Hava keskin bir kömür kokusuyla dolar,
Kapanırdı daha gün batmadan kapılar.
Bu, afyon ruhu gibi baygın mahalleden,
Hayalimde tek çizgi bir sen kalmışsın, sen!
Hülyasındaki geniş aydınlığa gülen
Gözlerin, dişlerin ve ak pak gerdanınla
Ne güzel komşumuzdun sen, Fahriye abla!
Eviniz kutu gibi bir küçücük evdi,
Sarmaşıklarla balkonu örtük bir
Uzaktadır her şey; gökyüzü, deniz.
Her an peşimizden koşan gölgemiz,
Özlenen limanlar, yanan yıldızlar.
Uzaktadır her şey; anneler, kızlar...
Uzaktadır her şey, hep... yalnız ölüm,
Her yerde, her an yakınımız ölüm
Üzerimizde bir kanat sesidir
Geceyi sararken fecir, bulutlar;
Hangi bir diyara gider, kimbilir
Hangi iklimlerden gelir bulutlar?
Sürür saçlarından onları rüzgar,
Dökerler toprağa tohum ve bahar;
Solgun yüzümüzü unutmayan yar
Ve alnımızdaki eldir bulutlar.
Gökyüzü bir sonsuz rüya denizi;
Besleyen onlardır düşlerimizi.
Her akşam peşinde götürür bizi,
Aşarken dağları bir bir, bulutlar.
Göklerle kucaklaşan dallarında çınarın
Yeşil bir sonsuzluk ve sevinçleri kuşların ...
Nedir bu yaslı özlem, durup dururken, sende?
Gel, vatan tutalım bu çınarın gölgesinde