Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Hiç fark ettiniz mi bilmiyorum, tanımadığınız ya da en azından çokta dert etmediğiniz birinin adı bir kez yanınızda anılmaya görsün, bütün detaylar yavaş yavaş o ismin çevresinde öbeklenir, o andan sonra bütün arkadaşlarınız daha önce size hiç bahsetmedik bir şeyden konuşur olur. O zaman bu kişinin çok yakınınızda olduğunu keşfedersiniz, fark ettirmeden bir çok kez hayatınızdan geçtiğinin ayırdına varırsınız; size anlatılan olaylarla kendi yaşamınızdaki bazı olaylar arasında bir kesişme, bir ilişki bulursunuz.
Fark ettiniz mi bilmiyorum ama yalnızlıktan geberip gideceğim.
Reklam
Hiç fark ettiniz mi bilmiyorum ama inancı olmayan insanlar bile farkında olmadan dua ediyor.
Sayfa 22 - Nesil YayınlarıKitabı okudu
Hiperaktivite, Uyuşukluk ve Utanç
"Aktif olmaktan çıktığınız anda,hemen bir sinirsel endişe hissi oluştuğunu fark ettiniz mi bilmiyorum; sanki canlı değil, uyanık değilmişsin gibi hissediyorsun bu yüzden devam etmelisin. Bir de yalnız olmaktan, tek başına yürüyüşe çıkmaktan, tek başına olmaktan, kitapsız, telsizsiz, konuşmadan; ellerinle,aklınla ya da kalbinle her zaman bir şey yapmadan sessizce oturma korkusu vardır." J.KRISHNAMURTI
Sayfa 139 - Hep KitapKitabı okudu
Aktif olmaktan çıktığınız anda, hemen bir sinirsel endişe hissi oluştuğunu fark ettiniz mi bilmiyorum; sanki canlı değil, uyanık değilmişsin gibi hissediyorsun, bu yüzden devam etmelisin. Bir de yalnız olmaktan, tek başına yürüyüşe çıkmaktan, tek başına olmaktan, kitapsız, telsizsiz, konuşmadan; ellerinle, aklınla ya da kalbinle her zaman bir şey yapmadan sessizce oturma korkusu vardır. J. KRISHNAMURTI
Oysa çoğumuz ilişkide kendimizi açığa vurmak istemeyiz. Tam tersine ilişkiyi kendi yetersizliklerimizi, kendi sorunlarımızı, kendi belirsizliklerimizi kapatma aracı olarak kullanırız. Böylece ilişki yalnızca hareket, yalnızca etkinlik haline dönüşür. İlişkinin çok acı verici olduğunu fark ettiniz mi bilmiyorum; açığa vurma sürecine dönüşmediği sürece ilişki kendinizden kaçma aracı olmaktan öteye gidemez.
Reklam
Aktif olmaktan çıktığınız anda, hemen bir sinirsel endişe hissi oluştuğunu fark ettiniz mi bilmiyorum; sanki canlı değil, uyanık değilmişsin gibi hissediyorsun, bu yüzden devam etmelisin. Bir de yalnız olmaktan, tek başına yürüyüşe çıkmaktan, tek başına olmaktan, kitapsız, telsizsiz, konuşmadan; ellerinle, aklınla ya da kalbinle her zaman bir şey yapmadan sessizce oturma korkusu vardır.
( Zarif bir Hristiyanlık eleştirisi. )
_Oorroossppuu çocuğu, kahbenin evladı, ciğeri 5 para etmez, domuz ahırında doğan cüzzamlı yahudi piç’i Tanrınız yapmadınız mı? İğrenç şarlatan. Tanrı’yla bir kaltağın düzüşmesinden doğan bu soytarının kanını ve etini, şarap ve ekmek diyerek, meyhane yemeği gibi yiyip bağırsaklarınızdan geçirip, sıçıp tanrıyı boka dönüştürmediniz mi? _Bir boka
Eylül, babanıza da çok kızmayın. Eğer o gece babanın attığı bardak ablanın kafasına gelmeseydi bütün hikaye değişecekti. Her şerde bir hayır vardır. Sana tesadüf gibi gelebilir ama aslında Tevfik Amca'nın karşınıza çıkması tam anlamıyla bir tevafuk olmuş. İlk dersin bu olsun Eylül: Unutma ki evrende tesadüf diye bir şey yoktur. Eski dilde biz buna 'tevafuk' deriz. Tevafuk, Tanrı'nın kaçınılmaz olarak önümüze koyduğu bir tesadüf biçimidir. 'Muvaffak olmak' yani başarılı olmak tabiri, kısmetli anlamına gelir ve muvaffak kelimesi, tevafukla aynı kökten türer. Hatta İslam'da 'vefk', Güneş'in, Ay'ın ve diğer gezegenlerin hareketlerine göre 'ebced' hesabı da kullanılarak yapılan bir tür muskadır ve 'uygunluk' manasına gelir. Şimdiye kadar fark ettiniz mi bilmiyorum ama 'Tevfik' de aynı kelime kökünden türer ve 'Allah'ın yardımına kavuşmak' anlamına gelir. Yani Tevfik Müdür, ismi gibi bir adammış demek ki. Zaten insanlar genelde isimleriyle müsemma olurlar.
Sayfa 123Kitabı okudu
* Fark ettiniz mi bilmiyorum , en seçkin katillerin neredeyse tamamı hep son derece medeni beyfendiler arasından çıkar. *
Reklam
İnancın kaçınılmaz olarak şiddeti körüklediğini fark ettiniz mi bilmiyorum , bunu düşünün.
Sayfa 27
Aktif olmaktan çıktığınız anda, hemen bir sinirsel endişe hissi oluştuğunu fark ettiniz mi bilmiyorum; sanki canlı değil, uyanık değilmişsin gibi hissediyorsun, bu yüzden devam etmelisin. Bir de yalnız olmaktan, tek başına yürüyüşe çıkmaktan, tek başına olmaktan, kitapsız, telsizsiz, konuşmadan; ellerinle, aklınla ya da kalbinle her zaman bir şey yapmadan oturma korkusu vardır. -J. Krishnamurti
İmtihan...
Delikanlının biri bir gün başlamış aşkı aramaya. "Ben âşık olacağım." deyip sokağa çıkınca da insan tak diye âşık olamaz ki kardeşim. Olunmaz. Aşk çıkar gelir. Ve o anda yapabileceğin bir şey de yoktur. O hakikaten aşksa ona "hayır" deme şansın yoktur. Değilse senin herhangi bir "evet" deyişinle onu aşka çevirme
Hiç fark ettiniz mi bilmiyorum, tanımadığınız ya da en azından çok da dert etmediğiniz birinin adı bir kez yanınızda anılmaya görsün, bütün detaylar yavaş yavaş o ismin çevresinde öbeklenir, o andan sonra bütün arkadaşlarınız daha önce size hiç bahsetmedikleri bir şeyden onuşur olur. O zaman bu kişinin çok yakınınızda olduğunu keşfedersiniz, fark ettirmeden birçok kez hayatınızdan geçtiğinin ayırdına varırsınız; size anlatılan olaylarla kendi yaşamınızdaki bazı olaylar arasında gerçek bir kesişme, bir ilişki bulursunuz.
54 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.