''Ey kardeşim! Sakın kendi başına bir şey yaptım zannetme. Bil ki; oruç tuttuğunda onu sana Allâh tutturmuş, namaz kıldığında onu sana Allâh kıldırmış, bir iş yaptığında onu sana Allâh yaptırmıştır. Takvâ derecesine ulaşmışsan Allâh seni ulaştırmış, maddî-mânevî bir şeye mazhar olmuşsan Allâh seni mazhar kılmıştır.'' ~İbrahim Desûki Hz. (k.s)~
Şefkatli Birinin Vasiyeti!
Ey Müslüman kardeşim! Senin ilimden arzun, ilim ile amel etmek ve işittiğin veya okuduğun şeyleri yerine getirmek dışında; kitaplar toplamak, meseleleri ezberlemek, metinleri kavramak, diplomalara sahip olmak ve ödüller almak olmasın. Böylelikle Allah’ın senin aleyhine olan hüccetlerini çoğaltırsın ve bu senin üzerine vebal olur.
Sayfa 63 - Nebevî Hayat YayınlarıKitabı okudu
Reklam
248 syf.
·
Puan vermedi
·
22 günde okudu
Müjdeler olsun ey kardeşim! İyimser ol ve umutsuzluk bataklığından çık. Şayet sana hayırlar gelmeyecek olsaydı ramazan ayına yetişmezdin. Belki de başka insanlar bir veya iki gün önce vefat etti ve Ramazan'a yetişmedi. Bu aya yetişmen sureti ile Allah (c.c) sana mühlet verdi ki merteben yükselsin.
30 Günde Manevi Devrim
30 Günde Manevi DevrimHalid Ebu Şadi · Nida Yayınları · 2020581 okunma
Hâlid b. Velid'e kardeşinin gönderdiği mektup
Rahman ve Rahim Allah'ın adıyla Ben senin görüşünün İslâm'dan başkasına gitmesinden daha şaşırtıcı bir şey göremiyorum. Aklına dikkat et aklına! İslâm gibi bir şeyden insan cahil kalabilir mi? Rasulullah bana sordu ve 'Halid nerede?' dedi. Ben de: 'Allah onu getirecek', deyince buyurdu ki: "Onun gibi birisi İslâm'dan nasıl cahil olur? Şayet kahramanlığını ve gayretini Müslümanlarla birlikte onun için daha hayırlı olurdu. Onu başkasının önüne geçirirdik." Öyleyse senin için uygun yerler geçip gitmeden iyi anla ey kardeşim."
Sayfa 138 - el-Bidaye ve'n-Nihaye. 4/239Kitabı okudu
çalıntı arabada çalınacak bir şarkı
üç boyutlu kardeşim bu ne süper patinaj! hayvani geometri kan kaybediyor heyhat! gazete dedikleri kurda kuşa ambalaj, park bekçisi kuğular ile paralel fakat. heva'nın edevatı kontrolden çıktı dikkat! şampiyon olmak için piyango ve sabotaj şartı koşuyor züppe moruk sosyete standart ebeveyn parçaları ile tıkışık bagaj. ayaklar mı, onları geceye göre uzat. medyatik dolayımla dönülmeyecek viraj haritada yok çünkü, yolda tuzakla fırsat içiçedir, bizi de kapsar girdaplı kolaj. bir nevi süblimasyon, hızla değişen imaj: frene bassan da çatar o varoluşsal deşarj. ey tarihsel gocunma, ey kamusal kamuflaj!
Sayfa 27
Ey aziz kardeşim,bil ki,dünyanın lezzetleri,zevkleri,ziynetleri,Hâlikımızı,Malikimizi ve Mevlâmızı bilmediğimiz taktirde Cennet olsa bile,Cehennemdir... Arkadaş!Küfür yolunda yürümek,buzlar üzerinde yürümekten daha zahmetli ve tehlikelidir.İman yolu ise suda,havada,ziyada yürümek ve yüzmek gibi pek kolay ve zahmetsizdir."
Reklam
hilafetçilerin latife hanımın fotoğrafı temelli yaptığı propaganda
Anadolu Osmanlı İhtilal Komitesi adlı gizli bir örgüt, Latife Hanım’ın, o günün koşullarına uygun ve örtülü olarak çekilen bir fotoğrafının gazetelerde basılması üzerine, halka dağıttığı bildiride şunları yazmıştı: “Ey Müslüman Kardeş! Ey mutsuz millet! Sen kanınla, canınla, malınla çalışarak verdiğin kurbanlara karşılık, elhamdülillah Anadolunu kurtardın. Fakat padişahımızın makamını bin oyun ve hileyle, zorla ele geçiren ve yüksek hilafet makamına gavurca tekmeler atan Mustafa Kemal’i gör. Hele gazetelerde resimleri basılan şu zavallı karısını, dikkat gözüyle gör. İslamiyet ve milliyet adına utancından yerlere geç ve geçtikçe geç. Senin saf ve temiz ocağına, namus yuvana sokulan cinayetleri, alçaklıkları gör! Yarın senin karı ve kızının bu duruma getirileceğini, ırz ve namusundan herkesin yararlanacağını düşün, vicdanına kulak ver. Dininin, namusunun, ne seviyede bir devlet başkanının elinde oyuncak olduğunu anla. Ey din kardeşim!'' Fazla söze gerek yok. Din ve ırk ocağımızın en mahrem yerlerine kadar uzanan bu eli bugün kırmazsan; dinine, Kuranına, ırz ve namusuna ölünceye kadar veda et.”
Sayfa 101 - Doğan Avcıoğlu, Milli Kurtuluş Tarihi, I. Cilt, İst., 1974, s. 217Kitabı okudu
"Ey yeşil sarıklı ulu hocalar bunu bana öğretmediniz Bu kesik dansa karşı bana bir şey öğretmediniz Kadının üstün olduğu ama mutlu olmadığı Günlere geldim bunu bana öğretmediniz Hükümdarın hükümdarlığı için halka yalvardığı Ama yine de eşsiz zulümler işlediği vakitlere erdim Bunu bana söylemediniz İnsanlar havada uçtu ama yerde öldüler Bunu bana öğretmediniz Kardeşim İbrahim bana mermer putları Nasıl devireceğimi öğretmişti Ben de gün geçmez ki birini patlatmayayım Ama siz kağıttakileri ve kelimelerdekini ve sözlerdekini nasıl sileceğimi öğretmediniz"
Evet, ey kardeşim! Şüphesiz Rabbinin bağışlaması, tüm günahlarını ve günahlarımızı kaplar. Senden ve benden istenen, sadece Allah'a samimiyetle yönelmemizdir. Günahların ve hataların üzerinden ne kadar zaman geçmiş olursa olsun, O'ndan özür dilememizdir. Bize hâkim olan ve bizi endişeye düşüren nefislerimizin yapmadıklarından dolayı pişmanlık duyguları içinde dergâhına girmemiz, Yüce Allah'ın bizi affetmesi için ısrarcı olmamızdır.
Sayfa 21 - Beka YayıncılıkKitabı okudu
El verdi, gaflet uykusu billâhi, müslüman! Yangın sarar saçakları; bir lahzacık uyan! Ölmek değil de maksadın ermekse gündüze, Yangın yanarken, uyku haramdır gören göze... Târîhte, muhteşem medeniyyet kuranların Evlâdı, örnek ol, doğacak nesle, sen yarın... Peygamber ümmetim desin, ey kardeşim uyan! Cennet'te bekliyor seni: Cennet-mekân baban... (Ali Ulvi Kurucu, Mefkûremiz, 1953)
Sayfa 197Kitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.