115. Kanto’dan
Bilim adamları dehşete kapılmıştır
Ve durmuştur Avrupa’nın beyni.
Beyninin durmasındansa
Körlüğü seçmişti Wyndham Lewis.
Rüzgâr altında gece karanfilin ortasında,
Taçyaprakları neredeyse kımıltısız.
Mozart, Linnaeus, Sulmona,
İnsanın arkadaşları birbirlerinden nefret ederlerken
Dünyaya nasıl barış gelebilir ki?
Kabalıkları eğlendirmişti beni toy zamanlarımda.
Tükenmiş, üflenmiş bir kabuk,
Fakat ışık şarkısını söyler sonsuzca,
Tuzlu çayırın gelgitin değişmesine fısıldadığı
Bataklıklar üstünde solgun bir tutuşma ansızın;
Zaman, mekân,
Ne hayat ne de ölüm cevaptır.
Ve insan ki iyiyi arar,
Fenalık yapar.
Ölülerin yürüdüğü
Ve yaşayanların mukavvadan yapıldığı
Meiner Heimat’da.
İone, Ölü Uzun Yıl
Boştur yollar,
Boştur bu ülkenin yolları
Ve çiçekler
Ağır başlarıyla
Eğilmişler.
Boşuna eğilmişler.
Bir zamanlar İone’nin yürüdüğü
Ve şimdi yürümediği
Bu ülkenin yolları boştur,
Fakat sanki az önce biri gitmiş gibi.
H. S. Mauberley (Hayatı ve Tanışları) – IV –
Her durumda savaştı bunlar,
Ve kimi inanarak, pro domo, her durumda ….
Kimi tez kapardı silahı,
Kimi macera için,
Kimi zayıflık korkusundan,
Okuduğunuz eser sizi fikren yükseltir, içinizi iyi ve mert duygularla doldurursa, onun hakkında karar vermek için bu duygu yeterlidir.
Alexander Pope
Asıl iktidarın kitapta olduğunu gördükten sonra, hükümdarlar da kaleme sarılıp kitap yazmaya başladılar.
Alfred de Vigny
Kitaplar benim sevgili dostlarım, gerçek yol gösterenlerimdir; çünkü iki
Kitap, babasınla olan ortak özellikerini araştırmak amacıyla yola koyulmuş bir adamın tanıştığı kültürü, edindiği bilgileri konu alıyor. Ariel Sabar, babasının yaşatmaya çalıştığı dili, kültürü belli bir yaşa geldiği zaman araştırmaya başlamış ve bu uğurda yok olup gitmeye başlayan bir kültürle tanışmıştır. Kitabında toprak duygusunu, aitlik hissini, geçmişi tatmış olan Sabar, bu zamana kadar uzak kalmaya çalıştığı bu değerlerin ne kadar önemli olduğunu babasının takdire şayan öyküsünde belirtmiş.
Edinilen İzlenimler ;
1- Kitabın başlarındaki dili tanımlamak, kitabın konusuna değinmek için yazılan tanım yazıları ve araştırmaların sonucundaki öğrenmenin verdiği şifreli özel cümleler korkutmuştu. Fakat sonraki bölümlerde roman şeklinde devam eden öykü beni yatıştırdı.
2- Kitabın ortasındaki, bilgi vermek amacıyla yazılan bilgiler, o konu hakkında bilgi edinmek istemeyen biri için sıkıntı yaratabilir. Şayet ben de öyle oldu.
3-Kitap tamamiyle eğitici. Aram diye bir dilin olduğunu bilmiyordum, Abraham IBN - EZRA diye bir dilbilimcinin olduğunu da. Yahudi kürtlerin olduğunu da bilmiyordum.
4- Kitabın akıcılık yönü de bir başka. Her sayfa bir diğerini okumanız için zemin hazırlıyor.
Bazı, baba ve çocuk arasındaki ilişkiyi ya da aile ve çocuk arasındaki ilişkiyi anlatmak için gözü çekiklerin -tanımımı mazur görün, çinli mi, japon mu, koreli mi anlayamıyorum- yaptıkları özel videolar vardır. Onları nasıl öneriyorsam, bu kitabı da öyle öneriyorum. Konuları kısmen benzer.
Babam ve BenAriel Sabar · Etna Yayıncılık · 201086 okunma