk, halimiz aşk, istikbalimiz aşk”
Reklam
Evvelimiz aşk, halimiz aşk, istikbalimiz aşk.
Gelen grup üç soru sormak istedigini belirtti. Şems-i Tebrizi " sorun" dedi. Adamlar içlerinden birini sözcü seçtiler. Adam ilk olarak şunu sordu: " siz müslümanlar Allah var dersiniz, ama Allah'ı göremezsiniz, varsa gösterin, görelim ki inanalım,görmediğimiz bir şeyin varlığına neden hangi mantıkla inanalim ki ?. dedi Şems-i Tebrizi " öbür sorunuda sor" dedi Filozof, " sizler şeytanın ateşten yaratıldığını söylüyor sonrada onun ahirette cehenneme atılıp ateşle azap edileceğine inanıyorsunuz. Hiç ateş ateşe azap eder, acı verir mi " diye sordu. Şems-i Tebrizi " peki diğer sorunuda sor ! dedi. Filozof, " sizler dünyada yaptıklarının cezasını ahirette çekecek, orada mahkeme kurulacak,hesap sorulacak' diyorsunuz. Bırakın insanlari,nasıl isterlerse öyle özgür yaşasınlar,ne istiyorlarsa yapsınlar; mahkemeye ne gerek var?dedi. Adam sorularını tamamlamıştı.simdi bunların cevabını istiyordu.kendine göre cevap verilemeyecek sorular sormuştu. Herkes Şems-i Tebrizi ye bakıyordu. O ise gayet sakindi . Yerinden kalkti, filozofun yanına geldi ve elindeki kerpici adamın başına vurdu. Filozof "vah basım" diyerek başına sarıldı. Şems-i Tebrizi çok şiddetli vurmamis olmasına ragmen adamın canı yanmış ve başı biraz şişmişti. Adam bir sağa bir sola baktı , bu kadar insana karşı birkaç kişi ile yapacağı birşey yoktu. Hemen dışarı çıktı , başını tutarak o bölgedeki Kadı ya şikayete gitti. Şems-i Tebrizi yi kadıya şikayet etti.
Sayfa 10
Kadı, " Bu nasıl olur" diyerek Şems-i Tebrizi yi mahkemeye çağırttı. Durumu sordu. Şems-i Tebrizi " ben ona kötülük etmedim , sadece sorduğu sorulara cevap verdim" dedi. Kadı, " bu nasıl cevap vermektir. Adam acı içinde kıvranıyor, senden şikayetçidir,işin aslı nedir"? diye sordu. Şems-i Tebrizi şöyle anlattı: " Efendim , bu adam bana " Allah varsa göster, göreyim inanayım dedi. Bende buna, ' olan herşey basgozuyle gözükmez,işte misali' dedim ; başına darbe vurup acittim. Şimdi bu felsefeci , başındaki acıyı gostersin de görelim. Eğer başında bir acı yoksa niçin beni şikayete geldi? Varsa göstersin !" dedi. Filozof, şaşırarak, " başımda acı var ama gösteremem" dedi. Şems-i Tebrizi de, ' işte bu acı gibi Allahda vardir, fakat kafa gözüyle görülemez, O ancak akılla bilinir,kalple tanınır,ruhla sevilir,ahirette nurla görülür" dedi.
Sayfa 10
Şems-i Tebrizi ikinci soruya verdiği yanıtı şöyle açıkladı: " Bu adam sizler ' şeytan ateşten yaratildi , ahirette ateşe atılacak ve azap gorecek' diyorsunuz; ateş ateşe ne zarar verir ki ?' dedi. Bende topraktan yaratılan bu insana topraktan yapılmış bir kerpicle vurdum. Ona ' bak toprak toprağa nasıl acı veriyor , biraz daha hızlı vursaydim öldürürdü, demekki ateş ateşe azap eder demek istedim, dedi. Şems-i Tebrizi üçüncü sorunun cevabını şöyle acikladi: " Bu adam bana, ' bırakın insanlari dünyada herkes istediğini yapsın , niçin mahkeme, hesap ve ceza var dedi.bende onun başına vurmak istedim ve vurdum. O niçin hem mahkemeye kostu ? Ben ona şunu demek istedim : " Bu dünyada herkes istediğini yaparsa alemi zulüm kaplar. Kendisine zulüm yapılan çok insan vardır ki zayıftır, zalimden hakkını alamaz.Herkes mahkeme bulamaz.iste Allah ahirette mahkeme kurup herkese yaptığının hesabını soracak,zalimden mazlumun hakkını alacak , gereken cezayı verecek ve adalet yerini bulacak" dedim.
Sayfa 11
Reklam
Kural 6 : şu dünyada ki çatışma , ön yargı ve husumetlerin çoğu dilden kaynaklanır. Sen sen ol , kelimelere fazla takılma. Aşk konusunda dil zaten hükmünü yitirir. Aşık dilsiz olur.
Sayfa 55
88 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.