... insan iyi kitaplara kavuştuktan sonra, alelade kimselerin sözlerine karşı müşkülpesent davranır oluyor.
Sayfa 131 - Everest Yayınları
'Birazdan' geçidi ve 'yarın' caddesi insanı 'hiçbir şey' şatosuna götürür.
Sayfa 83 - Everest Yayınları
Aynı gün içinde saatten saate değişiriz. Kaygısız bir çocuk, hırslı bir genç, uslanmış bir yaşlı adam ve biçare, bunayan bir ihtiyar olabiliriz. Aynı yirmi dört saat içinde yalnız kalmaya susar, başkalarıyla görüşmeye acıkırız. Mevsimlere göre değişen tabiat kadar hislerimize göre de yüzümüz değişir, biz değişiriz.
Sayfa 130 - Everest Yayınları
Halbuki aleyhimizde verilen hükümlerin sebepleri çok kere bizim kusurlarımız değil, bize bakanların görüşlerini bulandıran kendi hisleri, acizleri, öfkeleridir.
..... insan iyi kitaplara kavuştuktan sonra, alelade kimselerin sözlerine karşı müşkülpesent davranır oluyor.
İnsanlar , birbirlerinden uzun mesafelerle ayrılmış yıldızlar gibi , kendi hususi boşlukları içinde dönen , hepsi yalnız , hepsi mahrem ve başkalarına kapalı birer dünyadır.
Aynı gün için de saatten saate değişiriz. Kaygısız bir çocuk, hırslı bir genç, uslanmış bir yaşlı adam, ve biçare, bunayan bir ihtiyar olabiliriz. Aynı yirmi dört saat içinde yalnız kalmaya susar, başkalarıyla görüşmeye acıkırız. Mevsimlere göre değişen tabiat kadar hislerimize göre de yüzümüz değişir, biz değişiriz.
Kitapların iyileri ve ruhumuzda takdis ettiğimiz faziletler, insanları daha zor beğenmeye bizi mecbur ediyor. İnsan artık vaktini yabancılara karşı müdafaa etmek sevdasına düşüyor..
Zira daima böyle, başkalarına acıdığımızı sanırken bile, içimizden mutlak biraz kendimize ağlarız.
Sayfa 10 - Everest Yayınları
Türk Romanı Kitaplığı
1. 
İntibah - Namık Kemal
2. 
Felatun Bey ile Rakım Efendi - Ahmet Mithat
3. 
Araba Sevdası - Recaizade Mahmut Ekrem
4. 
Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat - Şemsettin
Sayfa 452Kitabı okudu
"Nerede sadakat beklersek orada ihanete uğrarız."
Başkaları daima ancak kendi hesaplarına uygun görüşlerine inanarak bizi kendimize göre değil , kendilerine göre muhakeme ederler ve çok kere hakkımızda erdikleri kanaatlerin bizim hakikatlerimizle hiç bir münasebeti kalmaz.
Hükmettiğimizi umduğumuz hislere zincirlerle bağlı mahkumlar olduğumuzu ilmimiz arttıkça öğreniyoruz.
Sayfa 207 - Everest Yayınları
İnsanlar, birbirlerinden uzun mesafelerle ayrılmış yıldızlar gibi, kendi hususi boşlukları içinde dönen, hepsi yalnız, hepsi mahrem ve başkalarına kapalı birer dünyadır.
Sayfa 9 - Everest Yayınları
Halbuki aleyhimizde verilen hükümlerin sebepleri çok kere bizim kusurlarımız değil, bize bakanların görüşlerini bulandıran kendi hisleri, acizleri, öfkeleridir.
Sayfa 129 - Everest Yayınları