Yâ-hû! Sen kimsin? Sen ben misin, yâhûd ben sen miyim? Karşımda sanki bir ayna varmış gibi ben sende kendimi görüyorum. Garîb şey! Bu fevka’t-tabî’a manzara beni korkutmuyordu... Ne kadar acîb! Yalnız başım, vücûdum, şekl ü hey’etim değil, hattâ elbisem, kürküm, elimdeki değneğim de aynı...
Hissiyyâtımda, havâsımda bir maraz da yok. Bir adam kendini görmek ne kadar garîb imiş! Dünyâda kimseye nasîb olmayan bir rü’yet. Ey karşımdaki! Sana hitâb etmeye utanıyorum. Bir insan kendi kendisine, zâtına, zâtiyyetine lakırdı söyleyebilir mi?