Teğmen drogo ile aynı dertten muzdaribim denilebilir:)
İnsanın önündeki en büyük engelin yine kendisi olduğunu anlaşılıyor. Bir engel belirliyor kafasında ve öyle büyütüyor ki o engelle savaşmıyor. Bekliyor sadece, bir gün o engelin kendiliğinden yok olacağını düşünerek kendini kandırıyor bir ömür. Sonra arkasına dönüp baktığında çok geç kalmış olduğunu fark ediyor. Okumaya, zaman harcamaya değer bir kitap önerilerir
Okuma grubumun kitapları arasında olmasaydı muhtemelen okumazdım.çünkü çizgi filmini izlemiştim.Kitabi daha önce okusaydim filmini izlemezdim.
Küçük Cadı Kiki nin on üç yaşına girmesiyle küçük kedisi Jijiyle yeni bir hayat kurmak için evden ayrılmasıyla başlayan ve uzun bir yolculuktan sonra denize kıyısı olan krokiye yerleşip orda bir fırıncının yanında hem ona yardım edip,hemde kendine küçük bir cadı kargosu açarak kendine bir iş ve güzel bir düzen kurarak burda yaşamaya başlıyor.Burda güzel dostlarla ,yeni insanlarla tanişiyor ve onlardan yeni şeyler öğreniyor evden uzakta bir yıl geciriyor.Bir yıl dolupda tekrar annesinin babasının yanına evine dönüyor onlara hediyeler ve güzel eşyalar getiriyor.Sonra burda sıkıldığını ve bir an önce kendi evine yani krokiye dönmek istediğini fark ediyor.On bir bölümden oluşan hikâye de Kikinin ve jijinin hikayelerini okuyoruz.
Dili akıcı olduğu için bir oturuşta okunabilir bir de sürükleyici tam çocuklara göre,tabii ki yetiskinler de okuyabilir.Bilhassa yetiskinler okusun, çocuklarını çöplerden ve içeriği leş kitaplardan uzak tutmak için.
Tavsiye ederim.Okuyun okutun.
Tuğba Saydam’ın Derinlik kitabı, oldukça beğendiğim ve etkileyici bulduğum bir eser oldu, bunu hemen baştan söylemek isterim ki bazen yorumlarımı ben bile uzun bulup okumuyorum çünkü sonuna kadar . Ben tavsiyemi baştan yapayım da siz yorumumun lezzetinden ötürü sonuna kadar okuyun tabii ki yine de . Kitap, modern zamanlarda yalnız başına var
Zweıg, eserlerinde genelde bireyin iç dünyasına inme ve buna dair analizleri bizlere sunuyor. Bu eserinde de kendi benliğini kesfetmek için yolculuğa çıkan bir burjuva beyfendisini görüyoruz.
Bir şey hissetmekten yoksun, huzursuz bir insanın dünyaya bakış acısını değiştiren gecenin öyküsü , kendi iç mahkemesiyle hesaplaşıp kendi kendini sorguya çeken içindeki “beni” fark edip kabuğundan sıyrılarak aydınlanma yaşayan bir adamın öyküsü mükemmel bir şekilde anlatılmıştır.
Kısa bir kitap olmasına rağmen bir adamın bir gün içerisinde hayatının,düşünce sisteminin değişmesini,yaşadığı olağan üstü gece sayesinde yaşamın anlamını keşfedip hayat başka bir pencereden bakmayı öğrenmesini anlatıyor.
Bilal Civelek’in “Kâfi” adlı kitabı, oldukça etkileyici bir hikâyeyi anlatıyor. Kitabın içeriği beşerî aşktan yola çıkıp kendi benliğinde ilahî aşka kavuşmayı anlatıyor. Yani kul olmanın yolu kül olmaktan geçer.Kitabı bitirdiğim gün üzerimde bütün siyah bulutlar dağıldı, güneş doğdu ruhuma. Gülümsemeyi bir yaşam tarzı haline getirmeyi başardım. Her şeyi herkesi sevmeyi başladım. Geçmişimi sırtımdan çıkarıp attım, ruhumu tazeledim, güzelleştirdim, özüne yaraşır bir ruhum oldu. Bu eser, insanın kendine kâfi olduğunu fark ettiği bir yolculuğu anlatıyor. Sevgi, umut ve içsel dönüşüm temasıyla dolu olan “Kâfi”, okuyucuları derin düşüncelere sürükleyen bir roman. Tasavvuf seven herkese tavsiye ediyorum.
Merhaba arkadaşlar. Yıllar sonra George Orwell ile yeniden beraber olacağız. Bundan sonra 2 eserini daha okuyarak kendine ait serimizi de tamamlayarak yola devam edeceğiz. Kitabın karakterinin George adında biri olması da beni düşündürdü. Savaşın ne kadar berbat ve iğrenç, ölümlerin ne kadar acı verici olduğunu hisli bir biçimde anlatan bir eser
