Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Dimaşk'ta Arapların (müslümanlar) Dimaşk Camii (Şam Ümeyye Camii) dedikleri bir mescitleri vardır. Dünyada bucaminin bir benzerinin daha olduğunu zannetmiyorum. Halk bu caminin Ben-hadad sarayı olduğu söyler. Burada (cami)sihirli bir işçilikten çıkmış, senenin günlerine göre açılan delikleri olan kristal camdan mamul bir duvar bulunmaktadır.
Antonius ve Kleopatra'dan daha vaatkâr ne olabilir? Peki Kafka, Yuferov, Malipiero, Bondeville, hatta Samuel Barber'ın operalarını kim biliyor? E.F. von Sayn-Wittgenstein-Berleborg'un Antonius ve Kleopatra'sını söylemeye bile gerek yok. Böyle ismi olan bir bestecinin hatırlanmasına imkân yok.
Sayfa 155 - =)Kitabı okudu
Reklam
Jiang reisle yola devam
Arşivci Rin'e iki kağıt uzattı. Rin, daha açmadan Jiang ve Irjah'dan olduklarını biliyordu. Strateji veya İrfan'ı seçebilirdi. İrfan'ı seçti.
Sayfa 145Kitabı okudu
karısını dinlemeyen koca yok mu??
Resulullah(Sallallahü Aleyhi ve Sellem) buyurdu ki:"Receb'in ilk Cuma gecesini ihya edene(saygı gösterene), Allahü Teala kabir azabı yapmaz. Dualarını kabul eder. Yalnız, yedi kimseyi affetmez ve dualarını kabul etmez: a. Faiz alan veya veren, b. Müslümanları aşağı gören, c. Anasına-babasına eziyet edip karşı gelen çocuk; d. Müslüman olan ve şeriate dine uyan kocasını dinlemeyen kadın, e. Şarkı ve çalgıcılığı san'at edinenler, f. Livata ve zina edenler, g. Beş vakit namazı kılmayanlar."
Sayfa 207Kitabı okudu
İslâm Ekonomisi
Bu sistemin başlıca özelliklerini şu maddelerde toplayabiliriz: a) İslâm'a göre herşeyin gerçek maliki yüce Allah'tır. b) İslâm'da özel sermaye serbestçe yatırım yapar. c) Devlet de bir takım yatırımlar yapabilir. d) İslâm'da serbest rekabet esasına dayalı piyasa ekonomisi esas alınmıştır. e) İşçi ve memur kesiminin emeğine, İslâm, hakkı olan değeri vermiştir. f) İslâm, herkesin insanca yaşayabileceği bir toplum için gerekli olan sosyal güvenlik kuruluşlarını oluşturmuştur. g) İslâm faizi yasaklamış, bunun yerine kâr-zarar ortaklığı esasını getirmiştir. h) Köylünün gerçek veya tüzel kişilerle "ziraat ortakçılığı” çerçevesinde çıkacak ürünü paylaşma yoluyla topraklarını işletmesi mümkündür. i) Tarihin kaydettiği en geniş sosyal yardım teşkilatı İslâm medeniyetinin eseridir. (Vakıflar) j) İslâm, israfı yasaklamış, müslümanın itidal ölçüleri içinde hareket etmesini istemiştir.
Sayfa 364 - Günümüzdeki Başlıca Ekonomik Sistemler.Kitabı okuyor
"Anladınız mı beni? Çarmıhtakine karşı Dionyssos..."
Bugüne değin “doğru” (Wahrheit) dedikleri ne varsa yalanın en kötüsü, en iki yüzlüce, en iğrendirici biçimi olarak açığa çıkarılmıştır: o kutsal “sözde neden”, insanlığı d ü z e l t m e k , gerçekte yaşamın iliğini, kanını emecek bir kandırmaca olarak töre bir kan emicilik olarak ortaya çıkarılmıştır: Törenin ne olduğunu bulan, onunla birlikte
Ecrasez l'infame! : Ezin alçağı! (Voltaire'in kiliseyi kastederek söylediği söz.)Kitabı okudu
Reklam
…bundan daha da önemlisi, düşünce konusunda gittikçe kendine çeki düzen vermeye çalışan, gittikçe uyuşuk duruma gelen, içgüdü yönünden yoksullaşan Alman ulusuna saldırmaktır sanırım. Ellerine ne geçerlerse yiyorlar hep, karşıtlarla besleniyorlar, ister “inanç” olsun, ister “bilimsel düşünce”, ister “Hrıstiyanlığa özgü sevgi” olsun, ister évangile
…Kitaplarımla ilgili gazetelerde çıkan yazılara ilgi duymayışım hoş karşılanmalı. Gönüldeşlerim, yayıncılarım bunu bilirler, bu nedenle bu konulardan bana söz etmezler. Ancak özel bir durumda, bu kez, bir kitaba karşı – “iyinin ve kötünün ötesinde” – suçlamaların hepsini göz önüne aldım; bu konuda söyleyecek ne çok sözüm varmış. Yabancı okuyucularımın ilgisini çeken “Nationalzeitung” adlı bir Prusya gazetesi vardır, izninizle ben yalnızca J o u r n a l d e s D é b a t s okurum – işte o gazetenin benim kitabımı, ciddi olarak, “Çağın Simgesi”, “Kreuzzeitung”un [ aşırı tepkisel bir gazete ] cesaret edemeyeceği J u n k e r f e l s e f e s i anlamında yorumlayabileceğine inanır mıydınız?
En sevdiğiniz yazar kimdir?" "Fante." "Kim?" "John F-a-n-t-e. Toza Sor. Bahara Kadar Bekle, Barıdini."
1955'ten 1970'e kadar Alman kadınlarının futbol oynaması yasaktı.
Alman Futbol Federasyonu'nun gerekçesi şuydu: Top kapma mücadelesinde kadın zara f eti ortadan kalkıyor, beden ve ruh bazı hasar­ lara maruz kalıyor. Bedenin sergilenmesi de ahlaken sakıncalı.
Reklam
Iraklı hukukçu Prof. Dr. Abdulkerîm Zeydânın eserleri:
a) (Ahkâmu'z -Zimmiyiyn ve'l-Müste'meyiyn fi Dâri'l-İslâm-İslâm Devletler Hususî Hukuku), b) (el-Vecîz fi Ulûli'l-Fikh-Fıkıh Usûlü), c) (el-Medhal li-Dirâseti'ş-Şeriati'l-İslâmiyye-İslâm Hukuk (Tedrisat)ına Giriş), d) (el-Ferdu ve'd-Devletu fi'ş-Şerîati'l-İslâmiyye-İslâm Hukukunda Ferd ve Devlet), e) (Ahkâmu'l-Lakit fi'ş-Şerîati'l-İslâmiyye-İslâm Hukukunda Kimsesiz Çocukların Hukuku), f) Ayrıca hukukî konularda ilmî çeşitli makaleler.
M A A L E S E F !!!!!!!
-Küçük çocukları hep böyle döverler mi? diye sordum nineme. -Hep döverler, dedi sessizce.
Ö F K E
Öfke buz gibidir, havalar ısınır ısınmaz hemencecik erir gider!
Velayet-i Fakih (Fakih’in velayeti veya yönetimi) ilkesi İran İslam Cumhuriyetinin temelini teşkil eden kuruma ve kurumun başında bulunan Veliy-i Fakih’e işaret eden bir kavramdır. Fakihlerin yönetimi teorisi, esas olarak Şii İslam anlayışı ile Sünni İslam anlayışı arasındaki temel farktan ve Şiiliğin Sünnilikten ayrıldığı noktadan mülhem ortaya
Sayfa 52 - Velayet-i Fakih: Makam-ı Muazzam-ı Rehberi (Büyük Önderlik Makamı)Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.